Koç’tan Arınç açıklaması
Abone olCHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile ilgili değerlendirme yaparak, "Başbakan her gü...
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç ile ilgili değerlendirme yaparak, "Başbakan
her gün bir kuyuya taş atacak 40 tane Arınç onu çıkarmaya
çalışacak. Olabilecek bir iş mi bu? Sayın Arınç’a yaşadığı bu
siyasi nezaketsizlik, maruz bırakıldığı bu davranış için sabırlar
diliyorum" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, dün CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında gerçekleşen MYK
toplantısına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Parti Genel
Merkezi’nde gerçekleşen toplantıda Koç, siyasi gelişmeler ve yerel
seçim hazırlıklarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
İstanbul’un 26 ilçesinde üyelerin katılımıyla ön eleme yapılması
kararı aldığını kaydeden Koç, bu ay sonunda sandığa gidilerek, bu
ilçelerde aday sayısının ele alınacağını ifade etti.
İstanbul’da geçen hafta CHP’nin ev sahipliğinde gerçekleşen
Sosyalist Enternasyonal Konsey toplantısıyla ilgili olarak ise Koç,
“CHP 1991 yılından sonra ilk defa bu geniş katılımlı toplantıya
İstanbul’da ev sahipliği yaptı” dedi. Birilerinin kulaklarının
çınlatılması gerektiğini ve CHP’nin Sosyalist Enternasyonal
üyeliğinden çıkartılmasına yönelik tartışmalar yapan AK Parti’yi
eleştiren Koç, “Avrupa’da muhafazakar partilerin üye olduğu bir
oluşumda bile tutunamadı. Gözlemci statüsünü dahi taşıyamadı. Daha
radikal görüşlere sahip, AB’nin kuruluşuna da karşı olan bir başka
yapı içerisinde kendisini konuşlandırdı" diye konuştu.
MESLEK ODALARIYLA İLGİLİ DÜZENLEME
Bir başkan gelişmenin 7 Kasım’da olduğunu da kaydeden Koç, AK Parti
iktidarının, 1983’te çıkarılan bir kanun hükmünde kararnamede yer
alan, "ilgili bakanlıkların gerekli görülürse meslek odalarının
idari ve mali yapısına el koyabilmeleri" hükmünü bugün hayata
geçirdiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Örgütsüz bir toplum yaratmayı amaçlayan 12 Eylül yönetiminin bile
bu uygulamayı uygulamaya koyamadığını, bu yöntemle bugün Orman
Mühendisleri Odasının idari ve mali boyutta Orman ve Su İşleri
Bakanlığına bağlandı. Sırada Makine Mühendisleri, Elektrik
Mühendisleri, Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası var. Bu yolla
odaların iktidarın kontrolü altına sokulmak istendiğini savundu.
Bunun demokratik bir ülkede kabul edilemez bir durum. Fenerbahçe
Kulübünde çıkardıkları ikinci liste gibi Başbakan’ın emriyle
hareket edecek yapılar oluşsun istiyorlar."
Adana Valisi Hüseyin Avni Coş konusuna da değinen Koç, Coş’un
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanlığı döneminde hakkında ileri sürülen yolsuzluk iddialarını
araştırmakla görevlendirilen maliye müfettişlerinden olduğunu ifade
etti. Koç, “Başbakan’ın vecizesini şu şekilde tercüme etmek
gerekiyor; ’beni yedirmeyeni ben de yedirmem arkadaş’. Geldiğimiz
nokta bu. Coş valilik tanımına yakışıyor. Yaptıkları görevini
hakkıyla yerine getiren diğer valileri de üzüyordur. Anadolu’nun
birçok yerinde Başbakan Erdoğan’ın tarzına göre icraatlar yapan
valiler türedi. Bu kadar meziyeti olan valiler varken bir tane de
’Valiler Yarışıyor’ programı koyun. Reyting yaparsınız. Alın Adana
Valisi’ni de yarıştırın. Bakalım daha cevherler çıkacak. AK Parti
devletin valilerini, kendi valileri haline getirdi. Parti devletini
sen yarattın. Devlet valisi değil, parti valisini de sen icat
ettin. Bunlar taşınacak yükler değil. Ben Adanalı yurttaşlarıma bu
Vali’nin idaresinde dayanma gücü, sabır diliyorum. İşin acı tarafı
halka küfür eden bir valinin hala görevinin başında olmasıdır"
değerlendirmesini yaptı.
