Komisyon Siirt'e neden gitmiyor?
Abone olÇocukların sorunlarıyla ilgili kurulan Meclis Araştırma Komisyonu Başkanı Halide İncekara Siirt'e gitmeyeceklerini söyledi.
Çocukların sorunlarıyla ilgili kurulan Meclis Araştırma
Komisyonu Başkanı Halide İncekara, Siirt'teki “cinsel istismar”
iddiasına ilişkin tartışmalar konusunda, ''Siirt'e gidip de ne
yapacağız. Şov yapmak istersek gideriz'' dedi.
Kayıp Çocuklar Başta Olmak üzere Çocukların Mağdur Olduğu
Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi
amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonunun Başkanı Halide
İncekara, toplantı öncesi Siirt'teki olaya ilişkin gazetecilerin
sorularını yanıtladı.
İncekara, son günlerde basına ve kamuoyuna intikal eden olayı
“vahşet denecek ölçüde” diye niteleyerek, olayın
mağdurunun da mağdur edeninin de çocuk oluşunun yüreklere acı
verdiğini söyledi.
Valilere gönderdikleri yazıyla asayiş saatinde çocukların gündeme
alınıp alınmadığını, çocuk koruma koordinasyon kurullarının ne
zaman toplanıp, hangi çalışma yaptıklarını sorduklarını bildiren
İncekara, bazı vali yardımcısı veya il müdürü aracılığıyla cevap
veren valilerin yazısını geri gönderip, kendi yazılarıyla cevap
isteyeceklerini kaydetti.
İncekara, “Sizin adınıza gelen yazıyı, kime imzalatır
gönderirsiniz. Muhatabınız olan yazıya yanınızdakine uzatarak
'verin il müdürüne cevabı yazsın' diyemezsiniz. Böyle bir
sorumsuzluk olmaz” dedi.
“ÇÖZECEKSE TOPLUM ÇÖZECEK”
DP'li Pervari Belediye Başkanı İsmail Bilen'e atfen basında yer
alan “olayları kendi aramızda hallettik”
açıklamasının anımsatılması üzerine, İncekara, “Ne demek
'kendi aramızda'... Burası hukuk devleti. Herkes meselesini kendi
arasında, çetelerle halledecek olsa... 'Kendi aramızda
hallettik' sözcüğü bir hukuk devletinde kullanılacak söz değildir.
Çözmesi gereken bir halkın, çocuk polisle ve yargıyla muhatap
olmadan, bu vahşeti yaşamadan çözmek. Çözecekse toplum
çözecek. Sadece oradaki insanın yüreği yanmadı ki, 70 milyon
insanın yüreği yanıyor, yüzü kızarıyor” karşılığını
verdi.
İncekara, CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen'in Milli Eğitim
Bakanı Nimet Çubukçu ile Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf'ı istifaya
davet ettiğini hatırlatan bir gazeteciye, “İnternette ve
basında 'Sevigen'in gücü iki kadına yetti' şeklinde yorumlar
yapılıyor. Bayağı esprili bir şeydi. Herkes kendi alanında
konuşacak, muhalefet de kendi üzerine düşeni yapacak. Konumuz
toplumun meselesini çözmek olunca, iktidar muhalefet söz konusu
olmaz. Sokakta bir kavga olur olur, herkes kavgayı seyretmeye
gider; bizim kavgayı seyredenlere değil ayıranlara ihtiyacımız var”
diye konuştu.
“ŞOV YAPMAK İSTİYORSAK GİDERİZ”
Komisyonun Siirt'e ne zaman gidileceği yönünde kendilerine sorular
yöneltildiğini belirten İncekara, şunları söyledi:
“Oraya gidip de ne yapacağız Siirt'e? Eğer şov yapmak
istiyorsak gideriz, doğru. Daha çok ekranlarda görünmek istiyorsak
gideriz, doğru. 'Gidenler bunu yapmak için gidiyorlar' demek
istemiyorum ama siyaset ölçü ister, tedbir ister.
Gittiğiniz zaman şehrin düzenine, süren yargı sürecine nasıl
katkıda bulunacağını bir düşünmeniz lazım. Daha önce de bu gibi
vakalar oldu, akşam çantasını alan sabah olay yerine gitti. Aileler
bize şikayette bulundu. Dediler ki 'sirk maymuna döndük'. Sadece
olay yerine siyasetçiler değil, gazeteciler, sivil toplum örgütleri
herkes gidiyor. Çocukların yaşadığı travmalar üzerine
tekrar tekrar travma yaşıyorlar. Bir kişinin bildiği şeyi bin kişi
biliyor. Çocuk teşhir edilmiş oluyor, aileler soyadlarını
değiştirmek zorunda kalıyorlar. Savcıya intikal etmiş,
üzerinde gizlilik şerhi bulunan bir konu üzerinde ne kadar
konuşabilirsiniz, kaç kelime söyleyebilirsiniz.
Bir anne, bir vatandaş olarak, bu konuları dinleyen, anladığını
zannettiğim birisi olarak şunu söylüyorum: Geç, acemiliğe
kurban gitmiş, yavaşlayan bir yargı süreci olduğunu hissediyorum.
Kanaatim böyle, emin değilim, tam tersi de
olabilir.”
CEZALARIN ARTIRILMASI
Ak Parti Ankara Milletvekili Aşkın Asan, çocuklara yönelik işlenen
suçların caydırıcı olması nedeniyle ceza artırımına ilişkin
çalışmaları bulunduğunu bildirdi. Asan, “Mağdur çocukların
mağduriyetine yol açan beden ve ruh sağlığının araştırılmasıyla
ilgili çalışmamız var. Bu düzenleme yapılırsa cezaların da otomatik
olarak artırılması gerekecek” dedi.
Önleyici tedbirlere yönelik çalışmaları da bulunduğunu kaydeden
Asan, “Özellikle çocuğa yönelik istismardan ceza alan
kişilerin bir daha çocukların bulunduğu yere yaklaştırılmaması,
oralarda çalıştırılmamasıyla ilgili çalışmamız var. Bu tür
tedbirler ve cezalar gelişmiş ülkelerin hepsinde var. Biz de onlara
bakarak, bütün literatürü tarayarak kapsamlı bir çalışma yaptık.
Yakında bunları hepinizle paylaşacağız.” diye konuştu.
Bu arada, Halide İncekara başkanlığında toplanan komisyon, Antalya
Vali Yardımcısı Mehmet Seyman'dan Türkiye'deki çocuk sorunları,
olaylar karşısında yaşanan sorunların ve eksikliklerin nelerden
kaynaklandığına ilişkin bilgi aldı. Komisyon toplantısı basına
kapalı olarak yapıldı.