Kız kaçırma kavgası kanlı bitti!

Nişanlı bir kızın kaçırılması nedeniyle çıktığı iddia edilen kavgada, 3 kişi yaralandı

Edinilen bilgiye göre, Adıyaman merkez Kayalık Mahallesi'nde oturan S.A. (24), Kahta ilçesinde nişanlı olan E.B'yi (20) kaçırdı. Olayı öğrenen kızın ailesi ve yakınları, evine gittikleri S.A'yı linç etmek istedi. İki gencin yakınlarının da karıştığı kavgada, S.A'nın burnu kırıldı, 2 kişi de çeşitli yerlerinden darp sonucu yaralandı.

Kavgayı dağıtan polis S.A'yı linç edilmekten kurtarırken, genç kızın yakınları olduğu bildirilen Ö.D. ve F.Y'yi de gözaltına aldı.

Olayın ardından ifadeleri alınan S.A. ve E.B'nin evlenmek istediklerini söyledikleri öğrenildi.

E.B, olay sonrasında sığınma evine, S.A. ise tedavisinin ardından akrabalarının yanına yerleştirildi.

SULTANGAZİ'DE GÖRÜLMEMİŞ VAHŞET!

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

İstanbul’da iki gün önce ortadan kaybolan 9 yaşındaki Fırat Sezer’in üvey anne ve anneannesi tarafından bıçakla öldürüldüğü ve cesedinin parçalandığı ortaya çıktı. İki kadın, ceset parçalarını bebek arabasıyla sokak sokak dağıtırken yakalandı.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ

FIRAT, Sultangazi’de babası Necmi Sezer (33), Gürcistanlı üvey annesi Ekatarina Ochidrel (30) ile yaşıyordu. Amcası Kemal Sezer’le birlikte pide salonu işleten babası Necmi Sezer daha önce iki kadınla nikâhsız yaşadı. 9 yaşındaki Fırat ilk birlikteliğinden oldu. Nüfus cüzdanı çıkarılmadığı için okula gidemeyen Fırat, babasının yanında çalışıyordu. Babasının ikinci birlikteliğinden 4 yaşında Helin, yine nikâhsız yaşadığı Ekatarina Ochidrel’den 3 aylık Talha olmak üzere iki kardeşi vardı Fırat’ın. Sultançiftliği Mahallesi, 180. Sokak, 20 numaralı apartmanın giriş katında oturan Fırat, komşularının iddiasına göre, babasından, üvey annesinden ve üvey anneannesi İula Ochidrel’den (66) sürekli dayak yiyordu. İçine kapanık bir çocuktu. Fırat iki gün önce ortadan kayboldu. Babası önceki gün polis merkezine giderek kayıp başvurusu yaptı.

PARÇALAYIP SOKAKLARA SAÇTILAR
Alt kat komşuları Nuray Sucu, dün sabah İula Ochidrel’i apartmanın arka bahçesine kırmızı renkli bir sıvı dökerken gördü. Ne olduğunu sorduğunda yaşlı kadından “Boya” yanıtını aldı. Daha sonra karşı komşuları Şuayip Yiğit, kıyafet değiştiren Gürcü anne ve kızını bir bebek arabasıyla evden çıkarken gördü. İki kadın ilk olarak evlerine 1 kilometre uzaklıktaki İsmetpaşa Mahallesi, 140. Sokak’ta bir ağacın dibine Fırat’ın kanlı elbiselerini poşet içerisinde bıraktı. Sokak sakinlerinden biri kadınlardan şüphelenip poşeti açtı. İçinde kanlı elbiseleri görünce durumu polise bildirdi. İki kadın bu sırada Fırat’ın kollarından birini poşet içerisinde 91. Sokak’taki ilköğretim okulunun duvarının dibine bıraktı. Kadınlar daha sonra 119. Sokak’taki çöp yığınlarının arasına Fırat’ın bir çuval içerisindeki başını ve diğer kolunu, 137. Sokak’a ise gövdesi ve iki bacağını attı. İhbar üzerine harekete geçen polis ekipleri bu sırada iki kadını gördü. İula Ochidrel gözaltına alındı. Ekip otosunu görünce kaçan Ekatarina da kısa süre sonra yakalandı. Polis daha sonra Fırat’ın babası Necmi Sezer’i de gözaltına aldı.

