Kim daha çok çalışıyor?

Abone ol

Hükümetler ve işverenler, işçilerin aynı maaşa daha fazla çalışmaları istiyor. Peki ama genel olarak kim, ne kadar çalışıyor?

Küresel ekonomi üzerindeki matem havası pek çok kişiyi işsiz bırakırken, halen iş sahibi olanlardan da aynı maaşa daha fazla çalışmaları bekleniyor. Yakın zamanlarda Birleşik Krallık hükümeti de yeniden daralmaya girilmesiyle, vatandaşların daha da fazla çalışmasını istedi. Peki, çalışma saatlerinin en uzun olduğu ülkeler hangileri?

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından hazırlanan ve üye ülkelerdeki kişilerin bir yıl içinde çalıştıkları ortalama saat miktarını sıralayan araştırmanın en üst sırasında Güney Kore bulunmakta. Burada işçiler yılda ortalama 2 bin 193 saat çalışıyor. İkinci sıradaki Şili'de insanlar yılda ortalama 2 bin 68 saat çalışıyor.

Türkiye, örgüt ortalamasının üstünde olmasında rağmen genel sıralamada İsrail ve Estonya'dan sonra dokuzuncu sırada bulunuyor. Türkiye'de yılda ortalama 1877 saat çalışılıyor.

Birleşik Krallık çalışanları ise yılda ortalama 1647 saat çalışırken son sıradaki Hollanda'nın bir üstündeki Almanlar 1408 saat çalışmakta.

Yunan halkı daha uzun çalışıyor

Son zamanlarda çok eleştirilen Yunanistan'da iş günü, diğer Avrupa ülkelerine kıyasla çok daha uzun. Yunan halkı, yıllık 2 bin 17 çalışma saati ortalamasıyla listenin üçüncü sırasında bulunmakta.

Ama Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün sadece 34 üyesi olduğu da akılda bulundurulması gereken bir unsur. Üyelerin çoğu gelişmiş ülkelerden oluşurken, Hindistan, Çin ve Brezilya gibi önemli ülkeler, üye olmadıklarından sıralamaya dâhil değil.

OECD tarafından derlenen verilere tüm zamanlı, yarı zamanlı ve serbest çalışan kişiler dâhil. Bu veriler de, fazla mesai dahil, kişilerin çalıştıkları saatlerle hesaplanıyor.

Dünyadaki diğer ülkelerin de çalışma saati verileri var. Ama bunlar farklı hesaplandığı, OECD verileriyle doğrudan uyumlu olmadığı veya tarihleri geçmiş olduğu için, bu yazıda sadece OECD ülkeleri üzerinde odaklanıldı.

OECD ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine bakıldığında genel ve ilginç eğilimler görülüyor.

ILO'un çalışma saatleri uzmanı Jon Messenger "Uzak doğu ülkeleri en uzun çalışma saatlerine sahip. Ayrıca, aşırı uzun çalışma saati olarak görülen, haftada 48 saatten daha fazla çalışanların en yüksek oranda olduğu ülkeler de bunlar" diyor.

Bu ülkeler arasında Güney Kore'nin, vatandaşları uzun saatler boyunca çalışan tek gelişmiş ülke olmasından dolayı normal sıralamaya uymadığını belirten Messenger, normalde Bangladeş, Malezya, Tayland ve Sri Lanka gibi gelişmekte olan ülkelerde kişilerin uzun saatler boyunca çalışmasının bekleneceğini açıklıyor.

Ama uzun sürelerle çalışma, verimli çalışma anlamına gelmiyor.

Messenger, genel olarak uzun süre çalışmanın zaman miktarına oranla düşük verimlilik anlamına geldiğini söylüyor ve ekliyor: "Açıklıkla söylemek gerekirse burada işçiler verimli olmadığından, yaptıkları iş miktarı ancak asgari düzeyde faaliyet veya para elde edebilme amacı güdüyor."

Çalışma saatleri azalan gelişmiş ülkelerde ise ortaya çıkan tablo oldukça farklı.

19. yüzyıldan 21. yüzyıla kadarki değişim

ILO'un çalışma saatleri uzmanı Jon Messenger, "geçtiğimiz yüzyılın başlangıcı olan 1900'de yaklaşık 3 bin saat gibi yüksek olan çalışma sürelerinin, 21. yüzyıla gelindiğinde, gelişmiş ülkelerde, 1800 saati bulduğunu görüyoruz" diyor. Jon Messenger, en verimli ülkelerin bu saat miktarının bile altında olduğunu ekliyor.

Çalışma saati miktarındaki düşüş, bir bakıma gelişmiş ülkelerdeki yarı zamanlı çalışan miktarının yansıması. Yarı zamanlı çalışanların sayısındaki artış, ülkenin çalışma saati ortalamasını azaltıyor. Örneğin Japonya'da çalışan nüfusun büyük bir kısmı, çok uzun saatler boyunca çalışsa da, bunların çoğu yarı zamanlı olduğundan, ülke ortalaması, 1700 saatle, sıralamanın ortalarında yer alıyor.

Messenger, gittikçe daha da çok insanın yarı zamanlı çalıştığını belirtiyor ve ekliyor: "Bu kişiler kendilerine yetebiliyor ve gereksinimlerini karşılayabiliyor. Bu yüzden bu seviyeden daha fazla çalışmaya gerek duymuyorlar."

Özellikle Avrupa'daki gelişmiş ülkelerde sıkılaştırılan iş kanunları da çalışma saatlerini azaltmakta. Gelişmiş ülkeler arasındaki farklar az olabilir, ama izin hakkı bu farklarda büyük rol oynuyor.

Yıllık izin farklılıkları

Messenger, ortalama bir İngilizin bir Amerikalıya nazaran 150 saat daha az çalıştığını belirtiyor ve "Bu fark, ABD'de maaşlı yıllık izin hakkı tanıyan bir yasa veya toplu sözleşme olmamasından kaynaklanıyor." diyor.

Birleşik Krallık ise, her çalışana 4 haftalık maaşlı izin şartı koşan Avrupa çalışma saatleri yönergesine tabi.

Avrupa Endüstriyel İlişkiler Gözlemevi (Eiro)'ya göre Avusturya, Danimarka, Fransa, İtalya, Lüksemburg ve İsveç ise, bu asgari uygulamanın üstüne çıkıp yılda en az 25 gün izin hakkı tanıyor. Bazı işverenler ise bu asgari düzeyin üstünde maaşlı izin vermekte.

Bu asgari yıllık izin hakkının yanında, Avrupa Birliği'nde 2010 yılında dokuz ila on günü bulan resmi tatil de var.

Eiro, geçen sene yayımladığı bir raporda, "Avrupa Birliği ülkeleri arasında yıllık izin ve resmi tatil toplamında, Almanya ve Danimarka'daki 40 gün uygulamasıyla, Romanya'daki 27 gün arasında, % 48 veya 2,5 haftalık bir fark görüldü" dedi.

Çalışma saatleri miktarının karşılaştırılmasında bir hususun daha göz önünde bulundurulması gerekiyor: Her ülke kendi hesabını yaptığından, veri toplama yöntemleri karşılaştırılamayabilir.

Günün Önemli Haberleri