Konuşursam TSK ışığı göremez!
Abone olYeni bir ses kaydı daha. Ergenekon sanığı emekli Tuğgeneral Ersöz'e ait olduğu ileri sürülen ses kaydı internete sızdı..
Ergenekon tutuklusu Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'e ait olduğu
iddia edilen bir ses kaydı video paylaşım sitelerinde yayınlandı.
Bugün öğle saatlerinde paylaşım sitelerine düşen kayıt 8 dakika 54
saniye sürüyor.
Kaydın ne zaman, nerede ve nasıl yapıldığına dair bir bilgi bulunmuyor. Sevk zincirine aykırı bir şekilde GATA'ya sevk edilen ve tedavi gördüğü hastanede tehlikeli bir virüs kaptığı açıklanan (E) Tuğgeneral Levent Ersöz'e ait olduğu belirtilen ses kaydında dikkat çeken ifadelerin başında, içeri girmesi halinde başkalarının da gireceği gerekirse bildiklerini korkusuzca anlatacağı dikkat çekiyor.
Kayıttaki ses 'konuşursam TSK zor durumda kalır, ben ışığı
görmezsem onlar hiç göremez' gibi ifadeler kullanıyor.
Genelkurmay'ı eleştiren kayıttaki ses şu ifadeyi kulanıyor, "Biz bu
adamın albay olacağına bile inanmıyorduk. Genelkurmay başkanı
oldu..." Silahlı Kuvvetlerin personeline sahip çıkmadığı
eleştirisini yapan ses, gözaltılarla ilgili TSK'nın tepki
vermemesini de eleştiriyor.
BİLDİKLERİMİ KORKUSUZCA SÖYLERİM
Bildiklerini söyleyeceğini belirten kayıttaki ses,"Korkusuzca
bildiklerimi doğruyu söyletmesinler… Bunu mu söyletmek istiyorlar
yani. Nerdeydi onlar? Kime bağlı ona mı bağlıydı? O şerefsize mi
bağlı?" diyor. Yaptıklarını hakim önünde anlatacağını belirten ses,
yargıdan kaçmayacağını ve anlının akıyla çıkacağını belirtiyor.
Kendisini ziyaret gelen Orgeneral rütbesindeki birinin telefon
alarak bilgi vermesini de eleştiren ses kaydı, şöyle devam ediyor:
"Sen bana iki yıl emir komuta etmişsin. Kalk gel. Sana buraya niye
geldiğin zaman jandarma hayır mı diyor. Bir de telefon edip de
oradan buradan millete reklam olmanın ne anlamı var ki yani."
SES KAYDININ TAM METNİ
Çaba sarf ediyorum ama bazen dayanamıyorum. Ben kendim de bazen
ışık göremiyorum. Ben eğer ışık görürsem onlar da ışık görecekler
ben ışık göremezsem onlar ışık göremezler. Bunu böyle algılamaları
lazım ama kimse böyle algılamıyor. Bunu şey yapmak için
söylemiyorum. Şantaj veya tehdit manasında söylemiyorum. Beni alıp
sözüm ona karanlığa gömmek istiyorlar. Gömdükten sonra her şey,
onurumla direnmeye çalışıyorum. Onurumla direniyorum. Hesaplaşmak
ve yüzleşmek dahi istiyorum.
"SEN BÖYLE BİR ŞEREFSİZSİN DEMEK İSTİYORUM"
Haykırmak bağırmak istiyorum. Yani karşıma alıp o adamı senin Allah
belanı versin lannn. Sen bu yüzden bunu yaptın. Sen böyle bir
şerefsizsin demek istiyorum. Yani ben bu kadar şey yaşıyorum. İsyan
ediyorum yani Silahlı Kuvvetleri bu duruma düşürdüğü için. Ülkeyi
bu duruma düşürdüğü için.
Ben en tepedeki iki adamlara ben bunları suratına söylemek
istiyorum. Utanmadan buradaki adama geliyor yaa. Oradaki adamı
gidip de ziyaret ediyor yaa. Yani boyun boynun devrilsin. Boyu posu
devrilsin. Bilmem ne kulübünden dışarı çıkmayan affedersiniz
şerefsiz. Sen nasıl böyle yaparsın.