‘MİT VE PİT’
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın geçen hafta yaptığı
açıklamalara değinen Koç, bütün bakıcı liderlerin, diktatör
eğilimli liderlerin,yöneticilerin en büyük korkularından bir
tanesinin kitlesel protesto yapan halk olduğunu ve bir diğerinin
ise yakın çevrelerine duyduğu kuşku ve güvensizlik olduğunu
söyledi. Devletin istihbaratını asli görevlerinde kullanmadığını ve
muhaliflerini dinlemek amacıyla kullanıldığını kaydeden Koç, şöyle
konuştu:
"Başbakan’ın öğrendik ki bir de parti içi istihbaratı var. Biri
MİT, diğeri PİT. Başbakan MİT’i amacı dışında kullanıyor. Bunu
biliyoruz, muhaliflerini dinlemede ya da başka yasa dışı kapsama
alanına giren görevlerde kullanıyor. PİT’i de kendi içinden
kendisine dönük kuşkuları takip etmekte kullanıyor. Bu diktatörler
için uzak, yakın fark etmez. Bakmayın siz o söylemlere, dava, yol,
kader arkadaşı, Bunları geçin. Hasım, hasımdır. Diktatör için
kuşkulanılan kişi yok edilmesi gereken kişidir. Eski dönemde kelle
alarak oluyordu yok etme işi, şimdi siyaseten tasfiye ederek
oluyor."
CHP ile Arınç’ın dünya görüşlerinin tamamen farklı olduğunu fakat;
karşılıklı eleştirilerini her zaman saygı ve nezaket çerçevesi
içinde yaptıklarını, zaman zaman ise çakıştıklarını belirten Koç,
"Son yaşanan tabloda, Sayın Arınç bu duruma düştü diye ellerimizi
ovuşturarak, birbirlerine girdiler diye havalara zıplayacak bir
tavır sergilemiyoruz. Parti içi demokrasilerin neden
kurumsallaşması gereği bir kez daha bu olayda ortaya çıkıyor" diye
konuştu.
Siyasetin ortak akıl işi olduğunu belirten Koç, "Başbakan her gün
bir kuyuya taş atacak 40 tane Arınç onu çıkarmaya çalışacak.
Olabilecek bir iş mi bu? Sayın Arınç’a yaşadığı bu siyasi
nezaketsizlik, maruz bırakıldığı bu davranış için sabırlar
diliyorum" dedi.
ANAYASA UZLAŞMA ÇALIŞMALARI
CHP’nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu kurulurken oluşturulan mutabakat
metnine sadık olduğunu ve dört siyasi partinin uzlaşması koşulunun
kendileri için geçerliliğini sürdürdüğünü yeniden hatırlatan Koç,
“CHP yeni anayasa çalışmasından kaçmıyor. Sen kaçıyorsun.
Kafasındaki başkanlık sistemini yeni anayasa monte edemeyen
Başbakan Erdoğan’ın çalışmaların tıkanmasına yol açtı. Masadan
kaçmaya yeltenen sensin” dedi. TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e önemli
görevler düştüğünü ifade eden Koç, CHP’nin tam mutabakat halinde
her türlü desteği vermeye hazır olduğunu yineledi.
ÖĞRENCİ EVLERİ
Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın öğrenci evlerine yönelik
açıklamalarının ardından muhbirliğin önemli bir zanaat haline
geldiğini, bu evlere yönelik ihbarların yapıldığı kentlerin başında
ise İstanbul, Ankara, İzmir ve Eskişehir’in olduğunu söyledi. Bu
illerin Gezi Parkı odaklı olayların yaşandığı kentler olduğunu
vurgulayan Koç, muhbirliğin demokraside yeri olamayacağını
kaydederek, "Bu baskınların amacı, ahlak, maneviyat, şu, bu değil.
Bunun amacı hala Gezi’nin korkusunun Hazret üzerindeki etkileri.
Gezi ürküttü" diye konuştu.
BAŞBAKAN’IN DİYARBAKIR PROGRAMI
Başbakan Erdoğan’ın hafta sonunda Diyarbakır’a yapacağı ziyaretle
ile bir soruya ise Koç, herkesin barış, huzur istediğini
söyleyerek, "Sayın Barzani’nin konumu, Suriye politikası, Hükümetin
değişen Irak politikası bütün bunlar iç içe bağlantılı. Umarım
sürece iç siyaset boyutunda farklı tartışmalar getirerek, bir seçim
öncesinde, ucuz başbakan hesaplarına kurban edilmeyen bir süreç
olur" şeklinde konuştu.
Koç, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Irak’a gerçekleştirdiği
ziyarete getirilen eleştirileri hatırlatarak, AK Parti’nin CHP’nin
açtığı kapıdan ilerlediğini ve ne mutlu ki Irak gibi kardeş bir
ülke halkıyla Türkiye’nin tekrar dostluğunu pekiştireceği adımların
atılmasından memnuniyet duyduklarını kaydetti.