Koronavirüste ölüm riskini arttıran etken; uyku eksikliği

Koronavirüs salgını tüm dünyanın gündemi olmaya devam ediyor. Bu süreçte koronavirüsle ilgili her gün yeni çalışmalar ortaya çıkıyor. Moskova Devlet Üniversitesi Uyku Tıbbı Merkezi'nde yapılan bir araştırmaya göre uyku eksikliği, koronavirüse yakalanma riskini artırıyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Akkoyunlu, "Uyku yetersizliği savunma sistemini zayıflatmasının yanı sıra viral enfeksiyonlara yakalanma olasılığını da artırıyor. Aynı zamanda uyku yetersizliği koronavirüsün çok daha ağır geçmesine ve ölümcül seyretmesine neden oluyor" diye konuştu.
Savunma sistemini etkileyen en önemli faktörün uyku olduğunu söyleyen Prof. Dr. Muhammed Akkoyunlu, "Rus bilim insanlarının yaptığı araştırmaya göre koronavirüse yakalanma olasılığı uyku bozukluğu olan kişilerde yüzde 250 daha fazla. Temel mekanizmalara baktığımızda bu araştırma kesinlikle doğru. Çünkü uyku, savunma sistemini düzenleyen en önemli denge sistemidir. Uyku, özellikle savunma sistemine ait ana hücreleri etkileyici özelliğe sahip. Uyku kişinin hem yaşam süresini hem hayat boyu aktivitelerini belirler. Bu sebeplerden dolayı düzenli bir uyku sağlıklı bir savunma sistemi için en önemli mekanizmadır" dedi.

"Uyku yetersizliği koronavirüsün ölümcül olmasına neden oluyor"

Koronavirüs sürecinde yetersiz uykunun iki problemi ortaya çıkardığını söyleyen Prof. Dr. Muhammed Akkoyunlu, "İlk olarak uyku yetersizliği kişinin çok daha fazla virüse enfekte olma olasılığını artırıyor. İkincisiyse uyku yetersizliği koronavirüsün çok daha ağır geçmesine ve ölümcül seyretmesine neden oluyor. Bizlerin çok önemsemediği uyku eksikliğinin koronavirüs farkında. Şunu biliyoruz ki korona enfeksiyonun kapan hastaların uyku düzeni bozuluyor. Hemen hemen her hastamız da bu düzen bozukluğu söz konusu. Biliyoruz ki uyku hastalık sırasında nekadar bozulursa hastalık o kadar ağır geçiyordur. Sonuç olarak uyku süresi oldukça önemlidir. Yetişkinlere ortalama yaklaşık 8 saatlik bir uyku öneriyoruz. Bu süre 6 saatten az olduğu zaman ölüm, kalp damar hastalıkları ve kanser riskleri de artıyor. Bu sebepten dolayı vatandaşlarımız uykuya başlama saatini, süresini iyi ayarlamalı. Uyku hijyenine dikkat edilmesine  rağmen uyku düzeninde iyileşme  söz konusu olmuyorsa hastaların bir doktora başvurmaları gerekir” diye konuştu.

"Uyku yetersizliği birçok kanser türüne davetiye çıkarıyor"

Prof. Dr. Muhammed Akkoyunlu sözlerine şu şekilde devam etti:

"Uykunun gecikmesi sadece savunma sistemini zayıflatmıyor. Aynı zamanda birçok kansere de davetiye çıkarıyor. Erken yaşlanma, şeker hastalığı, kalp damar hastalıkların temelinde de uyku yetersizliği yatıyor."

"Led ekranlara dikkat"

Uyku hijyeninin önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Muhammed Akkoyunlu, "Uyku sorunlarının büyük bir kısmı bizim yaşantımızda yaptığımız bazı davranışlara bağlı. Uykuyu en iyi düzenleyen şey karanlıktır. Karanlık bir ortamda uyuduğumuz zaman melatonin hormonu salgılanır ve uykumuz gelir. Ama karanlık ortamı sağlayamadığımız zaman özellikle LED ekranlar ciddi bir şekilde uyku sorunu yaşamamıza neden olur. Yatak odasında var olan televizyon ya da uyumadan önce ele alınan telefon uykunun başlamasını geciktirir. Bu sebepten dolayı bizler yatmadan önce led ekranlara bakılmamasını öneriyoruz. Aynı zamanda geç uyuyup geç kalkmıyorsanız uykuyla alakalı ciddi bir sorun yaşamazsınız. Karanlık, sessiz ve serin bir ortam sağladınız ancak bunlara rağmen uyuyamıyorsanız o zaman psikolojik etkiler ön plana çıkıyor. Bu nedenle uyku problemi yaşayan hastalara rahatlatıcı egzersizler öneriyorum. Aynı zamanda uyku sorunuyla birlikte karşımıza birçok hastalık çıkıyor. Uyuyamamanın temelinde davranışsal etkenlerimiz var. Mesela uykuyu sağlayan en önemli şey karanlıktır. Modern zamanın en büyük sorunlarından biri ışık kirliliğidir. Bu ışık kirliliği insanların uyumasını engeller. Özellikle son dönemlerde oldukça kullanılan led tabelalar uykuya dalmada büyük sorun yaratıyor” ifadelerini kullandı.