Senden önceki öyleydi de sen niye öyle yaptın. Sen niye yaptın. Bir
de ziyarete geliyorsun. Utanır insan yaa.
Sen bazı şeyler için bazı şeyleri feda ediyorsan o zaman da sana
bu devlette bu silahlı kuvvetler, çok yazık, sana bu rütbeleri
vermiş. Ben böyle karşıma alıp böyle sizin Allah belanızı versin
demek istiyorum. Gerçekten ben bunu demek istiyorum. Birileri bir
şeyler yazıyor. Bilmem neresinde bir şeyler yayınlanıyor. Kimse de
gidip ona da sormuyor ki yaa kardeşim bu seninle ilgili mi? Biz
suçlanıyoruz yaa. Böyle bir şey var mı? Böyle bir şey var mı?
BİZE GÖREV VERİRKEN, ÇALISTIRIRKEN, İYİYDİ DE ŞIMDİ NE
OLDU?
Silahlı Kuvvetler bu kadar insanına sahip çıkmaz mı? Yaa. En son
bir tane emrinde çalışan bir tane emrinde çalıştığı bir adam
alınınca ortalığı ayağa kaldırdılar. Yazık değil mi peki o iki
Orgeneral iki tane efendime söyleyeyim tuğgeneral bir kaç tane
albay. Yazık değil mi bize yanii. Sanki emirlerinde çalışmak mı
lazım bunları korumak için. Yani onları buradan kurtarmak için.
Yazık değil mi bize yani? İlker Paşa'nın emrinde çalıştı şimdiki,
onun yardımcısıydı. İnsaf yaa onun için toplandılar ettiler. Bizim
için falan değil yani. Ne Hurşit Paşa için ne Şener Paşa için
yaa.
Yani bize görev verirken, çalıştırırken, çalıştırdıkları zaman
efendime söyleyeyim yanımızda olan başkaları dışarıda elleri
kolları serbest dolaşıyorlar, eeeeee biz buradayız. Niye biz
buradayız yaa. Ne yaptık biz? Ne yaptık yani? Ben bunu
kabullenemiyorum. O iki tane adamı karşıma alıp Allah sizin
belanızı versin demek istiyorum. Bu kadar isyan ediyorum. Oturup
yazabilirim de. Her an için yapabilirim bunu. Çünkü artık bu
noktaya geldim.
BEN KONUŞURSAM TSK NE HALE GELİR
Şener Paşa'dan
sonra adam bizi çağırdı. İki general beraber. Bütün bunları siz
yaptınız dedi. Allak bullak ettiler her tarafı. Benim bütün dairemi
dağıttılar. Bizleri başka yerlere gönderdiler. Sizin için iki tane
tuğgenerali asmak nedir ki hiç önemli değil. O gün bunları
yapsalardı Türk Silahlı Kuvvetleri bugün bu hale düşmezdi. Şu
aşamada bile ben çıkar derim ki kardeşim sen vaktinde bunu
yapmadın. Sen sorumlusun. Ben bunu çıkar konuşurum orda. O zaman ne
olacak bu silahlı kuvvetler bu ülke ne hale gelir yaa. İşte bunun
için susuyoruz ama hak etmediğimiz ben şimdi nasıl bu isyan
içerisinde olmayım yaa, isyan içerisinde olmayım. Bakıyorum ki yok
kardeşim.
Yani ama bunun ötesinde bakıyorum ki hiç bir tane kimse elini
açıp da bu böyleydi şöyleydi demiyor ya. Allah kahretsin diyorum
yaa. Bazen buna bile isyan ediyorum. Yani diyorum ki oğlum sen
jandarmaydın şuydun buydun. Keşke hırsızlık yapsaydın da bu günleri
görmeseydin. Çünkü hırsızlık yapanların hiçbir tanesi bunları
görmedi yaa. Yemin ediyorum görmediler yaa.