ANNE-KIZ SALONDA ÖLDÜRMÜŞ

Polis, Fırat Sezer’in evinde incelemelerde bulundu. Evdeki kan izleri itinayla temizlenmişti. İki kadın evdeki tüm halıları da yıkamıştı. Özel cihazlarla yapılan çalışmada, salonun kan içinde olduğu tespit edildi. Cinayet salonda işlenmiş ve Fırat aynı yerde parçalara ayrılmıştı. Bir polis yetkilisi, cinayetin işlendiği bıçakla cesedin parçalandığını, cesede bakınca, şüphelilerin bazı parçaları vücuttan ayırmak için büyük uğraş verdiğinin anlaşıldığını söyledi. 

YÜZÜ MOR GEZERDİ

Komşuları Hacer Teyfur, Fırat’ın yaşadıklarını şöyle anlattı: “Çocuğu okula göndermiyorlardı. Nedenini sordum; ‘Kimliği yok’ dediler. Muhtarla konuştum. Fırat’ı okula kaydettirmesini istedim. Oğlum da Fırat’a bir elbise almıştı. O gece Fırat’ı dövmüşler ve elbiseyi geri getirdiler. Çocuğu her gördüğümüzde yüzü gözü morluk içindeydi. Hep öyle geziyordu. Sokakta görseniz kimsesiz derdiniz.”

"ANNEM ÖLDÜRDÜ"

Ecataranina Ochkhikide olay gününü anlatırken, "Olay günü annem sabah 07.00'de kalktı. Ben de 09.00'da kalktım. Kalkınca çocuğumu bakması için anneme verdim. Bu sırada Fırat uyandı. Banyoya girdikten sonra elbiselerini giydi. Ona eski ve pis elbiselerle dışarı çıkmamasını söyledim. O da bana karışmamam gerektiğini söyledi. Tartışmanın ardından yarı çıplak vaziyette dışarı çıkmaya çalıştı. Ben yine izin vermeyince mutfaktan bıçağı aldı. Annemin üzerine yürüdü. Ben çocuğumu alarak dışarı çıktım. 45 dakika sonra geri döndüğümde bebek arabası kapıdaydı. İçinde ceset olduğunu anladım. Annem bana evi temizlememi söyleyerek evden ayrıldı" dedi.

"ÖNCE ÇEKİÇLE VURDUM ÖLMEYİNCE BIÇAKLADIM"

Öte yandan anneanne Viyola Ochkhikide poliste verdiği ifadesinde cinayeti işlediğini kabul ederken, "Türkiye’ye ilk defa kızımı ziyarete 2007 yılında geldim. Daha sonra Gürcistan’daki evimi satarak kızımla damadımın oturması için onlara bir ev aldım. Babasının şımartması yüzünden Fırat kontrol edilmez bir hal almıştı. Bizi hiç dinlemiyordu. Onu dışarı bırakmadığımızda cama çıkarak çığlık atıyordu. Olay günü elinde bıçakla üzerimize yürüyerek evdeki diğer çocukları keseceğini söyledi. Daha öncede böyle tehditleri vardı ancak hiç bıçak çekmemişti. Çocuklara bir şey olacak diye hemen fırladım. Sonra bıçağı bırakıp yatağına yattı. Kendi kendime sen beni öldüreceğine ben seni öldüreyim diyerek mutfağa gittim. Mutfaktan çekiçi alarak yatağında yatan Fırat’ın başına vurmaya başladım. Ağzından burnundan kan gelmeye başladı. Onu kucaklayarak banyoya götürdüm. Ölmediğini anlayınca birkaç kez bıçakladım. Daha sonra cesedi parçalara ayırarak bebek arabasına yerleştirdim. Kızıma evi temizlemesini söyleyerek parçaları çöpe atmak üzere evden ayrıldım" diye ifade verdi.

EŞİ BAŞKASI İLE İLİŞKİYE GİRİNCE...

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

SAMSUN'da 46 yaşındaki Hüseyin Köksal, 1.5 yıldır ayrı yaşadığı ve aralarındaki boşanma davası devam eden eşi 42 yaşındaki Asuman Köksal'ı, boğazını ekmek bıçağıyla keserek öldürdü. Polise teslim olan Hüseyin Köksal, "İlişkiye girdik. Bana 'Benim başkasıyla yattığımı biliyorsun hem de benimle birlikte oluyorsun. Sen ne şerefsiz adamsın' deyince kendimi kaybettim" dedi.

