Korona ne zaman bitecek? Bilim Kurulu Üyesi tarih verdi
Abone olKoronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik, 1-2 haftada hastalığın pik yapmasını Haziran'da ise normal hayata dönülebileceğini düşündüklerini kaydetti. Çelik ayrıca virüsün giysi ve ayakkabıdan bulaştığına dair bir kanıt olmadığını söyledi.
Çelik, koronavirüs salgınına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Virüsün yüzeylerdeki yaşam süresine değinen Çelik, bu yönde
yapılmış bir çok çalışma olduğunu söyledi.
"Virüs yüzeylere bulaştıkça hastalık yapıcı özelliğini
kaybeder"
"Virüsün çelik yüzeylerde, ahşap yüzeylerde 5 güne kadar
yaşayabildiği öngörülüyor" diyen Çelik, şunları kaydetti: "Burada
önemli olan şudur, virüs bulaşıcı ve hastalık yapıcı bir etkiye
sahip midir? Öyle değildir, bu virüs yüzeylere bulaştıkça bunun
miktarı azalır. Hastalık yapıcı mikrobun miktarı azalmış olur. Eğer
100 tane mikrop insanda hastalık oluşturacaksa bu 5 günlük süre
içerisinde bu giderek azalır 5'e 2'ye, 1'e düşer belki. Siz onu
saptayabilirsiniz çok moleküler yöntemler ile ancak, bu hastalık
oluşturmaz. Dolayısıyla yiyeceklerden içeceklerden tabi ki normal
temizliğimizi her zaman yapacağız. Ancak öbür türlü takıntılı bir
şekle getirmenin bir anlamı yok, oradan bulaşmaz. Giysilerden
bulaştığına dair bir kanıt yok, ayakkabılardan bulaştığına dair bir
kanıt yok. Virüsün burada bulunması ayrı bir şey bulaşıp hastalık
yapması ayrı bir şeydir. İnsanlarımızın bu konuda tedirgin olmasına
hiç bir sebep yok" dedi.
"Sokak kısıtlaması işe yaradı"
Vaka sayısındaki düşüşe de değinen Çelik, bunun ümit verici
olduğunu dile getirdi. Bunda da en önemli etkenin sokağa çıkma
kısıtlamasının olduğunu belirten Çelik, "Her gün takip ediyoruz
diğer ülkelerin rakamlarını. Amerika şuanda en fazla hasta sayısına
ve ölüm oranına sahip ülke olarak gözüküyor. Tüm vakaların yüzde
31'i civarında Amerika'ya ait. Bu ciddi bir
rakam. Türkiye 7'nci sırada şu an da. Türkiye'nin hem
milyondaki vaka sayısı hem de milyondaki ölüm sayısı açısından bu
ilk 7 ülke arasında en iyi olduğunu görüyoruz. Beklenen artış
normal, zaten yedi günde iki katına çıkmasını bekliyorduk
rakamların. Böyle giderse haftada bir iki katına çıkması normal
gözüküyor. Ama bizim vaka sayımızın bu hafta biz ikiye
katlamasından daha düşük seviyede olduğunu görmekteyiz. Dolayısıyla
ümit verici, yapılan bu sokağa çıkma kısıtlaması önlemlerinin
oldukça işe yaradığını görmekteyiz" diye konuştu.
"İnsanların psikolojisini düşünmek gerek"
Enfeksiyon zincirini kırmanın en etkili yolunun sokağa çıkma
kısıtlaması olduğunu ancak insanların da psikolojilerinin de
düşünülmesi gerektiğinin altını çizen Çelik, şu ifadeleri
kullandı:
"Bu virüs insandan insana bulaşıyor. Bir kişide varsa diğerine
geçiyor. Sıtmada gördüğümüz gibi sivrisinek aracılığı ile
bulaşmıyor. Dolayısıyla yapmamız gereken en basit şey, enfeksiyon
zincirini kırabilmek için iki insanın bir araya gelmesini önlemeye
çalışmak. Başka insanların sokakta, kapalı alanlarda veya herhangi
bir yerde bir araya gelmesini engellememiz gerekiyor bulaşı
engellemeniz için. Dolayısıyla yapılacak en iyi şey, insanların
evlerinde kalması. Enfeksiyon zinciri vektör dediğimiz başka bir
taşıyıcıya sahip değil. Direk bir insandan diğer insana bulaşıyor.
Bunu engellemenin en iyi yolu sokağa çıkmayı kısıtlamaktır. En
güzeli insanların sokağa tamamen çıkmamasıdır. Ama bu insanların
yaşamı ile bağdaşmayacak kadar zor bir durumdur. Şimdi kendimizi
düşünecek olursak evde hapis hayatı yaşıyorsunuz.
Tüm insanları buna mahkum ettiğimiz zaman, size su getirecek kimse olmayacak, ekmeğinizi kim alacak, yemeğinizi kim alacak ve nasıl çalışıp nasıl geçineceksiniz? Bunların hepsinin göz önünde bulunması lazım. Bu insanların hepsini bir yere kapatalım, ama bunların sadece bir vücuttan oluşmadığını bir ruhunun, bir psikolojisinin olduğunu da unutmamamız gerekiyor. Ve şuanda bizimde gördüğümüz en önemli şey, psikolojilerinin çok bozulmaya başladığı. Bununda nedeni sürekli bu korku pompalanmasıdır zaten. İnsanlarda benim koronafobi dediğim bu korku sendromunun oluşmuş olması. Dolayısıyla yasaklamak mümkün ama öbür taraftan insanların psikolojisini düşünmek gerekiyor. Çünkü bu salgın bittiğinde geriye ne kalacak bize onu hesaplamak lazım."
"Haziran'da bitmesini öngörüyoruz"
Hastalığın ne zaman pik yapacağı sorusunu "Daha öncede belirttiğim üzere Haziran gibi düşünüyoruz" şeklinde yanıtlayan Çelik, "Bunun bilimsel kanıtı yok, öngörümüz bu şekilde. Haziran gibi bitmesini ön görüyorum. Pik yaptık mı Türkiye'de? Henüz yapmadık. Pik yapmak için henüz 1-2 hafta olduğu kanısındayım. Umarım insanlarımız önlemlere uyarlar. Bu süreci yayvan bir şekilde geçirmiş oluruz. Hem hastalık işgücümüz artmamış olur" diye konuştu.
''Ramazanda temkinli olmak gerekli"
Ramazan bayramında dikkatli olunması gerektiğinin altını çizen
Çelik, şunları söyledi:
"Salgının bitmeyeceğini öngörürsek bunu yapmamak lazımdır. Şimdi ne yapıyorsak o zamanda aynısını yapmak gerekiyor. Bu tür bir bayram tebliğinde bulunmak akıllıca gözükmüyor. Çok dikkatli ve temkinli davranmak gerekiyor. Sosyal mesafe kuralına uymak gerekiyor. Şu aşamada bayramda bu virüs biter mi? Zor bir tarih, 23 Mayıs gibi denk gelecek. Bulaşıcılık açısından risk taşır. Temkinli olmak gerekiyor."