KKTC'den Çiçek'e çifte tepki
Abone olKKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve eski Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat Cemil Çiçek'in 'Küfrettiler para gönderdik' sözünü kınarken 'Düşman sevindi' dediler
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in, KKTC’de yapılan
mitingi değerlendirirken, “Cuma günü küfrettiler, pazartesi
gönderdiğimiz paradan 13. maaşlarını aldılar” demesine, KKTC’nin
iki cumhurbaşkanından da tepki geldi. Çiçek’in sözlerine
karşı KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, “Rum’ların elini
güçlendiriyor” derken, bir önceki Cumhurbaşkanı Mehmet Ali
Talat, “Bu sözler düşman sevindirdi” yanıtını
verdi. Eroğlu ve Talat'ın yanıtını Milliyet Gazetesi'inden Fikret
Bila köşesine taşıdı. İşte KKTC ile Türkiye arasında krize neden
olan olayların analizi ve iki liderin açıklamaları.
Eroğlu: “Rumun eli güçlendi”
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Başbakan Yardımcısı Cemil
Çiçek’in sözleriyle ilgili olarak şu değerlendirmeyi
yaptı:
“Bu tartışmalar keşke olmasaydı. Çok üzüldüm. Ben siyasi hayatım
boyunca Türkiye ile KKTC’nin ilişkilerinin güçlenmesi için
çalıştım. Cemil Çiçek Bey dostumdur. Birlikte çok çalıştık.
Kardeşim gibidir. Benim 6 gün sonra açıklama yapmamı eleştiriyor.
Ben Cumhurbaşkanı olarak önce KKTC hükümetinin açıklama yapmasını
bekledim. KKTC Başbakanı konuştuktan sonra ben de açıklama yaptım.
Amacım yangının üzerine körükle gitmemekti. Olay soğusun, tansiyon
düşsün diye bekledim. Sonra parti başkanlarını toplantıya çağırdım.
Karşılıklı beyanlar gerginliği artırıyor. Ben müzakere masasından
geliyorum. Bu açıklamalar Rum’u güçlendirdi. Rum tarafı bunları
kullanıyor. Benim elimi zayıflatıyor, Rum tarafının elini
güçlendiriyor. Rum tarafı Kıbrıs Türk’ü parçalanıyor, dağılıyor mu,
diye zevk alıyor. Bu mitingde o pankartları açanlar çok küçük bir
gruptur. Maalesef rencide edici pankartlar açmışlardır. Bu küçük
gruplara bakarak KKTC halkını suçlamak yanlıştır.”
“Kaldırılması söz konusu değil”
Eroğlu, KKTC çalışanlarına ödenen 13. maaşın kaldırılmasının
düşünülüp düşünülmediği yönündeki soruma şu karşılığı verdi:
“Para konusu incitici olmuştur. Çalışanları tedirgin etmeye gerek
yok. 13. maaşın -ki yıl sonunda verilir- ekonomiyi canlandırır,
çarşıyı hareketlendirir, diye bir gerekçesi vardır. Maaş konusu
tabii KKTC hükümetinin işidir. Ancak bildiğim kadarıyla hükümetin
gündeminde 13. maaşın kaldırılması diye bir konu yok. KKTC
Başbakanı Sayın İrsen Küçük bunu açıkladı. Kaldırılması söz konusu
değildir.”
Talat: “Düşman sevindi”
KKTC’nin bir önceki Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ise
Çiçek’in açıklamalarını şöyle değerlendirdi:
“Ne söyleyeyim? Çok üzüldüm. Kıbrıs Türk tarafı kaynıyor. Maaşla,
parayla ilgili sözleri çok incitici olmuştur. Küfredip sonra gidip
parayı aldılar, diyor. Böyle şey olur mu? Kıbrıs Türk’üne bu
yakıştırılır mı? O mitingde küfredenler -ki sayıları iki elin
parmaklarını geçmez- provokatörlerdir ve maaş alan insanlar
değildir. Bunlara bakarak bütün Türklere dönük bu tür sözler
söylemek çok yanlış, ağır ve incitici olmuştur. Mitingde o
pankartları açan provokatörler Türkiye’yi incitmeyi
hedeflemişlerdir, maalesef Ankara’dan yapılan açıklamalar da olayı
büyütmüş ve Türk tarafındaki vatandaşlarımızı da incitmiştir. Bu
sözler dostları üzen, düşmanı sevindiren sözler olmuştur. Beni Rum
tarafından da gazeteciler arıyor, ama konuşmuyorum. Çünkü niye
aradıklarını biliyorum.”
“Habur gibi oldu”
Talat, söz konusu mitingin provoke edildiğini belirterek şu
benzetmeyi yaptı:
“Bu mitingdeki provokatörler bu pankartları açarak, solganları
atarak Türkiye aleyhine olmayan mitingi bu hale çevirmişlerdir.
Tıpkı Habur olayında olduğu gibi. Habur’da da bazı provokatörler
ortaya çıktı ve olayın seyrini değiştirdi. Bu mitingde de yaşanan
aynı şeydir.”
“Türkiye katkısını belirlesin”
Talat, KKTC’nin bütçe açığı ve Türkiye’nin gönderdiği parayla
ilgili olarak da şöyle konuştu:
“Ben her zaman ekonomimizin güçlenmesini, kendine yeterli hale
gelmesini savunuyorum. Benim önerim şudur, bizler kendi
kaynaklarımızla, kendi paketimizi yaparız; Türkiye’de yapabileceği
katkıyı belirler, sadece yardımcı olan, destek olan bir ülke olarak
durur. Aslında olması gereken de budur. Bütçenin yönetimi hükümetin
işidir.”
13. maaş konusu
Talat, Çiçek’in, “13. maaşı alıyorlar, bütçe açıkları var, bakalım
tek kuruş fedakârlık yapacaklar mı?” sözlerine ise şu karşılığı
verdi:
“Bu yaklaşım, acaba Kıbrıs Türk’ünün hayat standardı düşürülmek mi
isteniyor sorusuna yol açtı. Oysa biz biliyoruz, Türkiye’nin böyle
bir amacı yok. Tam aksine gayreti var. Ama bu söz sarf edilince o
zaman akla acaba Türkiye’de Kıbrıs Türk’ünün hayat seviyesinin
düşmesini isteyen, bu gerginliğin devam etmesini isteyenler mi var,
sorusu gündeme geliyor.”
Neden konuşmadım?
Talat, Çiçek’in kendisine yönelttiği “neden tepki koymadı, açıklama
yapmadı” eleştirisine de şu yanıtı verdi:
“Olay olunca ben hemen Sayın Başbakan Tayyip Erdoğan’dan randevu
istedim. Ankara’ya gittim ve görüştüm. Sayın Erdoğan’la görüşmemde,
neden açıklama yapmadığımı anlattım. Gerekçelerimi biliyorlar. O
görüşmede Sayın Cemil Çiçek de vardı. O da neden konuşmadığımı
biliyor. Ben ateşe odun atmak istemedim. Gerekçelerimi bildiği
halde Sayın Çiçek’in benim adımı vererek neden konuşmadılar
demesini yadırgadım.”