Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Kim bu Yargıtay Başkanı?
Adli Yıl Açılışı alışıldık görüntülere sahne olmadı!
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, katılacağı için ne Cumhurbaşkanı ne Başbakan ne de Adalet Bakanı katıldı törenlere.
Boykotlu, tartışmalı açılış…
Klavyenin başına oturduğumda Yargıtay Başkanı Ali Alkan’ın konuşması devam ediyordu.
Hükümete dönük eleştirilerine mutlaka iktidar kanadı cevabı verecektir.
Türkiye, Ekim ayının ortalarına kadar “yargı” gündemli yoğun bir tartışmaya giriyor…
Her ne kadar Başbakan Ahmet Davutoğlu o kadar abartılmamasını istese de 12 Ekim’deki HSYK seçimlerini Cumhurbaşkanlığı seçimi kadar önemli görenler az değil
AK Parti Kongresi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın içerisinde “Haşhaşi” ibareleri geçen konuşmasında bunun işaretlerini gördük.
Yargıyı, HSYK’yı, hakim ve savcıları çokça konuşacağımız günler başladı.
Eminim ki çoğu gazetelerin manşetini siyasetçilerden çok hakim-savcılar süsleyecek.
Adli Yıl Açılışı ve Yargıtay Başkanı Ali Alkan’ın konuşmasını ‘yargı’ gündemli yeni dönemin başlangıcı kabul edebiliriz.
Yargıtay, Cumhuriyetin ilanından daha önce kuruldu. 1868 yılında “Divan-ı Ahkâm-ı Adliye" olarak kuruldu, 1945 yılında “Yargıtay” adını aldı.
Yargıtay, önemli bir yüksek yargı kurumu. Başkanları, Devlet protokolünde 9’uncu sıradadır. Bakanların önünde temsil edilir.
Bugüne kadar 25 isim Yargıtay Başkanlığı yapmış.
Ne Yargıtay Başkanları gördü bu ülke!
Ne Adli Yıl Açılış Konuşmaları dinledi!
Kitaplardan okuduğumuz, kulaklarımızla duyduğumuz bir kaçını aktaralım:
İmran Ökten (1966-1969) belki de en unutulmaz Yargıtay Başkanı olarak tarihe geçti. 1966-1967 Adli Yıl Açılışında öyle bir konuşma yaptı ki!
“Tanrıyı da insan yaratmıştır" dediği konuşmasında başta Nurcular olmak üzere dini gruplar hakkında ağır ifadeler kullanmıştı.
Bu sözleri hiç unutulmadı!
Ökten, 1 Mayıs 1969’da öldü. Cenazesi Türk Bayrağı’na sarılı olarak Maltepe Camii’ne getirildiğinde kıyamet koptu. “Allahsızın cenaze namazı kılınmaz!” diye bağıranlar ‘yuhh’ sesleriyle ortalığı inletti.
Cami avlusunda böyle bir olay ne duyulmuş ne görülmüştü!
İmam Cenaze namazını kıldırmıyordu. Ankara Müftüsü devreye girmesine karşın Öktem’in namazını kıldıracak imam bulunamadı. İsmet Paşa, “Bu cenaze namazı kılınmadan gitmem” diyordu fakat kalabalık öfkesi bir türlü dinmiyordu.
CHP’lilerin getirdiği imamların da kıldıramadığı namazı bir Yargıtay Üyesinin 60 yaşından sonra “imamlık izni” aldığını söyleyen kardeşi kıldırabilmişti.
Cami avlusunda öfkelik kalabalık ortasında kalan İsmet İnönü’ye Tuğgeneral Nabi Alpartun silahını çekerek yol açmıştı.
İmran Öktem’in cenazesi mezara konarken bile kavga bitmemiş, birkaç kişinin ağzı, burnu mezarlıkta kan içinde kalmıştı.
Adli Yıl Açılış Törenleri’nin unutulmazları arasına giren sözlerden birisi eski Başkan Mehmet Uygun’a ait.
1998-1999 açılış töreninde konuşan Uygun sloganı aratmayan şu sözleri söylemişti:
”Vicdanı ile cüzdanı arasında sıkışan hâkimin kararının tam ve sağlıklı olacağını düşünmek, insan aklına ve doğasına ters düşer"
Sami Selçuk eskilerin deyimiyle ‘nev-i şahsına münhasır’ yani kendine özgü bir Yargıtay Başkanı'ydı. 28 Şubat günleri denebilecek 1999-2002 yılları arasında görev yaptı.
Demokrat çıkışları hafızalara kazındı. “12 Eylül Anayasası gayrimeşrudur. .. Türkiye Anayasal değil Anayasalı devlettir” sözünü o kürsülerde söyledi.
Yargıtay Başkanı Ali Alkan’ın Adli Yıl Açılış konuşmasının içeriğine girmeyeceğim. Olay sıcak,gün boyu tartışılacaktır.
Alkan, resmi törenler dışında TV ve gazetelerde görünen bir isim değil. Türkiye’nin 25’nci Yargıtay Başkanı nasıl birisi? Alkan’ı daha yakından tanımak için onunla 2 yıl önce (Haziran 2012) Radikal için yaptığım röportajda yer alan bir bölümü aynen aktarıyorum.
“Yargıtay Başkanı Ali Alkan, oldukça mütevazı yaşamıyla dikkat çekiyor. Tek çocuğu, 3 torunu var. Kızı ve damadı doktor. Lojmanda oturmuyor. Kızılcahamamlı hemşehrilerinin yoğun olduğu Etlik semtindeki apartman dairesinde yaşıyor. 1993 model beyaz bir Broadway otomobili var. Daha önceki otomobili de Murat 124’müş.
Daha önceki görevi olan daire başkanlığında da makam arabası kullanmamış. Kamu malının kullanımında çok titiz. Alkan, “Yargıtay’daki bütün arkadaşlarımız kamu malına karşı hassastır. Makam arabası hakkı olduğu halde çoğu arkadaşımız servis kullanır. Lojmana gelip giderken bir makam arabasını 3-4 kişi birlikte kullanır” diyor.
Yargıtay Başkanı, mecbur kalmadıkça kredi kartı da kullanmıyor.
Yargıtay Başkanı, Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’le aynı liseden (Ankara Yıldırım Beyazıd Lisesi) mezun. Yaz döneminde babasının Siteler’deki atölyesinde çalışmış.
Liseye yakın Altındağ Tiyatrosu’na gidermiş. Ankara Hukuk Fakültesi’nde okurken de adliyeye gidip dava izlermiş. Yargıtay Başkanı yıllar boyunca saat 08.00 gibi işinin başında oluyor. Akşam ise işini eve taşıyor.
Cumartesi günleri de Yargıtay’da çalışmayı sürdürüyor. Geçen yıl retina yırtılmasından dolayı göz ameliyatı olunca yakın çevresi “Biraz dinlen” telkininde bulunmuş. TV’lerdeki belgesel programlarını kaçırmayan Alkan, müzikte ayrım yapmıyor. “Mozart da, Zeki Müren de, Neşet Ertaş da dinlerim” diyor.
Yargıtay Başkanı, GS taraftarı”