Kızlar soyadlarından vazgeçmiyor
Abone olYapılan bir araştırmada, her 10 kız öğrenciden 9'u evlendikten sonra kendi soyadını kullanmak isterken, erkek ögrencilerden yüzde 61.7'si bu durumu kabul etmiyor.
Üniversite öğrencileri arasında yapılan bir araştırmada,
her 10 kız öğrenciden 9'unun evlendikten sonra kendi soyadını
kullanmak istediği, erkek öğrencilerin yüzde 61.7'sinin ise böyle
bir durumu kabullenemediği ortaya çıktı.
Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Aylanur
Ataklı,
Doç. Dr. Canan Yertutan ve Araştırma Görevlisi Sebahat Ekinci
Hacettepe Üniversitesi, Ankara Üniversitesi ve Gazi
Üniversitesi'nde
öğrenim gören öğrenciler arasında, ''Bir Grup Üniversite
Öğrencisinin
Çağdaş Kadın Üzerine Görüşleri'' konulu bir araştırma yaptı.
Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu Başkanlığı Aile ve Toplum
Dergisi'nde de yayınlanan araştırmada, her 10 öğrenciden 9'unun
kadınların çalışmasını onayladığı anlaşılırken, kızların yüzde
92.1'inin, erkeklerin ise yüzde 74.5'inin kadınların çalışmasının
evliliğe olumlu etki yapacağını düşündüğü saptandı. (Kadınlar hangi
durumlarda çalışmalıdır?) sorusuna ise kız öğrencilerin yüzde
81.3'ü 'her koşulda' yanıtını verirken, erkeklerde bu oranın yüzde
38.2'ye düştüğü belirlendi. Araştırmaya katılan erkek öğrencilerin
yüzde 19.6'sının 'ailenin ekonomik sıkıntısı varsa', yüzde
12.7'sinin 'anne oluncaya kadar', yüzde 8.8'inin ise 'eşi izin
verirse' kadının çalışmasına olumlu baktığı anlaşıldı.
KADINLARIN ERKEKTEN YÜKSEK KARİYERE SAHİP
OLMASI
Araştırmada, öğrencilerin büyük çoğunluğunun, kadınların
erkekten
yüksek kariyeri olmasının evliliği etkileyeceğini düşündüğünü
ortaya
çıkardı. Öğrencilerin yüzde 71'i böyle bir durumun evliliği
etkileyeceğini belirtirken, kız öğrencilerin yüzde 47'si erkeklerin
bundan hoşlanmayacağını, erkek öğrencilerin yüzde 32.3'ü ise böyle
bir
durumda kadınların kendisini erkekten üstün görebileceğini
söyledi.
SOYADIMI DEĞİŞTİRMEM
Her 10 kız öğrenciden 9'unun evlendikten sonra kendi
soyadınıkullanmak istediğinin belirlendiği araştırmada, erkek
öğrencilerin yüzde 61.7'si ise böyle bir durumu kabul etmediklerini
bildirdi.
Araştırmaya katılan öğrenciler kadın ve erkeklerde ideal
evlenme
yaşının büyük çoğunlukla 25-29 arası olması gerektiğini
düşünürken,
kız öğrencilerin yüzde 74.5'inin, erkek öğrencilerin de yüzde
60.7'sinin ailede ideal çocuk sayısının 2 olmasını istedikleri
belirlendi.
Araştırmada, (ne tür evlenme şeklini seçersiniz?) şeklindeki
soruya, kız öğrencilerin yüzde 75.4'ü, erkek öğrencilerin yüzde
59.8 ise ailesinin onayını alarak eşini kendisinin seçmek
istediğini belirtti. Ayrıca, öğrencilerin yaklaşık yüzde 60'ı
öğretmenlik mesleğinin kadınlar için en ideal olduğunu
bildirdi.
KADINLARIN EV İÇİ HAKLARI
Evlilikte kadınların ev içi hakları konusunda da saptamalarda
bulunulan araştırmada şu sonuçlara ulaşıldı:
-Kız öğrencilerin yüzde 95'i, erkeklerin yüzde 69.6'sı
kadınların
ev içi kararların tümünde söz sahibi olmaları gerektiği
görüşünü
benimsiyor.
-Kızların yüzde 53.9'u, erkeklerin yüzde 41.1'i eş bir nedenle
il
dışına çıktığında kadının kendi evlerinde kalmasının doğru
olacağı
görüşünü taşıyor.
-Eşlerin sorumluluk paylaşımı konusunda kızların yüzde 68.6'sı,
erkeklerin yüzde 44.1'i her işin ortak yapılmasından yana
olduklarını
belirtiyor.
-Kızların yüzde 99'u, erkeklerin yüzde 86.2'si kadınların
gerektiğinde boşanabileceği görüşünü paylaşıyor.
-Erkeklerin yüzde 81.3'ü, kızların yüzde 98'i kadına karşı asla
şiddet uygulanmamalı görüşünde birleşiyor.
-Kız öğrencilerin yüzde 47'si, erkek öğrencilerin yüzde 86.2'si
kadınların akşamları sıkça dışarı çıkmalarını doğru bulmuyor.
ÖNERİLER
Araştırmanın sonuç bölümünde, yeni bir nesil yetiştirecek olan
eğitimli Türk gençlerinin çağdaş kadın hakkında hem fikir
olmalarının, AB'ye girme hazırlığında olan Türkiye'yi olumlu
etkileyeceğine dikkat çekilirken, şu önerilerde bulunuldu:
''Kadın-erkek eşitliği, evde sorumluluk paylaşımı, erkek
çocuğunun
da ev işleri yapması gerektiği konuları insan ilişkileri dersi
içinde
ilk ve orta öğretimde verilmelidir. Kadına şiddeti,
kayınvalide-kayınpeder baskısını kınayan, halkın erkek çocuk
isteğini sağlıklı çocuk isteğine dönüştürebilen, kadının
evlendikten sonra kendi soyadını kullanmasının doğal karşılanması
gerektiğini vurgulayan televizyon programları hazırlanmalıdır.
Kadınların siyasal yaşamda etkin görev almaları
sağlanmalıdır.''