Koçman son yolculuğuna uğurlandı

Kanser tedavisi gördüğü GATA’da hayatını kaybeden emekli Orgeneral İsmail Koçman, son yolculuğuna uğurlandı.
İstanbul Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde (GATA) bir süredir kanser tedavisi gören ve dün hayatını kaybeden eski 1. Ordu Komutanı Emekli Orgeneral İsmail Koçman’ın (70) cenazesi, 1. Ordu Komutanlığında düzenlenen askeri törenin ardından Üsküdar Büyük Selimiye Camii’ne getirildi. Askerlerin omzunda getirilen Türk bayrağına sarılı tabut, Selimiye Camii avlusunda musalla taşına konuldu. Koçman’ın tabutunun yanına üstün hizmet madalyası da konuldu.
Cenazeye Koçman’ın eşi Hülya Koçman ve oğlu Serhat Koçman’ın yanı sıra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, 1. Ordu Komutanı Ahmet Turmuş, eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Koçman’ın silah arkadaşları yakınları ve sevenleri katılırken; İçişleri Bakanı Muammer Güler, Ergenekon davasında müebbet hapse mahkum edilen eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt, emekli Orgeneral Ergin Saygun ailesi, Fikret Orman ve Aziz Yıldırım da çelenk gönderdi.
Cenaze töreni öncesinde taziyeleri kabul eden Serhat ve Hülya Koçman’a Vali Mutlu da taziyelerini iletti. Cenaze namazı için aynı safta yan yana gelen Vali Mutlu ile Genelkurmay Başkanı Özel ayaküstü bir süre sohbet etti.
Öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından Koçman’ın cenazesi top arabasına konuldu. Askeri bando eşliğinde yapılan geçit töreninin ardından Koçman’ın cenazesi defnedilmek üzere Karacaahmet Mezarlığına götürüldü.
Cenaze törenin ardından İsmail Koçman’ın oğlu Serhat Koçman, kendisine duygularını soran basın mensuplarına, “Duygularım çok kısaydı. Onu da verdim gazeteye, çok teşekkür ederim” şeklinde yanıt verdi.
Serhat Koçman bir gazeteye verdiği ilanda duygularını şu şekilde anlatmıştı:
“Gözün karnı yokmuş, benimki o misal. Kabul et babacığım çok zamansız oldu vedan. Tüm yurdu karış karış gezdiğin 46 senelik onurlu askerlik hizmetin seni yormadı, yoramadı. Silah arkadaşlarına yapılanlara duyduğun kahır yorgunluğun artık sona erdi. Şimdi kimsenin seni üzemeyeceği bir yerdesin. Sevenlerin seni hiçbir zaman unutmayacak, hep bu gülen yüzünle hatırlayacak. Huzur içinde yat sevgili babacığım.”
(İHA)