Kocaeli'de bu aracı gören fotoğrafını çekiyor! Kağıtları okuyan kahkaha attı
Abone olKOCAELİ'de bir avukatın şubat ayında aldığı lüks otomobil, 2 kez yolda kaldı. Avukat ise ofisinin önüne çekiciyle gelen otomobili, her köşesine yapıştırdığı kağıtlarla mizahi bir şekilde protesto etti.
Kocaeli’nin Gebze ilçesinde avukatlık yapan Mahmut Avcı, şubat
ayında piyasa değeri 1 milyon lirayı aşan sıfır kilometre Mercedes
marka bir otomobil satın aldı. Aracı bir süre kullandıktan sonra
yolda kalan Avcı, otomobili yetkili servisine götürerek sorunu
anlamaya çalıştı. Yetkili servisin araçta sorun olmadığını
söylemesiyle aracı teslim alan Avcı, hamile eşi ve çocuğuyla
birlikte seyahat ettiği başka bir zamanda otobanın ortasında lüks
otomobilinin tekleyerek durmasının ardından adeta ölümden
döndü.
Kalitesine güvenerek aldığı otomobiliyle ikinci kez yolda kalan
Avcı, aracın değiştirilmesini veya parasının iade edilmesini
istedi. Avcı, aracın değiştirilmesine yanaşmayan ve onarım yapmak
isteyen firmaya dava açtı. Hiçbir şekilde çalışmayan otomobili
çekici yardımıyla Gebze’nin merkezinde bulunan ofisinin önüne
çektiren Avcı, milyonluk aracı iterek park etti. Avcı, güzel
hayallerle aldığı otomobilin her köşesine, ‘Bir çekici hatırası’,
‘Yol tutmuş’, ‘El arabası büyüktür Mercedes’ yazılı kağıtlar
yapıştırarak firmayı mizahi bir şekilde protesto etti. Aracı bu
halde gören vatandaşlar da, telefonlarıyla fotoğrafını çekip, bu
anı ölümsüzleştiriyor.
“Bu süreçte de bana hiç destek olmadılar"
Şubat ayında otomobili aldığı zaman piyasa değerinin 1 milyon lira
civarında olduğunu söyleyen Mahmut Avcı, şu ifadeleri kullandı:
"Bu araç Mercedes’e güvenerek aldığım bir araçtı. Bu aracı
markasının arkasında duracağını düşündüğüm için aldım. Bu araçla
ilk kez eşim ve çocuğumla birlikte Şanlıurfa'da seyahat ettim.
Seyahatim sırasında yeni açılan Niğde-Adana otobanında kaldım. Bu
araç orada ilk bozulduğu zaman hiçbir şikayet veya talepte
bulunmadık. Çünkü, ‘Bu olabilir, böyle sorunlar yaşanabilir’ dedik.
Bize araçta bir sorun olmadığını söylediler. Biz de bu aracı teslim
aldık, hiçbir şekilde bir talepte bulunmadık. Ama o süreçte
kullandığım zaman araçtan bazı seslerin geldiğini fark ettim. Ben
bunu aldığım firmaya Mengerler’e ilettim. Onlardan da böyle
durumlar olabileceği dönüşünü aldım. Sonra ikinci sefer yolda
kaldığım zaman bu aracı aldığım Kocaeli Mengerler’e çektirmek
istedim. Çünkü o süreç boyunca firmanın şöyle bir tavrı oluştu;
‘Biz satıyoruz, bunda hiçbir sorumluluğumuz yok. Bu araca Mercedes
garanti veriyor, onların sorunu’ diyerek beni Mercedes’e havale
ettiler. Bu süreçte de bana hiç destek olmadılar. Aracın onarımı
için devamlı baskı yaptılar. ‘Biz aracı onaralım, size verelim, siz
Mercedes’e dava açın, bizimle işiniz yok’ gibi şeyler söyleyerek
sürekli onarım yolunda baskı kurmaya çalıştılar. Ben de bu araca
artık güvenimin kalmadığını, daha önce Mengerler tarafından bir
servis gördüğünü, ikinci kez servis gördüğü zaman da yine aynı
sorunu vereceğini defalarca açıkladım ve bu aracın değiştirilmesini
ya da ücretinin bana iade edilmesini istedim. Ama ne ücret
konusunda, ne de değişim konusunda Mengerler veya Mercedes bize
olumlu bir dönüş yapmadılar. Hatta bana ikame aracı verdiler,
kendileri de bu çalışmayan aracı getirip buraya koydular. Şu an
aracımız çalışmıyor, burada bu şekilde duruyor. Biz de bu davada
sonuna kadar burada durmasını sağlayacağız" dedi.
