'Korkmayın, beni Türkeş gönderdi'
Abone olHüseyin Türkmen... Türkeş'in emriyle Kerkük'e mücadeleye giderken Zaho'da yakalanır. Tutuklu bulunduğu hücreye Cem Ersever gelir ve Türkeş'in selamını getirir...
Daha önce "Başeğmediler" adlı kitabıyla 12 Eylül öncesi
yaşadıklarını anlatan Ülkücü eylemci Yusuf Ziya Arpacık şimdi de
"Yolbaşı" isimli kitabında Kerkük Türklerinin mücadelesini
anlatıyor. Arpacak'ın, İlteriş Yayınları tarafından basılan
"Yolbaşı / Irak Gerçeği ve Türkmenlerin Direniş Öyküsü" kitabı bu
hafta piyasada olacak. Kitapta faili meçhul bir cinayete kurban
giden ve basında JİTEM olarak anılan Jandarma İstihbaratı'nın
Güneydoğu'daki biriminin kurucularından olduğu öne sürülen Binbaşı
Cem Ersever'le ilgili ilginç anekdotlar da yer alıyor. 'Sen
Kerkük'te lazımsın' 30 Ocak'taki seçimden birkaç gün önce
liderliğini Hüsamettin Türkmen'in yaptığı Türkmen Milliyetçi
Hareketi'nin Kerkük'teki genel merkezinin Amerikan askerleri
tarafından basılarak ruhsatlı silahlara el konulmasını olayı da
detaylarıyla birlikte anlatılıyor. Kitapta, HüsamettinTürkmen'in
Kerkük'ten firar ederek Ankara'ya geldiği ve MHP'nin merhum lideri
Alparslan Türkeş ile görüştüğü de açıklanıyor. 1973'te Ankara'ya
gelen Türkmen, Kerkük'lü bir arkadaşı ile Bahçelievler'deki MHP
Genel Merkezi'ne gidiyor. Kerkük'e gizlice sokulan Ülkücü
yayınlardan Hasret Dergisi okuyarak Türkeş'e hayran olan Hüsamettin
Türkmen, ilk görüşmenin heyacanı ile Türkiye'de kalarak Türkmen
davasına hizmet etmek istediğini söyler. Türkeş'in cevabı ise şöyle
olur: "Hayır evladım.. Size oralarda ihtiyaç var. Kerkük'e dön ve
yurduna sahip çık." Otel duvarındaki imza Türkmen, Türkeş'in
talimatı üzerine Kerkük'e dönerken Zaho'da gözaltına alınır. Daha
sonra da Gizli Servis tarafından Irak'ın Sibiryası olarak
nitelendirilen Nasıriye'ye sürgün edilir. 1 yıl kadar Nasıriye'de
bir otelde ikamete mahkum edilen Türkmen, otel odasında bir başka
sürgünün duvara yazdığı bir yazı ile karşılaşır. Yazı, arapça
olarak, "Şüphesiz insan devrim için vaziyet oluşturma kudretine
sahiptir" fadeleri vardır. Yazının altındaki imza ise Taha Yasin
Ramazan'dır. Ersever, Kerküklüymüş Kitapta, Irak Türkmen Milliyetçi
Hareketi Lideri Hüsamettin Türkmen'in eski dostu ve kankardeşi
olarak anılan Emekli Binbaşı Cem Ersever hakkında Susurluk
Raporu'nda Irak Türkmenleri ile ilişkilerinin çok iyi olduğu,
aslında kendisinin de Kerkük asıllı bir aileden geldiği
belirtliyor. 1993'te görevinden istifa eden Ersever, Aydınlık
dergisine yaptığı şok açıklamalarla gündeme geldi. Ersever,
sevgilisi olduğu öne sürülen bir kadın ve PKK itirafçısı bir
arkadaşıyla aynı günlerde kurşunlanarak öldürüldü. Her üçünün
cesedi de Ankara'nın farklı bölgelerinde bulundu. Arpacık'ın
kitabında Hüsamettin Türkmen ve Ersever'in nasıl tanıştıkları
anlatılıyor. "Türkeş'in emriyle buradayım" İlematgah almak için
Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne giden Türkmen, aynı gün gözaltına
alınarak ırak'a iade edilmek üzere Silopi'ye gönderilir. Burada bir
hücrede tutulan Türkmen'in imdadına Alparslan Türkeş yetişir. İade
edilmesi halinde idam edileceğinden kuşkusu olmayan Türkmen, bir
sesle kendine gelir: "Kerküklü bir hemşerim varmış burada, kimdir
o?" Bundan sonrası kitapta şöyle anlatılıyor: "Parmaklığın önünde
genç bir subay belirmiş ve pervasızca konuşmaya devam ediyordu:
'Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk gelse seni Irak'a sürgün edemez.
Türkeş'in emriyle buradayım, rahat ol.' Silopi Jandarma Bölük
Komutanı Üsteğmen Cem Ersever o gün izinli olduğu halde kendisi
bilgilendirildiğinden derhal görev yerine dönmüş ve olaya el
koymuştu." Ersever'in ekibi dağıtan ilişkisi Kitapta Cem Ersever
ile Türkmen'in ilişkisinin silah arkadaşlığına dönüştüğü de
anlatılıyor. 1970'lerin sonlarında Silopi'de çıkan olaylar
sonucunda Cem Ersever de açığa alındığı gibi Hüsamettin Türkmen de
deşifre oluyordu. Türkmen, MHP Genel Merkezi tarafından gizlenmesi
için Çankırı Çerkeş İlçe teşkilatına gönderilir. Bir süre burada
kalan Türkmen daha sonra Manisa Kırkağaç'a tayin edilen Cem
Ersever'in yanına gider. Ekibe, daha sonra PKK ile bir çatışmada
hayatını kaybeden Yüzbaşı Hakkı Akyüz de katılır. Kitapta sözkonusu
ekibin çalışmalarından rahatsızlık duyulduğu, Ersever ile
Türkmen'in yanı sıra bazı kişilerin de 1981'de tutuklanarak Ankara
Mamak Askeri Cezaevi'ne konulduğu belirtiliyor. Ersever ve
arkadaşları 10 günlük bir tutukluluğun ardından Hasan Sağlam
Paşa'nın talimatıyla serbest bırakılırlar. Ne varki Ersever ile
Türkmen'in arası bir olay yüzünden açılır, iki eski dost yollarını
ayırırlar. Kitapta bu olay şu şekilde anlatılıyor: "Cem Ersever'in
yıldızının kaydığı günler yaklaşmaktadır. Ayça Gedikoğlu isimli
Akçaabatlı 'Aydınlıkçı' genç bir kızla ilişki kurmuştur. Bu olay
Hüsamettin Türkmen ve arkadaşları tarafından tasvip edilmez.
Arkadaşlarının çoğu onu terk ettiler." Türkmenlere eğitim Irak'ın
Amerika tarafından işgal edilmesi üzerine Kerkük'e giden Yusuf
Arpacık kitabında Türkmen mukavemet hareketlerine ilişkin tanık
olduğu olayları anlatıyor. Daha önce Karabağ'da Azerilere eğitim
veren Arpacık, aynı amaçla Kerkük'e de gitmiş. Arpacık, Kerkük'lü
gençlere silahlı saldırılara karşı korunmaları amacıyla eğitim
vermiş. Kerkük meselesine ilişkin önemli anekdotlar anlatan
Arpacık, Türkmen direnişinin önemli isimlerine geniş yer vermiş.
Kaynak:yenisafak.com.tr