Konsey Birandı haklı buldu
Abone olCem Karaca'nın son eşi İlkim Karaca'nın Mehmet Ali Birand'ı şikayeti yersiz bulundu.
Basın Konseyi Yüksek Kurulu, vefat eden sanatçı Cem Karaca'nın
son eşi İlkim Karaca'nın, ''Cem'i Artık Rahat Bırakın'' başlıklı
yazısından dolayı Mehmet Ali Birand hakkındaki şikayetini yersiz
buldu.
Konseyden yapılan yazılı açıklamada, İlkim Hüsran Karaca'nın, Posta
gazetesinin 22 Temmuz 2006 tarihli nüshasında yayınlanan yazısıyla
ilgili Birand hakkında şikayette bulunduğu belirtildi. Karaca'nın
şikayetine, yazıdaki ''Miras yüzünden Karaca'nın iki eski eşi
arasında kavga başladığı, bunun kendisi tarafından kan davasına
dönüştürüldüğü, ayrıca sanatçının mezarının açılmasının ve kısır
olduğu yönündeki tartışmaların ve karşılıklı tazminat davalarının
herkesi rahatsız ettiği'' ifadelerinin konu olduğu vurgulanan
açıklamada, ayrıca yazıdaki ''iki kadının saç saça baş başa kavga
ediyormuş'' izlenimi veren bu davalara son verilmesi gerektiği
yolundaki sözlerinin de şikayet konusu olduğu kaydedildi.
Açıklamada, Karaca'nın, Basın Konseyine yaptığı başvuruda, yazıda
yer alan sözlerin gerçek dışı bir iddia olduğunu, çünkü kendisinin
herhangi bir miras kavgası içinde bulunmadığını ileri sürdüğü
belirtildi. Karaca'nın, Birand'ın iddiasını ispat etmesi
gerektiğini, aksi halde Cem Karaca'nın aziz hatırasına ve şahsına
saygısızlık edilmiş olacağını savunduğuna dikkat çekilen
açıklamada, bir bütün olarak yazıda kendisinin küçük düşürüldüğünü
düşünen Karaca'nın, Basın Konseyinden gereğinin yapılmasını
istediği kaydedildi.
Açıklamada, Mehmet Ali Birand'ın, avukatları Nurcan Çalışkan ve
Günay Erkan aracılığıyla Basın Konseyine gönderdiği cevabında,
yazısının Karaca'nın vefatından sonra eşleri arasında başlayan ve
sanatçının mezarının açılmasına kadar varan miras paylaşımı
mücadelesi ile ilgili genel bir eleştiri yazısı olduğunu bildirdiği
ifade edildi. Cevapta, Karaca'nın sürekli olarak ''Cem Karaca'nın
çocuk sahibi olmasının tıbben mümkün olmadığı'', ''DNA testi
yapılması'', ''oğlu ile annesinin tek isteğinin para olduğu''
yönünde iddiaları ortaya atması ve sürekli olarak basına
açıklamalarda bulunması üzerine mahkemece konuşma yasağı konulduğu
şeklinde ifadelerin yer aldığına dikkat çekilen açıklamada, yazarın
basına yansıyan olaylar hakkında eleştiri hakkını kullandığı,
şikayetçiyi küçük düşürücü hiçbir ifadeye yer verilmediği şeklinde
savunmalarda bulunulduğu kaydedildi.
KARAR
Durumu değerlendiren Basın Konseyi Yüksek Kurulunun, yazıda
şikayetçiyi küçük düşürücü bir ifade bulunmadığı, yazarın taraflara
itidal tavsiyesinde bulunan genel bir eleştiri yaptığı, bu durumda
şikayetçinin aşağılanması amacından bahsedilemeyeceği şeklinde
görüş bildirdiği vurgulanan açıklamada, kurulun yazıda konu edilen
olayların asılsız olmadığı, gelişmelerin herkesin gözü önünde
cereyan ettiği ve çeşitli medya organlarında yayınlandığı,
dolayısıyla gerçeğe aykırı yayından söz etmenin mümkün olmadığı
görüşüne vardığı kaydedildi.
Kurulun, Basın Meslek İlkeleri'nin ''Kişileri ve kuruluşları
eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya
iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez'' şeklindeki 4.
maddesi ve ''Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan
haberler, soruşturulmaksızın veya doğruluğuna emin olunmaksızın
yayınlanamaz'' şeklindeki 6. maddesinin ihlal edilmediği sonucuna
vardığı belirtilen açıklamada, bu nedenle Birand hakkındaki
şikayetin yersizliğine oy birliği ile karar verildiği
vurgulandı.