Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Bugünlerde yeni kitabıma yoğunlaştım. Yakın dönemde
'skandal' diye nitelendirebileceğimiz bazı olayları derinlemesine
araştırıp gelecek kuşaklara not olarak bırakmayı
hedefliyorum... Belli bir olgunluğa gelince daha detaylı
anlatacağım.
**
Bu araştırmalarım sırasında çok ilginç hikayeler çıktı karşıma...
Bazılarını bir an evvel anlatmak için sabırsızlanıyorum...
Mesela biz, FETÖ gibi PKK gibi eli kanlı terör örgütlerinin
dosyalarıyla meşgul olurken meğer bazıları, bu örgütlerle mücadele
sırasında oluşan havadan faydalanıp kendi operasyonlarını
yapıyormuş.. Detayını kitabımda yazacağım bir davadan söz
edeceğim bugün size.. Yargıtay üyesi Ömer Faruk Aydıner'e kurulmak
istenen kumpas dosyasından..
**
Ömer Faruk Aydıner; seçilmiş hükümete karşı darbe amacıyla
FETÖ’cü polisler tarafından hazırlanan 17/25 Aralık dosyalarıyla
ilgili kritik soruşturmada görev yaptı. Selam Tevhit
adıyla hazırlanan kumpas dosyalarına karşı soruşturma yürüten
savcılar arasındaydı. FETÖ’nün yargı ayağındaki savcı ve
hakimlere yönelik yürütülen soruşturmalarda da en
öndeydi.. Başta Zekariya Öz olmak üzere bir çok isim
hakkında açılan soruşturmaları yönetti. İzmir Cumhuriyet
Başsavcısı olarak atandıktan sonra İzmir’de de FETÖ ve PKK ile
mücadele etti. Darbe ve terör örgütleri ile mücadale
amacıyla yürütülen onlarca soruşturma dosyasında imzası var.
15 Temmuz darbe gecesi de cuntacılar hakkında ilk gözaltı
kararını veren savcıydı.
**
İşte böyle bir savcı hakkında FETÖ medyası ve CHP'ye yakın
televizyonlar "İkinci Susurluk" başlıkları atarak bir suç
şebekesinin parçasıymış gibi haberler yaptılar.. Bu yayın
organlarına bakacak olursanız yargının bir mensubu olarak Ömer
Faruk Aydıner, bir MİT'çi ve bir uyuşturucu kaçakçısı çete
kurmuşlar tahsilatlar falan yapmışlar.. Oysa mahkeme safhasında
ortaya çıkıyor ki, bütün bu deli saçması iddialar birer hayal
mahsulü...
**
Çok basit bir emlak dolandırıcılığı aslında hikaye...
Ve Aydıner bu hikayenin mağduru..
Kısaca anlatayım..
Ömer Faruk Aydıner, Marmaris’te 80 metrekarelik bir daireyi
satın almak için Marmaris Yapı Limited Şirketi ile anlaşır.
Şirketin sahibi Arzu Kayaoğulları.. Bu kişinin iki de ortağı
vardır. Bir süre sonra Arzu Kayaoğulları'nın ortaklarıyla arası
açılır.. Bu kişiler ortaklıktan ayrılmak isterler. Bu arada Arzu
Kayaoğulları, Aydıner’in 500 bin liraya satın aldığı daireyi
bir başkasına satıp Aydıner'e başka bir yer önerir. Teklifi
kabul etmeyen Aydıner ödediği parayı geri ister.. Emlakçı aylar
sonra bir kısmını bankadan bir kısmını elden olmak üzere iadeyi
yapar fakat hemen ardından da, akıllara durgunluk verecek
senaryoyla Aydıner hakkında suç duyurusunda bulunur..
Hikayenin kısa özeti aslında budur..
**
Neyse ki Ankara'da hakimler var da bir hukuk adamı iftira ile
itildiği uçurumun kıyısından dönebildi..
Çete suçlamayla itibar suikastine uğrayan hukuk adamı, hakkını yine
hukuk yoluyla aradı.. Dolandırıldığını iddia eden iş kadını
ile ortağı olan avukat hakkında; "hakaret, iftira ve suç uydurma"
suçlarından şikayetçi oldu..
Dosyayı inceleyen savcı, Aydıner'e kurulan tuzağı ortaya
çıkardı..
Savcının talimatıyla Aydıner aleyhine yapılan internet
haberlerinin izini süren Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü
ekipleri, haberlerde FETÖ izine ulaştı..
Zira bu uydurma hikaye, FETÖ medyasında haberleştirilmiş örgütün
bilinen isimleri tarafından sosyal medyada
köpürtülmüştü..
Ancak buraya dikkat..
Çok daha önemli bir algı operasyonu daha yapacaktı bu
kişiler..
Basına "ikinci Susurluk" diye servis ettiler bu haberi..
"İkinci Susurluk", çünkü bu kişiler, bir tarafta bir
"Kahraman Savcı", diğer yanda bir "MİTçi" ve bir de "uyuturucu
kaçakçısı"nın birlikte hareket ettiği ve çete kurduğunu söyleyecek,
buradan da yeni bir algı oluşturacaktı..
Oysa.. O uyuşturucu kaçakçısı dedikleri kişinin hakaretten bile
sabıkası çıkmadı..
MİT'çi dedikleri kişi de MİT'çi değilmiş meğer.
Peki ama neden?..
Neden bu zorlama örgüt işleri...
Bu algının oluşturulması ve tahkim edilmesi; 17 Aralık, 25
Aralık, Selam TEVHİD, Yargı Darbesi soruşturmaları, 15 Temmuz Darbe
soruşturmaları, DAEŞ, PKK,DHKPC, örgüt soruşturmalarını yapan
ve de 15 Temmuz darbe gecesi darbeciler hakkında ilk yakalama
müzekkeresini yazan Ömer Faruk AYDINER'i, terör örgütlerine hedef
göstermekten başka bir amaca hizmet etmeyecekti..
Dedim ya Allah'tan Ankara'da hakimler-savcılar var da Ömer Faruk
Aydıner üzerine atılı bu pislikten kurtulmayı başardı..
**
Buna benzer daha ne ilginç hikayeler var.. Bu FETÖ denilen
aşağılık yapının, bir insanın hayatını karartmak için atamayacağı
iftira, söyleyemeyeceği yalan yok.. Enteresan bir dönemden
geçiyoruz. Hemen her gün, bir vakit 'hain' damgası vurulmuş bazı
insanların aslında iftiraya uğradıkları, baş tacı ettiğimiz bazı
kişilerin de aslında bunu hakketmediklerini göreceğiz.. Yani
karşımıza çıkan her hikayeye bir parçayla şüpheyle yaklaşmakta
yarar var...
Kalın sağlıcakla..