"Marka kendine çok güveniyor ama arkasında
durmuyor"
Otomobilin etrafına kağıtlar yapıştırarak mizah yapmak
istediklerini aktaran Avcı, "Marka kendine çok güveniyor ama
güvendiği malın arkasında durmuyor. Biz de bunu bir mizaha çevirmek
istedik. Herkes de ne olduğunu soruyor. Herkes merak ediyor. Mizah
amaçlı yaptığımız için aracın sorunundan bahsetmedik. Aracın neden
böyle olduğunu defalarca soruyorlar. Mercedes’e yakışmadığını,
böyle bir şey yapmayacağını düşünüyorlar. Ama Mercedes gerçekten şu
anda markasının arkasında durmuyor. Mengerler de bu markanın
Türkiye’deki temsilcisi olarak arkasında durmuyor. Sorunun
Mercedes’ten kaynaklandığını savunuyorlar. Aslında 2 firmanın da
güvendiği konu şu; bu davanın uzun süre sürebileceğini düşünerek
burada beni yıldırmaya çalışıyorlar. Ben de bu konuda yılmayacağım.
Hakkımı sonuna kadar arayacağım. Bu şekilde de mizah anlayışımızı
devamlı taze tutacağız" diye konuştu.
"Çok büyük bir trafik kazası atlattık"
İkinci kez yolda kaldıkları zaman firmanın kendilerini almaya
gelmediklerini, hamile eşi ve çocuğuyla birlikte 8 saat otobanda
beklediklerini ve en sonunda kendi imkanlarıyla Ankara’ya
gittiklerini vurgulayan Avcı, "İlk sefer yolda kaldığımızda şöyle
bir sorun yaşadık; kaldığımız otoban daha yeni açılmıştı.
Şereflikoçhisar tarafında 8 saat boyunca biz Mercedes’in bizi
almasını bekledik. Çünkü bu arabayı alırken bize bazı paketler
sundular. Biz de bu paketlerin hepsini aldık. Bu paket
doğrultusunda aracımızın garanti kapsamında bozulacağı zaman gelip
alınacağı söylendi. 8 saat boyunca hamile eşim, çocuğum ve ben bir
otobanın kenarında bekledik. Kendi imkanlarımızla gece saat
04.00’da Ankara’ya zor vardık. Bizi almaya gelmediler, biz kendi
imkanlarımızla gittik. Bütün faturalar mevcut, her şey kayıtlı.
Birincisinde diyorsunuz ki arıza yapabilir, çok önemsemiyorsunuz.
Ama ikinci sefer kaldığımızda gerçekten çok büyük sorunlar yaşadık.
Çünkü aracı herhangi bir şekilde sağa, sola çekme şansımız kalmadı.
Araç direkt otobanda, sağ şeritte kaldı. Direkt tekleme olarak
durdu. Orada çok büyük bir trafik kazası da atlattık. O yüzden
insan güven kaybı yaşıyor. Çünkü bu araç Almanya’da insan eli
değmeden, insan müdahalesi olmadan üretilen bir araç. Bu araçta
böyle bir sorun yaşanıyorsa demek ki burada tamir edilse ya da
motor takılsa aynı sorunu vereceğini yüzde 100 düşünüyorum. Çünkü
daha önce gittik, bu sorunu ikinci kez yaşadık ve üçüncü kez
yaşamayacağımızın garanti yok. Ben bu araca artık binmek
istemiyorum, ailemle seyahat etmek istemiyorum. Çünkü can
güvenliğimin olmadığını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“Ayıpsız misliyle aracı değiştirmek zorunda”
Şu an bir dava sürecinde olduklarını söyleyen Mahmut Avcı’nın
avukatı Rabia Mıdık ise “Araç Mengerler Kocaeli Şubesindeyken
müvekkile bir ikame araç tahsis ediliyor. Müvekkil onarıma onay
vermeyip, aracın ayıpsız misliyle değişimini talep ettiği için
müvekkilden henüz süresi dolmadan ikame aracın iadesi isteniyor.
Maalesef Mercedes markasına yakışmayacak bir ihtarname gönderiliyor
bize. Müvekkile ikame aracı teslim etmezse aracın kira bedelinin
Euro üzerinden faturalandırılacağı söyleniyor. Şu an bir dava
aşamasındayız. Maalesef müvekkilin mağduriyeti giderilmiş değil. Ne
Mercedes ne Mengerler müvekkilin mağduriyetini gidermek için hiçbir
olumlu adım atmadılar. Bunu yapmak bir yana müvekkilin hali
hazırdaki mağduriyetini arttırmak adına ellerinden geleni yaptılar.
Mercedes ayıpsız misliyle aracı değiştirmek zorunda. Biz
arabuluculuk sürecini geçirdik. Bu süreçte de karşı firmalardan
olumlu bir adım atılmadığı için şu an davamızı ikame etmiş
durumdayız" ifadelerini kullandı.