Koalisyon derdini bitirecek model
Abone olBaşkanlık sistemi tartışması sürüyor. Bu modeli savunan AK Partili Kuzu, merak edilen sistemi anlattı.
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, başkanlık sistemini
"Koalisyon yok, bir ekibin icraatı var. Başkan geliyor 4+4,
8 sene, 5+5, 10 sene kalıyor. İcraatları yapıp çekip gidiyor.
Amerika'da gördüğünüz gibi. Tablo bu... Net yani, sistem belli,
sorumlu belli, yetkili belli, kimin yönettiği belli"
sözleriyle özetledi.
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, AK Parti Beşiktaş İlçe Başkanlığı'nın düzenlediği Başkanlık Sistemi ve Yeni Anayasa paneline katıldı.
Panelde konuşma yapan TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan
Kuzu, dinleyicilere anayasa çalışmaları ve başkanlık sistemi
hakkında bilgi verdi. Kuzu, "Yeni Anayasa"da özlükler ile ilgili
maddeler bittikten sonra yönetim şekli ile ilgili olanlara
geçileceğini aktararak şunları söyledi:
DAVUL KİMİN SIRTINDA TOKMAK KİMİN ELİNDE?
"İkinci bölüme gelindiğinde, diyelim ki bir ay sonra ya da 1 buçuk
2 ay sonra gündeme gelecek olan bam teli burası. Kavga burada.
Şimdi niye burada? Çünkü özgürlük konusu. Değerli arkadaşlar,
parlamenter rejim de deseniz yani bugünki sistem, yarı başkanlık
modeli de deseniz Fransız modeli, başkanlık modeli deseniz Amerikan
modeli... Hepsinin özgürlükle ilgili bölümü hemen hemen aynı. Çünkü
insandır sonuç olarak, vereceğin haklar bellidir, ifade özgürlüğü,
yaşama hakkı, din ve vicdan özgürlüğü, sendikalaşma hakkı, siyasi
parti kurma hakkı, seçime gitme hakkı, vatandaşlık hakkı falan.
Bunlar normal özgürlükler zaten. Ama hükümet modeli ne olacak? Yani
davul kimin sırtında? Tokmak kimin elinde? Bakın tokmak da davul da
siyasetçinin sırtında olmadığı sürece bu ülkeye demokrasi
gelmez."
AMERİKA'DA TABLO NET
Seçilmemiş organların karar merciinde olduğu zaman, o ülkede
demokrasi olmayacağına dikkat çeken Kuzu, "Burda bir seçim oldu
komşuda. 6-7 tane parti koalisyona gidecek 4 mü olur? 5 mi olur?
Bilmem..." dedi. Fransa'da ki seçimlerde daha birinci günden kimin
kazandığının belli olduğunu belirten Kuzu sözlerine şöyle devam
etti: "Yarı başkanlık modeli, yüzde 51 alan geldi oraya oturdu.
Öteki de çekti gitti. Daha seçimin açıldığı gün bu memleketi kim
yönetecek 4 sene ya da 5 sene biliyorsun. Peki bizler... Yani
parlamenter modelinde bunu bilmiyorsun? Seçimden çıktın. Bakın
yüzde 10'luk baraj. Sene 1995... 6 tane parti yüzde 10'luk baraja
rağmen meclise gitti. Efendim, iki partili bir modele götürüyor.
Yani partinin çok olmasını bir avantaj falan görmeyin. Yani bir
memlekette ne kadar çok parti girmişse parlementoya, o kadar
demokrasimiz var. Böyle bir şey yok. Bu yanlış bir yaklaşım. Şimdi
bakın parlamento bu. Peki ne oluyor biliyor musun? Bu parlamento...
Şimdi gelelim başkana. Başkan direk halk tarafından iki turlu
seçimle yüzde 51'le seçiliyor. Başkan seçildi. O gün belli oldu.
Kim ise memleketin başkanı. Seçtik, ekibini de kurdu. Daha o gün
bitti. O gün hükümette 4 sene, düşme diye bir dert yok.
BAŞKAN VE PARLAMENTO BİRBİRİNE MUHTAÇ
Bu parlamento, bu başkanı düşüremez, 4 sene çalışacak. Hesap
verme meselelerini falan, millete verecek hesabını. Parlamento
burada çok güçlü. Çünkü kanun yapma yetkisine hükümet karışamıyor.
Bakın parlamentonun tam tersi. Bütün kanunu biz yapıyoruz burada ve
burada bütçe tamamen bizde. Yani bizim iznimiz olmadan başkan bir
kuruş harcayamaz. Mutlaka buradan geçerek gidecek. Dolayısıyla da
başkan parlamentoyla iyi geçinirse mesele yok, çalışır. Ama kötü
geçinirse katiyen icraat yapamaz. Yani sistemde kongre çok güçlü,
parlamento çok çok güçlü. Peki biz niçin o zaman hükümeti zayıf
olmasına rağmen savunuyoruz?
KOALİSYON YOK EKİBİN İCRAATI VAR
Süreklilik var da ondan. Koalisyon yok, bir ekibin icraatı var. Başkan geliyor 4+4, 8 sene, 5+5, 10 sene kalıyor. İcraatları yapıp çekip gidiyor. Amerika'da gördüğünüz gibi. Tablo bu... Net yani, sistem belli, sorumlu belli, yetkili belli, kimin yönettiği belli. Koalisyonda böyle olmuyor ki. Tam seçime gidiyor harcamaları kendi bölgesine yapıyor. Paraları, bakanlık sayıları artıyor. Biz mesela 23 tane bakanlığa indirdik. 36 bakanlık vardı hocam geldiğimizde. 36 bakanlık... Niçin 36 bakanlık? 4'lü koalisyon, bakanlık yetmedi, 1 bakanlığı 4'e 5'e bölüyorlar."