Besteleriyle tüm Türkiye'nin gönlünde taht kuran 'Kıvırcık Ali' lakaplı Ali Özütemiz, 11 Ocak 2011 tarihinde geçirdiği bir trafik kazasıyla hayata gözlerini yummuştu. Türkiye'yi yasa boğan bu ölümden yaklaşık 8 yıl sonra Kıvırcık Ali'nin çocukları Eren ve Ecemsu, Kanal D'deki 'Müge ve Gülşen'le 2. Sayfa' programına konuk olarak yaşadıkları o acı günleri ilk kez anlattılar. Ölüm haberini askerdeyken alan Eren Özütemiz, hala babasının yokluğuna alışamadığını dile getirerek şunları dile getirdi; "Babamdan sonra hep bir yanımız eksik. İnsanların babamı tanıması, her gördüklerinde bize 'Kıvırcık Ali'nin çocukları demeleri her gün yaşadığımız bir sınav. Ben alıştığımı düşünüyorum ama kapıdan dışarı çıktığımda bir baba-oğul görsem psikolojim bozuluyor. 80 yaşında bir babayı kaybetmek ile 40 yaşında bir babayı kaybetmek farklı...Askerdeydim, benim yanıma geliyordu. Akşam da birlikte kız kardeşimi okuldan alacaktık.O sabah, asker arkadaşlarım beni televizyonun olduğu yere indirmediler. 'Hadi bize saz çal' diyorlar sürekli... O sırada Mustafa Özarslan, Nurettin Reçber ve bir kaç isim daha vardı... 'İstanbul'a gidiyoruz' dediler...Nizamiyeden çıkana kadar haberim yoktu. Ta ki, babamı tanıyan bir komutan 'Başımız sağ olsun evladım' diyene kadar... İçime doğmuştu. Çünkü benim babam kolu kırılsa, bacağı kırılsa gelirdi. Acı çekip konsere çıkmış bir adam... Kimse beni bacağı kırıldı diye İstanbul'a götürmez...Yolda bir mola yerinde durduk, televizyonda gördüm. Babam kaza anında Hakk'a yürümüş. 7 takla atmış araç. Oradan çıkma şansı yok." Ecemsu ise o günü şöyle anlattı: "Ben evde bir koşuşturmaya uyandım. Dedeme bir şey oldu sandım. Anneme sordum, 'korkma baban trafik kazası geçirmiş' dedi. Ben mesajla öğrendim. 'Başımız sağ olsun' diye bir mesajdı. O andan sonra telefon bir yerde, ben bir yerde. sonra gözümü babamın başında açtım. 15 yaşındaydım ben babamı kaybettiğimde. Abime göre, daha farklı yaşadım bu kaybı.Kıvırcık Ali (Ali Özütemiz) Kimdir? 1968 yılında dünyaya gelen Kıvırcık Ali, Aşık Ali adlı bir halk ozanının oğludur. Tokat'ın Turhal ilçesinin Erenli köyünde doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra okumadı. 1983 yılında İstanbul'a geldi ve saz yapım atölyesinde çalışmaya başladı. Bu sırada katıldığı bir ses yarışmasında aşıklama dalında birinci oldu. Bir yandan konfeksiyon atölyesinde çalışırken, solfej dersleri alarak ve düğünlerde saz çalarak müzikle ilgisini sürdürdü. 1992 yılında Aşık Nuri Yücel'in Hapishane Ranzaları 2 isimli albümüne bağlamasıyla katılarak ilk profesyonel stüdyo çalışmasına başlamış oldu. 1994-1998 yılları arasında yaptığı albümler piyasaya sürülmedi fakat bu sürede başta Aşık Nuri Yücel olmak üzere birçok sanatçının albümünde sanat yönetmenliği yaptı. 1995'te iki arkadaşı ile birlikte Grup Turnalar'ı kurdular ve Türkülerden Türkülere Yol Eyledik ve Türküler Kimliğimiz adlı iki albüm çıkarttılar. 1999'da ilk solo albümü Gül tükendi ben tükendim'i hazırladı ve aynı sene İber Müzik etiketiyle piyasaya sürüldü. Türkiye'de ve Almanya'da çok sayıda konser verdi, televizyon programlarına katıldı. Bestelerini birçok sanatçı seslendirdi. "Kıvırcık Ali" olarak bilinen sanatçı 11 Ocak 2011 tarihinde saat 5.30'da kendi aracıyla geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. İstanbul, Hadımköy'deki Gülbahçe Mezarlığı'nda toprağa verildi.