KORKSUZCA BİLDİKLERİMİ SÖYLETMESİNLER
Bana savcı ne dedi biliyor musunuz? Sizi dedi, burada olmadığınız
için dedi, vurun abalıya dediler dedi. Her şeyi sizin üstünüze
yıkmağa çalıştılar dedi. Savcı yani bunların savcısı, bana
söylediği söz bu. Bu kadar ayıp bir şey yaa. Bu kadar ayıp bir şey
yaa. Bir tuğgeneral olarak ne yapabilirim ben.
Cürmüm kadar yer yakarım. Ben cürmüm kadar yer yakarım. Ne
yapabilirim. Ben birinci ağızdan, genelkurmay başkanına söyledim.
Birinci ağızdan söyledim. Adam bana kükredi yaa. Yaa sen kendi
generaline mi güveneceksin Silahlı Kuvvetlerin bir personeline mi
güveneceksin? Onlara güvendi. Onlara. Ben Allah var.
Korkusuzca bildiklerimi doğruyu söyletmesinler… Bunu mu
söyletmek istiyorlar yani. Nerdeydi onlar? Kime bağlı ona mı
bağlıydı? O şerefsize mi bağlı? O insanlar onurundan konuşmalılar.
Eğer biraz onurlu insanlar varsa çıkarlar bunu anlatırlar yaa. Tüm
Silahlı Kuvvetler, generaller bunu bilir yaa.
ALBAY OLAMAZ DEDİK GENELKURMAY BAŞKANI OLDU
Bırakın her şeyi siyaseti şunu bunu yaa. Bizim yemin ettiğimiz ordu
bu ordu değil. 35 yıl önce yemin ettiğimiz veya 40 yıl önce yemin
ettiğimiz ordu bu ordu değil. Bu ordu değil. Adam şunu diyor yaa.
Biz bu adamın albay olacağına bile inanmıyorduk. Genelkurmay
başkanı oldu. Daha neler neler yaa. Yemin ederim gerçekten oyun bu.
Bu adamları bizim içimizde bu hale getirenlerin oyunu. Ben herkese
de aynı şeyi söylerim.
BEN YAPTIĞIMI YAPTIM DERİM ZATEN HÂKİMİN
ÖNÜNDE
Benim veremeyeceğim bir hesabım yok. Ben yaptığımı yaptım derim
zaten hâkimin önünde. Bunlarla görüştün mü görüştüm. Niye görüştün
şunun için görüştüm. Makam odanda kayda aldın mı aldım. Kaldı ki
ben amirlerime karşı sorumluyum, muvazzaf da alırım sivil de
alırım. Bunun yetkisi kimde istihbarat başkanı olarak ben de.
Yaptığımı da yaptım derim. Niye yaptın mı denmesinden kaçmam ki.
Bunların nasıl olduğunu anlattım ben. Nasıl yapıldığını,
bizimkilerin sorumluluğumuzda olmadığını falan anlattım.
Benim emir komuta, yani bana emir komuta etmiş olan bir adamın bana
bu soruyu sormuş olması beni incitti. Ha ben hiç bir zaman yargının
önünden kaçmam. Ben alnımın akıyla oradan çıkacağım, ben buna
eminim.
OLUR OLMAZ GİDER YATARIZ
Ama ben ışığı görmezsem onlar hiç ışığı göremezler. Hiç ışığı
göremezler.
Olur, olmaz gideriz yatarız. Ne kadar yatarız. Ayrı mevzuu. Adam
oradan telefon ediyor. Ben ziyaretine gelebilir miyim diye. Bir
orgeneral. Yaa sen kalk gel kardeşim. Diğerleri geldi. Sen bana iki
yıl emir komuta etmişsin. Kalk gel. Sana buraya niye geldiğin zaman
jandarma hayır mı diyor.
Bir de telefon edip de oradan buradan millete reklam olmanın ne
anlamı var ki yani. Bir başkası telefon ediyor. Bir başkası not
gönderiyor. Bu orgeneral seviyesine gelmiş olan insanlar daha
nesinden korkuyorlar.