Kolombiya barışı süreci Havana'da resmen başlıyor
Abone olKolombiya hükümeti ile FARC gerillaları arasında 10 yıldır ilk kez yapılacak yüz yüze görüşmeler bugün Küba'nın başkenti Havana'da başlıyor.
Kolombiya hükümeti ile FARC gerillaları arasında 10 yıldır ilk
kez yapılacak yüz yüze görüşmeler bugün Küba'nın başkenti Havana'da
başlıyor.
Aylardır gizli görüşmeler yaptığı bilinen taraflar, 18 Ekim'de Oslo'da doğrudan görüşme sürecini başlatmıştı.
Şimdi Havana'da fiilen de başlayan görüşmelerde ilk olarak, Kolombiya'da toprak dağılımındaki adaletsizlik ve olası bir toprak reformu ele alınacak.
Bu konu solcu Kolombiya Devrimci Silahlı Güçler ya da kısa adıyla FARC'ın 50 yılı aşkın süre önce silahlı mücadeleye girişmesinin başlıca nedenlerindendi.
Hükümetin baş müzakerecisi Humberto de la Calle, Havana'ya
hareketinden önce yaptığı açıklamada isyancıların "somut ve
gerçekçi anlaşmalara hazır olduklarını göstermelerinin zamanının
geldiğini" söyledi.
Görüşmelerin geçen hafta başlaması planlanmıştı ancak "sivil toplumun da katılımını sağlayacak teknik ayrıntılar üzerinde çalışmak amacıyla" dört gün ertelendiler.
Dördüncü girişim
Kolombiya'daki savaşa son vermek için bundan önce de üç girişim yapılmıştı.
Son barış girişimi, üç yıl süren görüşmelerden sonra 2002 yılında başarısızlığa uğradı.
Bu seferki görüşmeler beş ana meseleye odaklanacak: Silahlı mücadelenin son bulması, toprak reformu, siyasi muhalefetin ve vatandaş katılımının güvence altına alınması, uyuşturucu ticareti, çatışmanın kurbanlarının hakları ve mağduriyetlerinin giderilmesi.
Hükümet görüşmelerin "yıllar değil, aylar süreceğini" söylüyor.
Süreç sonunda FARC'ın silahlı mücadeleye son verip, yasal bir siyasi partiye dönüşmesi umuluyor.
Kolombiya hükümeti "geçmişin hatalarını tekrar etmemek amacıyla" görüşmeler sürerken ateşkes ilan etmeyi reddetti. FARC ise ateşkes istiyor.
FARC'ın hükümetle bugünkü süreci başlatan lideri Alfonso Cano 2011 yılında Kolombiya birliklerinin yaptığı bir baskın ve bombardımanda öldürülmüştü.
Ancak FARC masadan çekilmedi.
Örgüt, mücadelesine hükümeti devirip yerine Marksist bir rejim kurma hedefiyle başlamıştı ama son yıllarda gelirlerini giderek artan bir şekilde uyuşturucu ticaretinden sağlamaya başladı.
Örgütün 2001 yılında 16 bin civarında olduğu düşünülen gerilla sayısının şu anda 8 bine indiği tahmin ediliyor.
Bu nedenle zayıflayan örgütün bu kez "daha gerçekçi taleplerle" masaya geleceği yorumları yapılıyor.
Hükümet ülkede 1960'lardan beri süren çatışmalarda 600 bin kişini öldüğünü, milyonlarca kişinin de göçe zorlandığını söylüyor.