Kızı Abdülaziz'in öldürülüşünü anlattı
Abone ol1876’da odasında iki bileği kesilmiş bulunan Sultan Abdülaziz’in kızı Nazime Sultan’ın babasının ölümünü gördüğü ortaya çıktı.
Gördüklerini 1940’da Beyrutlu yazar Adil Sulh’a anlatan
Nazime Sultan, babasını iri yapılı 8 kişinin sarayda yakalayarak
usturayla bileklerini kestiğini söylemiş.
Yedikıta Kültür ve Tarih Dergisi bu ay piyasaya çıkan yeni sayısında tarihçi-yazar Ömer Faruk Yılmaz’ın bulduğu ve Türk basınında ilk kez yayınlanan bir belgeyle sır ölümün perde arkasını araladı. Vatan gazetesinden İlker Akgüngör Nazime Sultan'ın ifadelerini gündeme taşıdı.
NASIL ORTAYA ÇIKTI?
İddiaya göre Padişah Abdülaziz’in 3. eşi Hayran-ı Dil Sultan’dan
olan kızı Nazime Sultan bu cinayeti görmüş ve yaşadığı Beyrut’ta
bunu birine anlatmıştı. Babası öldürüldüğünde 10 yaşında olan
Nazime Sultan, 1924’te saltanat sürgüne gönderildiğinde ise
Beyrut’a yerleşti ve Damad Ali Halid Paşa ile evlendi. 1947’ye
kadar yaşayan Nazime Sultan Beyrut’un Cünye kasabasında 80
yaşındayken vefat etti. Nazime Sultan bu çok tartışılan ölümü
1940’da yakın dostları olan yazar Adil Sulh Bey’e bir sohbet
sırasında anlattı. Adil Sulh’un oğlu Munah Sulh babasının ölümünden
sonra babasının kütüphanesinde bulduğu bu bilgileri tarihçi yazar
Halid Ziyade ile yıllar sonra 1991’de El Hayat Gazetesi’nde
yayınladı ama bu bilgiler Türkiye’de kimseye ulaşmadı.
BABAMI SEKİZ KİŞİ ÖLDÜRDÜ
Ömer Faruk Yılmaz’ın bu bilgilere ulaşarak yazdığı makale Sultan
Abdülaziz’in ölümünden 135 yıl sonra yeni bir kanıtı gün yüzüne
çıkardı. Babasının öldürülüşüne tanık olan Nazime Sultan
gördüklerini şöyle anlatmış:
BABAM KÖTÜ NİYETLİ OLDUKLARINI ANLADI
“Bir gün babam sarayın salonlarından birinde oturuyordu.
Ben de hemen yanı başında idim. O zaman on yaşında idim. Birden
yanımıza pehlivan gibi sekiz adam girdi. Kuvvetli ve kötü niyetli
oldukları belli oluyordu. Babam onları görünce kötü niyetli
olduklarını anladı. Kurtulmaya çalışarak ayağa kalktı.
Adamlar ilerlemeye başladılar. Bir taraftan da babamdan gelecek bir
mukavemete karşı ihtiyatla hareket ediyorlardı. Babam büyük
cüsseli, sağlam bünyeli ve güçlü pehlivanlardandı.
MERDİVENİ KALDIRMIŞLAR
Birkaç oyuna getirme teşebbüsünden sonra babam adamlardan uzaklaşarak sarayın bir üst katına çıkaran seyyar merdivenin olduğu yere ulaşmayı başardı. Ancak oraya varınca şaşırdı kaldı. Çünkü merdiven yerinde yoktu. İhtiyat olsun diye komplocular onu kaldırmışlardı. Sonra durdu ve yüksek bir sesle haykırdı: ‘Burada merdiven vardı. Kim aldı?’ Bu soruyu tekrar tekrar sordu. Telaşla sarayın salonlarında dolaşmaya başladı. Adamlar da arkasından onu takip ediyorlardı. Gördüğüm bu sahne beni korkuttu.
SIRT ÜSTÜ YERE YATIRDILAR
Kapılardan birinin örtüsünü kendime siper ederek olup biteni izlemeye başladım. Nihayet adamlar babamın şiddetli mukavemetinden sonra onu bir köşede sıkıştırarak ele geçirdiler. Sonra sırt üstü yere yatırdılar. İkisi sağ koluna, ikisi sol koluna, ikisi sağ ayağına, ikisi sol ayağına oturdular. İçlerinden biri bir ustura ile iki elinin atardamarlarını kesti. Çok kan kaybedinceye kadar üzerinden inmediler. Babam bu hal üzere ruhunu teslim etti. Sonra onu pencerelerden birinin perdesine sardılar. Girişte olan karakola götürdüler. Mithat Paşa da orada idi. Babama karşı niyetlerinin kötü olduğu baştan belli idi. Zira babam hal’ edildikten sonra münadileri mahallelere gönderip ‘Sultan Abdülaziz öldü. Sultan Murad onun yerine geçti’ diye nida ettirdiler.”
ABDÜLAZİZ KİMDİR?
32. Osmanlı padişahı ve 111. İslam halifesi olan Abdülaziz II.
Mahmut ve Pertevniyal Sultan’ın çocuğu, Abdülmecid’in kardeşidir.
Abdülaziz 25 Haziran 1861 tarihinde kardeşinin ölümü üzerine, 31
yaşındayken tahta geçti. 15 yıl tahtta kalan Sultan Abdülaziz,
Osmanlı donanması ve ordusunun modernizasyonu, Osmanlı Bankası’nın
açılması, sayıştay ve danıştay benzeri kurumlar ile itfaiye
kurulması gibi önemli işlere imza attı. Yavuz Sultan Selim’den
sonra Mısır’ı ve Avrupa’yı ziyaret eden ilk ve tek Osmanlı Padişahı
olan Abdülaziz, 1867’de Napolyon’un daveti üzerine Paris’te açılan
bir sergiye katıldı ve İngiltere, Belçika, Almanya,
Avusturya-Macaristan’a giderek temaslarda bulundu. Bundan 4
yıl önce Topkapı Sarayı Müzesi’nin deposunda annesi Pertevniyal
Sultan’ın sakladığı Abdülaziz öldürüldüğünde üstünde olan kanlı
elbiseler ortaya çıkmıştı.