Olay bugün merkez Canik İlçesi Yeşilova Mahallesi TOKİ binalarında meydana geldi. İddiaya göre lokantacılık yapan 4 çocuk babası Hüseyin Köksal, şiddetli geçimsizlik nedeniyle 20 yıllık eşi Asuman Köksal ile 1.5 yıl önce ayrı yaşamaya başladı. Bir süre sonra da Asuman Köksal, boşanma davası açtı.

Eşinden boşanmak istemeyen Hüseyin Köksal, bugün öğlen saatlerinde, boşanma davaları süren eşi Asuman Köksal'ın evine gitti. İddiaya göre bir süre sohbet eden çift cinsel ilişkiye girdi. Sonra çıkan tartışmada sinirlenen Hüseyin Köksal, eşi Asuman Köksal'ın boğazını ekmek bıçağıyla keserek öldürdü. Hüseyin Köksal, daha sonra polise teslim oldu.

Gözaltına alınan Hüseyin Köksal'ın, polise verdiği ifadesinde, "Asuman'ın evine gittim. Bir süre sohbet ettikten sonra cinsel ilişkiye girdik. İlişki sonrası bana, 'Benim başkasıyla yattığımı biliyorsun hem de benimle birlikte oluyorsun. Sen ne şerefsiz adamsın' dedi. Bu sözler üzerine kendimi kaybettim. Mutfaktan aldığım bıçakla boğazını keserek öldürdüm" dediği öğrenildi. Hüseyin Köksal, sorgusunun tamamlanmasının ardından Adliye'ye sevek edilecek.

TARTIŞMA ÖLÜM GETİRDİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

Esenler’de bir kişi, tartıştığı şahıslar tarafından kurşunlanarak öldürüldü.

Olay, Atışalanı Turgutreis Mahallesi Karaosmanoğlu Caddesi üzerinde, saat 03.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 33 yaşındaki Hakan Avan, kiralık bir otomobille geldikleri ileri sürülen 4 kişi ile cadde ortasında tartıştı.

Nedeni henüz bilinmeyen tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonrası, saldırganlardan biri tabancasını çekerek Hakan Avan'a doğru ateş etti. Başına ve vücuduna birer kurşun isabet eden Hakan Avan, kanlar içinde yere yığıldı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Avan'ın öldüğünü belirledi. Olay yeri inceleme ekipleri, yerde 4 adet boş kovan buldu. Polis, görgü tanıklarının ifadesine başvururken, kiralık otomobille kaçan 4 kişiyi yakalamak için çevrede güvenlik kamera görüntülerini de incelemeye aldı. Hakan Avan'ın cesedi yapılan incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu'na götürüldü.

METROBÜS KÖPRÜSÜNDEN DÜŞEN KADIN BÖYLE CAN VERDİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

Yenibosna Metrobüs köprüsünden düşen 60 yaşındaki kadın hayatını kaybetti. Eşini ayakkabılarından tanıyan acılı koca cesedin başında fenalaştı. Durakta bekleyen görgü tanıklarının ifadelerine başvuran polis intihar şüphesi üzerinde de duruyor.

Bahçelievler, Yenibosna Metrobüs köprüsünden düşen 60 yaşındaki kadın hayatını kaybetti. İddiaya göre saat 16:00 sıralarında 60 yaşındaki Leman Özdemir henüz belirlenemeyen bir nedenle metrobüs köprüsünden aşağıya düştü. D-100 karayolu Avcılar istikametine seyir halinde olan araçlar düşen kadına çarpmamak için büyük çaba sarf etti. Kanlar içerisindeki Özdemir'i gören sürücüler durumu hemen polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Özdemir olay yerine gelen sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı.

