Konut fiyatları düşer mi?
Abone ol2005 yılında altın sektörünü yaşayan konut sektöründe 2006 yılı beklentiler neler. Konut fiyatları düşecek mi?
Hedeflerinin 2007 yılı sonuna kadar 250 bin konutu aşmak ve
bunun 150 binini teslim etmek olduğunu söyleyen Toplu Konut İdaresi
(TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar, özel sektöre rakip olmadıklarını,
sadece örnekleme yapmak, fiyatları aşağıya çekmek, kaliteyi
yakalamak, düzgün şeyler oluşturmak için bu konut ihtiyacının yüzde
5 ile 10 kadarını ürettiklerini kaydetti. Her ne adla olursa olsun
imar affına karşı olduğunu belirten Bayraktar, 2007'den itibaren
imarlı arsa sunumuna da başlayacaklarını söyledi. Bayraktar, "70
belediye ile gecekondu dönüşüm anlaşmaları yaptık. Yoksul kesime 50
bin konut üretiyoruz" dedi.
Toplu Konut İdaresi (TOKİ)Başkanı Erdoğan Bayraktar , konut
sektörünün 2005'te altın devrini yaşadığını belirterek konut
fiyatlarının hızlı yükseldiğini ama, düşmesinin zor olduğunu
söyledi. Bayraktar, Türkiye'de yenilenmesi gereken konutlarla
birlikte 2.5 milyon konutun inşa edilmesi gerektiğini, TOKİ'nin bu
alanda düzenleyici bir görev üstlendiğini vurguladı.
Bayraktar'ın Cumhuriyet 'in sorularına verdiği yanıtlar şöyle:
- TOKİ son dönemde yeni bir işlev üstlendi. İnsanlar TOKİ'yi
unutmuştu. Hani neredeyse TOKİ deyince, Tokai çakmak mı
diyeceklerdi. TOKİ'nin son durumu ve işlevini nasıl
değerlendiriyorsunuz?
-Bir defa konunun önemini kavramak, vurgulamak lazım. Sürece
baktığımız zaman TOKİ'nin barınma ihtiyacını gidermede rol almak
üzere ortaya çıktığını görüyoruz. 70'li yıllardan itibaren
gecekondulaşma çok yoğunlaştı. 80'lere gelindiğinde konut sorununun
kangrenleştiğini görüyoruz. Bugün büyük illerimizin yüzde
40-45'inde, büyük ilçelerimizin yüzde 80'inde gecekondu ve kaçak
yapılaşma var. Özal , 1984'te Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi
adıyla bu kurumu kurarken kredi vererek, konut sorununun çözümüne
katkıda bulunmayı amaçlamıştı. Başlangıç çok başarılıydı. Zamanla
verilen kredi konut maliyetinin yüzde 10'una kadar indi ve kurum
amacına uygun hizmet edemez hale geldi. 1999 Marmara depremi
sonrasında sektörde de çöküntü yaşandı. Ben 2002'de kurumun başına
geldiğimde her şeyi yeniden organize ettik. Dışarıdan yeni bir
kadro almadan, mevcut arkadaşlarla yepyeni bir dönem başlattık.
Türkiye'yi çarpık yapılaşmadan kurtaramazsak dünya ile
bütünleşemeyiz. Bu ilkeyle yola çıktık.
'İHTİYAÇ 2.5 MİLYON KONUT '
- Yaptığınız duyurulardan anladığımız kadarıyla pek çok ilde birden
çalışma başlattınız...
-İlk defa ülkemizde konut ihtiyacı olan bölgelerden başlamak
suretiyle 19 vilayetten işe koyulduk. Daha sonra bütün vilayetlerde
uygulama yapmak için 81 vilayete ve ihtiyacı olan ilçelere, hatta
beldelere yaymak amacındayız. Tarım köyleri yapma projemiz de var.
Geldiğimiz bu noktada biz özel sektöre rakip değiliz, sadece
örnekleme yapmak için, fiyatları aşağıya çekmek için, kaliteyi
yakalamak için, düzgün şeyler oluşturmak için bu konut ihtiyacının
yüzde 5 ile 10 kadarını üretiyoruz. Bunları da kendimiz bizzat
yapmıyoruz. Bir üst şemsiye gibi hazırlığını yapıyoruz.
Müteahhitlere ihale ediyoruz.
- Özel sektöre rakip değilsiniz yani?
- Kesinlikle. Sadece onların işlerini kolaylaştırmak, öncülük
yapmak, piyasayı dengelemek için yürüyoruz. Bugün acil 2.5 milyon
konut ihtiyacı var ve her yıl da başta belki ilk sene 600-700 bin
ama ondan sonra yılda 300-350 bin konut üretmemiz lazım.
- Şu anda 2.5 milyon konuta mı ihtiyaç var?
- Evet, yani yenileme ve ihtiyaç tarzında. Gecekonduları ev kabul
etmemek lazım. Şehirlerdeki konutların sayısı 13 milyon. Nüfusu 10
binden yukarıya olan belde ve ilçelerde vilayetlerde 13 milyon
küsur konut var. Bunların yarısının inanın zaman içerisinde
değiştirilmesi lazım. Biz bunun yüzde 5 ile yüzde 10 kadarını
yapıyoruz sadece. Diğerini yine özel sektörün, kooperatiflerin,
organize müteahhitlerin belediyelerin yapması lazım. Zaten biz
yaptığımız işin de gecekondu dönüşümlerini belediye ile birlikte
götürüyoruz.
