Kılıç'ın konuşması Ahmet Hakan'ı coşturdu!
Abone olAhmet Hakan en az 3 konuya ayırdığını bildiğimiz köşesinin tamamını bugün Haşim Kılıç'a ayırdı.
"Hiç çekinmeden “Haşim Kılıç’tan
demokrasi, hukuk ve özgürlük manifestosu” diye manşet atabilecek
durumdaydım yani."
Bu sözler Hürriyet si yazarı Ahmet Hakan'a ait. Haşim Kılıç'ın
konuşmasını çok beğendiğini söyleyen Ahmet Hakan onu yere göğe
sığdıramadı.
Haşim Kılıç'ın konuşmasının tam bir özgürlük manifestosu olduğuna
vurgu yapan Ahmet Hakan, eski cumhurbaşkanı Ahmet NMecdet Sezer'in
konuşmaları için de bir zamanlar aynı coşkuya kapıldığını, sonradan
pişman olduğunu söyledi. Fakat bu sefer "Haşim Kılıç'a itimadım
tam" diyen Ahmet Hakan'a göre Haşim Kılıç onu hayal kırıklığına
uğratmayacak.
İşte Ahmet Hakan'ın tamamını Haşim Kılıç'a ayırdığı o yazısı...
SEZER CUMHURBAŞKANI
OLMUŞTU
28 Şubat sonrasıydı.
Ahmet Necdet Sezer Anayasa Mahkemesi başkanı olmuştu.
*
Sezer, kürsüden yaptığı konuşmalarda...
- Özgürlük diyordu.
- Demokrasi diyordu.
- İnsan hakları diyordu.
- Evrensel standartlar diyordu.
HEPİMİZ SEZER'İN KONUŞMALARINA
SARILMIŞTIK
28 Şubat’ta dönemin yerel standartlarından bıktığımız için can
havliyle sarılmıştık bu konuşmalara.
Muhafazakâr yayın organlarında coşkulu manşetler atılıyordu:
“Anayasa Başkanı Sezer’den demokrasi ve özgürlük manifestosu.”
Tayyip Erdoğan da sarılmıştı Sezer’in konuşmalarına, Abdullah Gül
de...
SONUÇ? TAM BİR HAYAL
KIRIKLIĞI
Sonra Ahmet Necdet Sezer, biraz da o konuşmaların etkisiyle
cumhurbaşkanı seçildi.
28 Şubat’ın kötülüklerine maruz kalan siyasetçiler de oylarını
verdiler Sezer’e.
*
Sonuç?
Tam bir hayal kırıklığı!
Ahmet Necdet Sezer, Cumhurbaşkanlığı döneminde özgürlükleri,
evrensel standartları, demokrasiyi, insan haklarını falan
unuttu.
Çatık kaşlı, rejim bekçisi bir zat olup çıktı.
Özgürlük nutukları atan adam gitti, yerine apartman kuytularında
karısı türbanlı bürokrat kovalayan bir Cumhurbaşkanı geldi.
MEĞER METİNLERİ HAŞİM KILIÇ
YAZIYORMUŞ
Sonradan öğrendim:
Anayasa Mahkemesi Başkanı sıfatıyla Ahmet Necdet Sezer’in yaptığı
özgürlükçü konuşmaların arkasında dönemin Anayasa Mahkemesi üyesi
Haşim Kılıç’ın etkisi vardı.
Metinler Haşim Kılıç’tan çıkıyor, Sezer de okuyordu.
COŞKUYA KAPILDIM
Haşim Kılıç’ın dünkü konuşmasını dinlerken Ahmet Necdet Sezer’in
yaptığı özgürlükçü konuşmaları anımsadım.
Sezer’in konuşmaları karşısında hangi coşkuya kapıldıysam Kılıç’ın
konuşması karşısında da aynı coşkuya kapıldım.
Hiç çekinmeden “Haşim Kılıç’tan demokrasi, hukuk ve özgürlük
manifestosu” diye manşet atabilecek durumdaydım yani.
HAŞİM KILIÇ'A İTİMADIM
TAMDIR
“Sezer’in pişirdiği sütten ağzın yanmadı da mı Haşim Kılıç’ın
yoğurdunu üflemeden yiyorsun?” diye sorabilirsiniz.
Cevabım şu olur:
Haşim Kılıç’a itimadım tamdır.
*
Haşim Kılıç’a itimat ediyorum.
Çünkü...
- Sezer’in içselleştirmeden yaptığı özgürlük çıkışını, Haşim Kılıç
içselleştirerek yapıyor.
- İster daha yüksek makamlara gelsin, ister emekli olup evine
çekilsin... Haşim Kılıç’tan özgürlük karşıtı, rejim bekçisi bir
tipoloji çıkmaz.
- Haşim Kılıç’ın hakkını teslim etmek lazım: Askeri vesayet
döneminde de özgürlükleri savunuyordu, şimdi de özgürlükleri
savunuyor.
- Haşim Kılıç bugünkü iktidara “rejim bekçiliği” motivasyonuyla
eleştiriler getirmiyor. Eleştirilerinin odağında sadece ve sadece
hak ve özgürlükler var.
- Kılıç’ın çıkışının arkasında cumhurbaşkanı olmak hevesi yattığı
kesin bir karine değil. Cumhurbaşkanlığı seçimi süreci söz konusu
olmasa da Kılıç bu çıkışı yapacak kıratta bir adamdır.
