Kıyı katillerine af
Abone olHükümet, kıyıları yatırımcıların insafına bırakıyor. Bakanlık tasarıyı Meclis'e getirmeye hazırlanıyor.
Bayındırlık Bakanlığı, tüm kıyıları yatırımcılara teslim ederek
yapılaşmaya açacak, Maliye Bakanlığı’nı tek yetkili kılacak, hatta
kıyılarda imar affı getirecek düzenlemeler içeren bir yasa yasa
tasarısı taslağı hazırladı.
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, kıyıları, halkın kullanımına
kapatarak tamamıyla yapılaşmaya teslim edecek, hatta imar affı da
içeren bir yasa hazırlığı içinde olduğu öğrenildi. Kıyı Yasasında
Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı Taslağına tepki gösteren
TBMM Bayındırlık Komisyonu Üyesi, CHP İzmir Milletvekili Erdal
Karademir, Anayasa ve diğer yasalara aykırı olan bu çalışmaya karşı
herkesi tepki göstermeye davet etti.
YATIRIMCI İMAR PLANINI TEKLİF EDECEK
Kıyı
Yasası’na "yatırımcı" ve "fizibilite raporu" gibi yeni kavramlar
getiren taslakla, tüm kıyılar yerli ve yabancı yatırımcıların
hazırlayacağı fizibilite raporları doğrultusunda Bayındırlık
Bakanlığı aracılığıyla betonlaşmaya ve yağmaya açık alanlar haline
getirilebilecek. Taslakla, Kıyı Yasası’nın 6, 7 ve 8’nci
maddelerinin değiştirilerek, yeni ek maddeler getirilmesi
öneriliyor. Kıyılarda köprü, karayolu, demiryolu, hava meydanı,
terminal, gar, lokanta, çay bahçesi, sergi üniteleri ve idare
binaları yapılmasını sağlayacak taslakta, "yatırımcının, mevzuata
uygun olarak, fizibilite raporu ile birlikte imar planı teklifi
hazırlaması" olanağı da getiriliyor. Harita mühendisi olduğu için
uzman olarak konuyu da değerlendiren CHP’li Karademir,
"Kıyılarımız, yatırımcıya teslim edilmekte ve kıyıların yapılaşmaya
açılmasına sınırsız ve sonu belirsiz biçimde olanak sağlanmaktadır"
dedi.
"SAHİL ŞERİDİNDE YAPILAŞMA"
"Sahil Şeridinde
Planlama ve Yapılaşma" başlık olarak yasaya sokulmak istenirken,
yukarıda belirtilen söz konusu yapı ve tesislerle "bütünleşen ve
devamı olan yapı tesisler" ile günübirlik turizm yapı ve tesislerin
yapılabilmesi olanaklı hale gelecek.
İZİN MALİYE BAKANLIĞI’NDAN
Taslakla,
bakanlıkça onaylanan uygulama imar planına göre "kıyı, su alanı ve
doldurma yoluyla kazanılan araziler üzerinde yapı ve tesislerin
yapılabilmesi" Maliye Bakanlığı’ndan alınacak izne bağlanmak
isteniyor. Kıyıda yapılacak ve tesislerin özel mülkiyete konu
arazilere rastlaması durumunda ise buraların kamulaştırma bedelleri
yatırımcı tarafından karşılanacak.
KIYIDA İMAR AFFI
Karademir, taslakta yer alan
"... yapılmış yapı ve tesislerin bulunduğu alanlarda sahil şeridi,
kısmen veya tamamen yapılaşma durumu dikkate alınarak belirlenir"
ibaresini de "Yapılaşma olanağı bulunmayan sahil şeritlerinde planı
olmayan bir yapının mevzuata uygunluğu konu edilemeyeceğine göre bu
hüküm ile plansız, ruhsatsız, kaçak yapılar bu madde ile affa
uğratılacaktır" şeklinde yorumlandı. Ayrıca taslakla, yasanın
Geçici 1. Maddesinde de "... Ancak imar planı bulunmamakla birlikte
mevzuata uygun yapılmış yapı ve tesislerin bulunduğu alanlarda bu
yapı ve tesislerin cephe hatlarını birleştiren doğrusal çizgi sahil
şeridi sınırı kabul edilerek imar planları hazırlanır. Gerekiyorsa
mevcut imar planları bu madde hükmüne göre revize edilir ..."
şeklinde değişiklik yapılması isteniyor. Böylece, sahil şeridi
sınırı, yapı ve tesislerin cephe hatlarına çekilerek, kıyıda, plana
aykırı yapılmış yapı ve tesislere imar affı getirilecek.
CHP İzmir Milletvekili Erdal Karademir, dünyanın en uzun ve en
güzel kıyılarına sahip olan Türkiye’de kıyıların, Medeni Yasa’da
sahipsiz mallar arasında sayıldığını, özel mülkiyete girmesinin
mümkün olmadığını, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler
arasında bulunduğunu ifade etti. Karademir, "Anayasaya göre,
kıyılar herkesin eşit ve özgür olarak ortaklaşa yararlanmasına
açıktır. Oysa taslakla getirilen düzenleme, kıyılarda halkın
yararlanmasını ve kamu ve toplum yararına kullanma ilkelerini
sınırlamaktadır. Bu düzenleme, Anayasaya aykırı olarak ülkemizin
kıyılarını ve doğal kaynaklarını, toplum ve kamu yararı dışında
kullanıma açmayı hedeflemektedir. Böylece, kıyılarımıza ve sahil
şeritlerine doğal servet ve kaynak niteliği kazandıran özelliklerin
yitirilmesine yol açılmakla kalınmayacak, ayrıca kıyılarımız,
devlet eliyle talan edilecektir" dedi.
100 METRE UYARISI
Mülkiyete dair kazanılmış
hak ilkelerinin, kıyılarda geçerli kabul edilmediğini kaydeden
Karademir, "Kıyılar, kıyı kenar çizgisinden itibaren ilk 100 metre
içinde yapılaşma amaçlı herhangi bir imara da kapalı bulunmaktadır.
Dolayısıyla, kıyılarımızda, hiçbir karşılık ödemeksizin herkesin
ortaklaşa yararlanma hakkı vardır. Kıyıların devamı niteliğindeki
sahil şeritlerinin kullanımında da kamu yararı gözetilmesi
gerekmektedir. Sahil şeritlerinin derinliğinin saptanmasında, kamu
yararını gözetecek ve kamunun yararlanmasına olanak sağlayacak,
çağın anlayışına uygun makul ve geçerli bir ölçüyü Anayasa
öngörmektedir" dedi.
Başbakan Erdoğan’ın "Ben ülkeyi satmakla yükümlüyüm" sözlerini de
anımsatan Karademir, "Bu doğrultuda, AKP iktidarı tarafından
gündeme getirilen yasa tasarısı taslağı ile iktidarın ülkeyi
yağmalama düşüncesinden vazgeçmediği ve her alanda buna yönelik
düzenlemelerin peşinde olduğu görülmektedir. Kıyılarımızda da
oynanmaya çalışılan senaryo yağma ve talandır ve buna herkesin
tepki göstererek dur demesi gerekmektedir" dedi.
Hürriyet