' GECEKONDULARI DÖNÜŞTÜRÜYORUZ'
- Gecekonduları çağdaş konutlara dönüştürme projesi ayrıca mı
yürüyor?
- Evet, şu anda biz 70 belediye ile gecekondu dönüşüm anlaşmaları
yaptık. 35 belediye ile başlattık. Yoksul kesime 50 bin konut
üretiyoruz. Bunun yanında da lüks konutlar yapıyoruz. Bunu
müteahhitler üretiyor, biz arsayı planlıyoruz. Ama arsayı verirken,
al, spekülasyonun yap, sonra konut üret demiyoruz. Aldığın andan
itibaren 6 ay 1 yıl içinde inşaata başlayacaksın, diyoruz. Yoksa
paramızı senden alırız, diyoruz. TOKİ güvencesini katarak yeni
model bir üretim bu.
- TOKİ şemsiyesi altında konut sektörüne giren yepyeni firmalar
görüyoruz. Bunlara kefil misiniz?
- Onlar bizim bir anlamda ortaklarımız. 4734 sayılı kamu ihale
kanununa tabiyiz. Bingöl dışında yaptığımız 1000 tane ihalede hepsi
açık ihaledir. İhalelerde yeterlilik belgesi olanlar geliyor
ihaleye giriyor ve yüzde 99.9 en çok kırana veriyoruz. Ama en çok
kıran firma eğer o işi yapamayacak düzeydeyse ve en çok kıranla
ikinci kıran arasında çok büyük fark varsa ihaleyi iptal
ediyoruz.
- Kaç yeni firma sahneye çıktı?
- Şu anda bizde inşaat işi yapan sosyal donatı, konut, hastane gibi
komple iş yapan firma sayısı zannediyorum 200'e yakın. Bunların
belki 150 tanesi ismi hiç duyulmamış firmalar. Çok açık
konuşuyorum, biz buraya ilk geldiğimizde... Mesela Ankara'da 150
civarında çantacı var. Bunlar ihalelerden komisyon almak için
uğraşıyor. Bizim buraya dadandılar bunlar. Ben size iş ayarlarım
buradan, ben falan işi size ayarlarım, yüzde 5 bize verin gibi...
Ama zaman içerisinde bunun olmadığını görünce bunlar buradan
çekildiler. Şu anda çantacı hemen hemen yok gibi TOKİ'nin
etrafında.
- Aracıyı kaldırdınız...
- Evet... Şimdi bazı sorunlar var ama, onları da yasalar
çerçevesinde çözüyoruz. İşe TOKİ'nin adını koyduğumuz için hata
olmaması gerekiyor. İşi başaramayan müteahhidin işini alıp biz
düzeltmek zorunda kalıyoruz. Bunlar az ama, hiç olmaması için çaba
harcıyoruz.
'FİYATLAR ÇABUK ÇIKAR AMA KOLAY KOLAY İNMEZ'
- Şu ana kadar kaç konut yaptınız?
- Şu ana kadar teslim ettiğimiz, teslim etmekte olduğumuz 60 bin
konut. Ama başladığımız konut sayısı 165 bin. Mayıs sonu gibi 180
bin konuta ulaşacağız. Yıl sonu gibi de 200 bin konutu aşacağız.
200 bin konutu aşmak, 100 binini teslim etmek, 2007 yılı sonuna
kadar da 250 bin konutu aşmak ve bunun 150 binini teslim etmek gibi
hedefimiz var. Eğitim tesisleri olarak da 250 ilköğretim okulu ve
lise, yaklaşık 30 tane kadar anaokulu, 150'nin üzerinde ticaret
meslek, 50'nin üzerinde sağlık ocağı yaptık.
- TOKİ, konut sisteminin bir anlamda sigortası gibi de görünüyor.
Önümüzdeki dönem yaşama geçmesi beklenen bir mortgage sistemi var.
Bundan ne bekliyorsunuz?
- Konut sektörü 2005 yılı içerisinde Türkiye'de altın yılını
yaşadı. Eksi yüzde 14'lerden artı yüzde 19'lara çıktı ve konut
fiyatları da aşırı derecede yükseldi. Tabii ki bunda birçok
etkenler var. Faizlerin aşağı düşmesi, enflasyonun düşmesi,
insanların paradan para kazanamaması nedeniyle gayrimenkule
yönelmesi, Türkiye'de 1990'dan, özellikle 1999 depreminden önce
yapılan binaların depreme yeteri kadar dayanıklı olmadığı inancı,
99'dan sonra yapılan binaların çok daha sağlam olacağı bilinci, bir
de insanların artık salt konuttan ziyade modern hayatın
gerektirdiği donatılarla birlikte oluşan sitelerde oturmaya doğru
yönelmeleri konuta olan talebi patlattı ve fiyatlar da epey çıktı.
Tabii konut fiyatları çok çabuk çıkar da, düşmesi bir hayli zor.
Şimdi mortgage sistemi geldiği zaman bizim en çok hoşumuza giden iş
ikinci piyasanın olacağıdır. Alacak satacak, hareket olacak, oradan
bir bereket olacak...
- Konut borsası gibi...
- Bu olması lazım. Şimdi efendim ben evimi aldım, borç ödüyorum,
belli bir noktaya geldim, ya cebimde bir artma oldu veya taşınmak
istedim. Bunu hemen devredeceğim başkasına, kaç lira ödedim, x lira
ödedim, o paranın belki üzerine birkaç lira para almak suretiyle
gideceğim başka tarafa.
Cumhuriyet/Mustafa Balbay