HELAL OLSUN HAŞİM
KILIÇ'A
İşte bu nedenlerle...
Helal olsun Haşim Kılıç’a diyorum.
Ve bunu dediğim için hiç pişman olmayacağımdan adım gibi
eminim.
HAŞİM KILIÇ KİMDİR?
- BİR: Eşi başörtülüdür.
- İKİ: Turgut Özal tarafından göreve getirilmiştir.
- ÜÇ: Görev yaptığı süre içinde asla ve kata özgürlük karşıtı bir
duruşu olmamıştır.
- DÖRT: Başta parti kapatma davaları olmak üzere birçok davada
yazdığı muhalefet şerhleriyle özgürlük yanlısı bir tutum
almıştır.
- BEŞ: Askeri vesayet döneminde herkes durumu idare ederken
çekinmeden özgürlükçü tavır almıştır.
- ALTI: İnsan hakları ve özgürlükler konusunda çizgisi net ve
sağlamdır.
- YEDİ: Seçimle işbaşına gelenlerin hukuk çerçevesinde iktidar olma
haklarını koruyup kollamıştır.
- SEKİZ: Askeri vesayet dönemindeki tutumu nedeniyle dönemin
egemenlerinin tepkisine yol açmıştır.
- DOKUZ: AK Parti iktidarında hükümetle sadece bireysel haklar ve
özgürlükler konusunda ayrı düşmüştür.
İKTİDAR YAKASINDAN HAŞİM KILIÇ'A OLASI
TEPKİLER
- ADAM resmen paralel çıktı.
- Hemen Anayasa Mahkemesi’ni ilga eden yasa çalışmaları
başlasın.
- Haşim Kılıç Pensilvanya’ya uçtu mu? Bizim troller bu sorunun
ucunu göstersin.
- Keşke Burhan Kuzu Anayasa Mahkemesi başkanı olsaydı, hiç böyle
şeyler olmazdı.
- Biz adamın cüppesini dilimize dolayınca, o da bizim gömleğimizi
diline doladı, iyi mi?
- Aramızdan biri bu adamın yaptığının “darbe” olduğunu
söylesin.
- Sabah kahvaltıda yürek mi yedi bu adam?
KONUŞMANIN BEĞENMEDİĞİM TEK
YANI
HAŞİM Kılıç’ın konuşmasında beğenmediğim tek bölüm şu kısımdı:
“Bizler adil olmayı kutsal bir görev kabul eden bir medeniyetin
mensupları olarak gücün ve şartların etkisiyle gömlek değiştiren
bir karakterin sahibi olamayız.”
*
Haşim Kılıç, bu cümleyle Erdoğan’ın “Milli Görüş gömleğini
çıkardık, geçmişi unutun, biz yeni partiyiz” açıklamasına gönderme
yapıyordu.
*
Dörtdörtlük bir demokrasi çıkışına siyasi bir polemik havası
kattığı için pek beğenmedim bu “gömlek” çıkışını.
KONUŞMASININ NESİ
YANLIŞ?
HAŞİM Kılıç dedi ki:
“Hukuk güvenliği, insanların güvercin ürkekliği içinde yaşamadığı
korkusuz bir ortamın varlığı olarak tanımlanabilir.”
Soruyorum: Nesi yanlış bunun?
*
Haşim Kılıç dedi ki:
“Hukuk devletinin odağında esas itibariyle iktidar gücünün keyfi
davranışlarının sınırlandırılması vardır. Bu nedenle kamu gücünü
kullananlar da vatandaşlar gibi hukuksal ilkelerle
kuşatılmıştır.”
Soruyorum: Nesi yanlış bunun?
*
Haşim Kılıç dedi ki:
“Son dönemde yargı “paralel devlet” ya da “çete” diye
nitelendirilen vahim bir suçlamayla karşı karşıyadır. Bu suçlama
üzerinde yapışık kaldığı sürece yargının ayakta kalması mümkün
değildir. Herkes bu iddialarla ilgili bilgi, belge ve delilleri
ortaya koymak zorundadır. Bu kişileri başka illere tayin edilerek
sorun çözülmez.”
Soruyorum: Nesi yanlış bunun?
*
Haşim Kılıç dedi ki:
“Kamu gücüne sahip olanların topluma sunduğu hak ve özgürlükleri,
lütuf ya da bağış düzleminde değerlendirmesi düşünülemez. Farklı
olanların hak ve özgürlüklerine karşı kimse, ev sahibi edasıyla
duruş da sergileyemez. Yetmiş altı milyonun her ferdi bu evin
sahibidir.”
Soruyorum: Nesi yanlış bunun?
HAŞİM KILIÇ'IN BENİM İÇİN
ANLAMI
KURTARICI değildir. Misyon sahibi değildir. Bayrak açmış değildir.
Siyasette rakip olmuş değildir. Sancak altına toplanma çağrısı
yapmış değildir. Kişisel kariyer planına destek arayışına çıkmış
değildir. Hükümeti düşürecek değildir. Muhalif bir rüzgâr
estirmekte değildir.
*
Sadece ve sadece şudur:
Otoriterliğin kurumsallaşmaya doğru gittiği şu günlerde devleti
yönetenlere hukuku, özgürlükleri, insan haklarını, evrensel
standartları hatırlatma yürekliliği göstermiş bir hukuk
adamıdır.