Kırmızı Fularlı kızın Kandil'deki görüntüsü çıktı
Abone olGezi eylemlerine katıldığı için 98 yıl hapisle yargılanan ve PKK'ya katılarak gündem olan Ayşe Deniz Karacagil Sterk tv'ye konuştu. Neden dağa çıktığını anlattı...
İNTERNETHABER.COM
Gezi eylemleri sırasında 'kırmızı fularlı kız'
olarak bilinen ve 98 yıl hapis cezasıyla yargılandıktan sonra
PKK'ya katılarak dağa çıkan Ayşe Deniz
Karacagil Sterk tv'ye konuştu. Dağda "Destan
Yörük" kod adını kullanan Ayşe Deniz PKK
kampından ilk yayınlanan görüntülerde neden dağa çıktığını
anlattı.
PKK'YA NEDEN KATILDI? GENÇLERE NE MESAJ VERDİ?
Arayışının Gezi eylemleriyle derinleştiğini vurgulayan Ayşe
Deniz "Sistemin dayattığı bir yaşam çizelgesi var. Oku iş
sahibi ol, evlen, mülkiyet edin... Bunu sorgulamaya
başladım." dedi. Gençliğe seslenen Ayşe Deniz
"Bütün gençliğe şunu diyebilirim ki duymadığınız o sesleri
duymaya çalışın. Duymanızı istemeyenler var. Kulaklarınızın önüne
dikilen duvarları yıkın." dedi.
Kürt sorununa ezberlerle bakılamayacağını vurgulayan Ayşe Deniz
"Doğuda bir şeyler oluyor diye söylenir hep ama gelip
bakmıyoruz." dediği açıklamasında "Siyaset dili
hep lafta kalıyor. Ben bunu pratiğe dökmek istedim. Teori olmadan
pratik pratik olamdan teori olmaz. Ben bunu gerçekleştirmek
istedim." dedi.
GEZİ'DE BİR İSYAN YAŞANDI BEN DE DAHİL OLDUM
Aileden gelen bir Yörüklük var. Sistemin dayattığı bir yaşam
çizelgesi var. Oku iş sahibi ol, evlen, mülkiyet edin... Bunu
sorgulamaya başladım. Bu sistemin içinde nerede yer alacaktım? Özüm
nerede? Taksim ve Gezi sürecinde çoğu insan bu soruları sordu.
Sorunların hak taleplerinin yankılandığı bir isyan yaşandı. Ben de
bu isyana bu sorularla dahil oldum.
Asıl şey kırmızı fular değildi. Sosyalizmin simgesi kırmızı fular değildi. Devletin üstümüze attığı yafta bununla sınırlı değildi. Devletin devrimcileriden ve halkların taleplerinden korktuğu anlamına geliyordu.
SİYASET DİLİ LAFTA KALIYOR BEN PRATİĞE DÖKMEK İSTEDİM
Doğuda bir şeyler oluyor diye söylenir hep ama gelip bakmıyoruz. Siyaset dili hep lafta kalıyor. Ben bunu pratiğe dökmek istedim. Teori olmadan pratik, pratik olmadan teori olmaz. Ben bunu gerçekleştirmek istedim. Bu derenin akışını, kuşları, buradaki bütün canlıları, buradaki yoldaşların oluşturduğu enerjiyi duyabilmek bende de bir öze ulaşmaya yardımcı oluyor. İnsanlar artık insanlık kavramına ulaşabilmeli.
GENÇLER DUYAMADIKLARI O SESLERİ DUYMAYA ÇALIŞSIN
Bütün gençliğe şunu diyebilirim ki duymadığınız o sesleri
duymaya çalışın. Duymanızı istemeyenler var. Kulaklarınızın önüne
dikilen duvarları yıkın. O sese ulaştığınızda o sese se
katabilmeliyiz. O zaman insanlığın konuşulduğı bir dünyanın
kurulabileceğine inanıyorum. Bu sadece insanlık savaşı değil. Tüm
dünyanın evrenin bir varoluş arayışıdır.
KANDİL'DEKİ HALİ BÖYLE