ŞIRNAK'TA TECAVÜZ ZANLILARI TUTUKLANDI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

4 zanlıyı linç etmek için bekleyen kalabalığa polis müdahale etti

Şırnak'ın Silopi ilçesinde küçük yaştaki çocuklara tecavüz iddiası ile mahkemeye çıkartılan 4 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. Tecavüz zanlılarını linç etmek için bekleyen vatandaşlar ile polisler tartışma çıktı. Kalabalığı dağıtmak için gaz bombası ve biber gazı kullanan polise taşlama yapılınca ortalık savaş alanına döndü. Şehir merkezinde bulunan olayda çok sayıda vatandaş ve esnaf biber gazından etkilendi. Polisin biber gazı ile dağıttığı grup daha sonra tecavüz zanlılarının işyerlerine saldırdılar.

Silopi'de aralarında işadamı ve esnaf olan yaşları 25 ile 34 arasında değişen, H.K., R.Ö., F.G. ve R.T., iddiaya göre ilçede önce 14 yaşındaki bir erkek çocuğa cinsel istismarda bulunarak bunu cep telefonu kamerasıyla kaydetti. Çocuğun durumu anlatması halinde görüntüleri internetten yayınlamakla tehdit eden şüpheliler, defalarca cinsel istismarda bulundukları mağdurun bir arkadaşını daha getirmesini istedi. Tehditler üzerine bu kez mağdur çocuğun beraberinde getirdiği arkadaşı da aynı kişiler tarafından cinsel tacize uğradı.
Şüphelilerin defalarca cinsel tacizine uğrayan çocuklardan biri, rahatsızlanınca ailesi tarafından hastaneye götürüldü. Hastanede yapılan muayenede çocuğun tecavüze uğradığı belirlendi. Doktorların da devreye girmesiyle ailesi durumu polisi bildirdi. Polis, çocuğun ifadesi üzerine ilçede gizli bir operasyon yaparak, işadamı ve esnaf olan H.K., R.Ö., F.G. ve R.T'yi gözaltına aldı. Gözaltına alınan şahıslar küçük yaştaki çocuklara fiili livata iddiası ile mahkemeye çıkartıldı. Tutuklanan zanlılarının sağlık kontrolleri güvenlik dolayısı ile adliye binasına yapıldı. Tecavüz zanlıları geniş güvenlik önlemleri altında Silopi cezaevine gönderildi.
Mahkemenin devam ettiği sırada tecavüz zanlılarını linç etmek isteyen grup sloganlar atarak şahısların kendilerine verilmesini istedi. Polisin uyarılarına rağmen dağılmayan gruba müdahale yapıldı. Polisin biber gazına vatandaşlar taşlar ile karşılık verince ortalık savaş alanına döndü.

Polisin gaz bombası ile dağılan kalabalık daha sonra tekrar toplanarak tecavüz sanıklarına ait işyerlerine saldırmaya başladılar. İşyerlerini camlarının indiren vatandaşlar daha sonra işyerlerini ateşe vermeye başladılar. İpekyolu'nu trafiğe kapatan kalabalığa polisler gaz bombası ve biber gazı ile müdahalede bulundular. Çıkan olaylarda zanlılara ait berber dükkanı ile bira satışı yapan tekel bayisi öfkeli kalabalık tarafından ateşe verildi.
Öte yandan Silopi ilçe Emniyet Müdürlüğü tarafından başlatılan operasyonların devam edeceği bildirildi.

ONUN KALBİ BAŞKA ERKEKTE ATACAK!

HABERİ DİĞER SAYFADA...

[PAGE]

Ayrılmak istediği kocası tarafından kurşunlanarak öldürülen Meryem Yılmaz'ın kalbi başka bir erkeğe nakledildi

Ayrılmak istediği eşi tarafından tabancayla vurularak öldürülen Meryem Yılmaz'ın bağışlanan kalbi, Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde gerçekleştirilen ameliyatla Mehmet Köşker'e nakledildi.

İskenderun Devlet Hastanesi yoğun bakım servisinde tedavi görürken 23 Mart'ta beyin ölümü gerçekleşen Meryem Yılmaz'ın (22) organları, ailesi tarafından bağışlandı.

Bağışlanan kalbin, nakil için sıra bekleyen ve Kahramanmaraş'ta yaşayan Mehmet Köşker'e takılmasına karar verildi. Köşker, acil olarak Kahramanmaraş'tan Gaziantep'e çağrıldı.

Meryem Yılmaz'ın bağışlanan kalbi de Gaziantep Üniversitesi Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı'ndan bir ekip tarafından operasyonla alınarak, kara yoluyla Gaziantep'e getirildi.