KOMEDİ FİLMİ gibi dava!
Abone olDemirci Kawa'yı, 'kova', Zalim Kral Dehak'ı da "Dehap" yapınca komedi gibi bir dava başladı.
Nevruz kutlamasında yapılan
konuşmayı not alan polis, ‘Demirci Kawa’yı ‘Demirci Kova’, ‘Zalim
Kral Dehak’ı ‘Zalim DEHAP’ diye anlayınca ortaya şaka gibi bir
suçlama ile inanılmaz bir dava çıktı.
Yargıtay Başsavcılığı’nın DTP hakkında açtığı kapatma davasında beş yıl siyaset yasağı istediği Emek Partisi (EMEP) Adana İl Sekreteri Halil İmrek hakkında, 2006 yılında Osmaniye’deki Nevruz kutlamasında yaptığı konuşma nedeniyle açılan dava ve yöneltilen suçlamalar şaka gibi.
Radikal gazetesinin haberine göre, EMEP Adana İl Sekreteri, Nevruz nedeniyle düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada Nevruz efsanesini anlatıyor. Toplantıyı izleyen polis de not tutuyor. Ancak İmrek’in anlattığı efsanedeki ‘Demirci Kawa’ yerine ‘Demirci Kova’; ‘Zalim Kral Dehak’ yerine ‘Zalim DEHAP’, ‘DTP’ yerine de ‘PKK’ yazılınca, ortaya inanılmaz bir tutanak ve bu tutanağa dayalı inanılmaz bir dava dosyası çıkıyor.
DEMİRCİ KOVA, DEHAP’I ÖLDÜRÜR
Nisan 2006’da açılan ve Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâlâ devam eden davada İmrek, “bölücü örgüt propagandası” yapmakla suçlanıyor. Suçlamaya dayanak oluşturan ifade ise şöyle: “DEHAP amansız bir hastalığa yakalanmıştı... Demirci Kova’ya gelince, Demirci Kova kendi eli ile yaptığı zehirli kılıçla DEHAP’ın yanına gider ve DEHAP’ı öldürür.”
Tutanaklarda DTP de, PKK şeklinde anlaşılıyor ve Halil İmrek’in “Nevruz’a sahip çıkmak, Kürt sorununa sahip çıkmak, PKK ile Kürt halkı ile omuz omuz olmaktan geçer” dediği iddia ediliyor. Oysa İmrek, PKK yerine DTP’den söz ediyor. İmrek’in avukatı Servil Aracı, tutanaklardaki hatalar nedeniyle müvekkilinin haksız bir şekilde yargılandığını savunuyor.
TARİHTEKİ NEVRUZ EFSANESİ
İmrek’in Nevruz kutlamasında anlattığı belirtilen efsane özet olarak şöyle: Asur kralı Dehak, Mezopotamya ve Ortadoğu’nun tek hâkimidir. Zalimliği ile ünlenen Asur kralının omzunda iki yılan çıkar. Bu yılanların Dehak’a zarar vermemesi için şeytan her gün iki gencin beyninin yılanlara verilmesini önerir. Bunun üzerine her gün iki gencinin beyni yılanlara verilmeye başlanır. Ancak gençler azalmakta ve de halk bu duruma tepki göstermeye başlamaktadır.
Dehak’ın omzundaki yılanların beyin yeme sırası demircilik yapan Kawa’nın oğluna gelir. Demirci Kawa yiğit, cesur ve iyi yürekli biridir. Oğlunun ve halkının böyle katledilmesini kabullenmez. Çevresindeki insanlarla konuşur ve onlara Dehak’ın zulmünden kurtulmanın tek yolunun onu öldürmek olduğunu anlatır. Demirci Kawa örgütlediği halkla birlikte Dehak’ın sarayını basarak balyozla Dehak’ın kafasını parçalayarak öldürür. Dağda yaşayanlara haber vermek için de sarayın avlusunda büyük bir ateş yakar. 21 Mart’ı o günden sonra başta Medler olmak üzere tüm Ortadoğu halkları bayram olarak kutlamaya başlar.