Konya'da IŞİD infazı! İtiraflar kan donduracak cinsten
Abone olKONYA 23 Temmuz 2020 günü IŞİD terör örgütünün en barbar infazlarından birisine sahne oldu. 27 yaşındaki Emrah Ağar, tenhada işkenceden geçirilip demir borularla dövüldü ve çıplak olarak yol kenarına atıldı. O infazın itirafları kan dondundu...
Dünyanın gördüğü en barbar
terör örgütlerinden biri olan IŞİD'in 23 Temmuz günü Konya'da imza
attığı örgüt içi infaz kan dondundu. Sözcü gazetesi yazarı İsmail
Saymaz o infazın perde arkasını ve kan donduran itirafları yazdı.
İşte Samaz'ın köşesinden o örgüt içi infaz ve
itiraflar...
27 yaşındaki Emrah Ağar, tenhada işkenceden geçirilip demir borularla dövüldü. Kanlar içindeki çıplak bedeni yol kenarına bırakıldı. Ağar, 12 gün sürdürdüğü hayatta kalma mücadelesini kaybetti.
Katiller kim miydi? Tesisatçılık yapan Sedat, Naci ve Emrah Ölmez kardeşler ile… Onların “Hoca” diye andığı Abdulsamet Demir'di. Bu kişiler Millet-i İbrahim Mescidi'ndendi. Emrah Ağar gibi…
Millet-i İbrahim Mescidi
Bosna Hersek Mahallesi'nde halı temizleme spreyi
satan Emrah Ağar, 2016'da
şehirde Selefiler tarafından kurulan Millet-i
İbrahim Mescidi'ne katıldı. Mescidin çay ocağı ve kitabevi de
vardı. Emrah Ağar, bu mescitte Abdulsamet Demir'den
tefsir dersi aldı.
(...)
Emrah Ağar, 2017 yılında yasa dışı şekilde Suriye'ye gitmek isterken yakayı ele verdi. Altı ay tutuklu kaldı. Konya'ya dönünce Sedat, Naci ve Emrah Ölmez'in dükkanına uğradı. Sedat Ölmez, ifadesinde o günü şu sözlerle anlatıyor:
“Emrah Ağar bana ‘Mürted (dinden çıkmış) oldum artık. Sizinle işim yok' dedi. Ben ‘Kullandığın bu kelime yanlıştır' dedim. Dükkandan çıkıp gitti. Bu tarihten sonra kendisini iki yıl görmedim.”
‘Üzerimde bomba patlattılar'
Ağar ile Ölmez'lerin yolları o tarihten sonra ayrıldı. Sedat Ölmez, 2019 yılında Emrah Ağar'ın organizasyonu sonucu maskeli üç kişi tarafından kaçırıldığını savunarak, şöyle diyor: “Yüzleri görünmüyordu. Tabancaları vardı. Üçü birden aracıma bindi. Beni dövmeye başladılar. Araçta biri telefonunu açtı ve beni çekmeye başladılar. ‘IŞİD'e biat edeceksin' dediler. Kabul etmedim. Dağlık bir yerde durdular. Beni yüzükoyun yatırdılar. İyice dövdüler. Domuz bağı yaptılar. Üzerimde el yapımı bomba patlattılar. Üzerimde montumu yaktılar. Ağzıma silah, boğazıma bıçak dayadılar.”
Sedat Ölmez, olayın failinin Emrah Ağar olduğunu ileri sürüyor. Şikayetini çekmesi için Emrah Ağar tarafından IŞİD adına tehdit edildiğini iddia ediyor. Bunun üzerine Emrah Ağar ile konuşmaya karar verdiklerini savunuyor.
Demir borularla dövdüler
Ölmez kardeşler ve Abdulsamet Demir, 23 Temmuz gecesi saat 21.30'da plakasız bir araçla yola çıktı. Evinden çıkarılan Emrah Ağar zorla araca bindirildi. Araç, Sille'de tenhada durduruldu. Sedat Ölmez'e göre araçtan yalnızca kendisi ve Emrah Ağar indi.
Sedat Ölmez, ifadesinde şöyle devam ediyor: “Emrah'a ‘Neden tehdit gönderiyorsun' diye sordum, emrin IŞİD'ten geldiğini söyledi ve küfretti. Aracın bagajındaki su borusunu aldım. Küfürler üzerine, yaptığı kötülükler aklıma geldiği için boruyla rastgele her yerine vurdum.” Sedat Ölmez dayaktan sonra Emrah Ağar'ı sürükleyerek araca bindirdiklerini, bir yol kenarına bıraktıklarını söylüyor.
'Soran olursa İslam Devleti yaptı deyin'
Ağabeyi Naci Ölmez ise gece Sedat'ın yanlarında bulunmadığını iddia ediyor. Ağar'ın üç IŞİD'çi tarafından sorgulanıp boruyla dövüldüğünü savunuyor: “Emrah Ağar'a üç şahıs el değiştirerek vuruyordu. Sürükleyip aracın ortasına attılar. Neden böyle olduğunu sordum. ‘Herkes bir gün hak ettiğini bulacak. Geç kalmış cezaydı. Sizlik durum yok. Soran olursa İslam devleti yaptı deyin' dediler.”
Artık o mescid yok...
Konya Cumhuriyet Başsavcılığı'nda 4 Eylül'de böyle konuşan Sedat ve Naci Ölmez, bir gün sonra mahkemede geri adım atarak, baskı altında ifade verdiğini söyledi. İki kardeş ile Abdullah Akdoğan kasten öldürme suçundan tutuklandı. Abdulsamet Demir ise halen yakalanamadı.
Millet-i İbrahim Mescidi'ne gelince… Bir zamanlar Konya Şafak Caddesi'nde bir apartmanın giriş katında faaliyet gösteren mescit kapanalı çok oldu.