Kılıçdaroğlu'nun gizlisi saklısı kalmadı!
Abone olCHP'nin haftasonu Aban'ta düzenlediği toplantının ayrıntıları, Kemal Kılıçdaroğlu'nun tüm uyarılarına rağmen yine basına sızdı...
Anamuhalefet Partisi CHP, hafta sonu Abant'taydı. Yeni
döneme ait stratejileri belirlemeye çalıştı.
Ancak toplantı boyunca her kafadan ayrı ses çıktı. CHP'nin yemin etmeyen tek milletvekili İsa Gök'ün konuşması sırasında da salon elektriklendi. Kürsüye yürüyenler oldu.
Önce Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, yarım saatlik bir konuşma yaptı. 11 uyarıda bulundu. Partide sıkıyönetim ilan etti:
1) Anayasa konusunda komisyon görevlileri dışında kimse dışarı bilgi sızdırmayacak. Medya ile hiç bir şey paylaşılmayacak.
2) Milletvekillerinin verdikleri kanun teklifleri dâhil, her
türlü evrak gruptan izin alınmadan açıklanmayacak, basına
verilmeyecek.
3) Sınır ötesi operasyona yetki veren tezkere sırasında bazı milletvekilleri nasıl oy kullanacaklarını bilmediklerini basına söylemişler. Oysa sözcümüz "evet" oyu verileceğini açıklamıştır. Buna uyulması gerekir.
4) CHP Bir düşünce kuruluşu değil, siyasi parti. Ayrı düşünsek bile konuşmamalı, basına açıklama yapmamalıyız.
5) Milletvekilleri, vatandaşın ulaşması için telefonlarını açık tutmalılar.
6) Herkes Genel Merkez'e aylık rapor vererek ne yaptığını bildirmeli.
7) Parlamentoya geldiğinizde halktan aldığınız etkileri frenleyin, kürsüde usturuplu konuşun.
8) Bu dönem bilgi birimimi çok yüksek ve komisyonlarda etkili olacağız.
9) Medyaya dikkat edin, medya çok tehlikelidir.
10) Her milletvekili durumdan vazife çıkarıp, ilindeki sorunları Genel Merkez'i devreye sokmadan kendisi çözmeli.
11) Bu dönem AKP ile uzlaşma talebimiz olmayacak.
Ardından parti yöneticileri ve milletvekilleri söz almaya başladılar. Genel Başkan'a biat eden Turgut Dibek, Mehmet Ali Eyüboğlu, Ali Özgündüz ve Ensar Öğüt gibi isimler, Kılıçdaroğlu'nu yere göğe sığdıramadılar.
Ensar Öğüt, bir ara Kılıçdaroğlu için "Cenab-ı Allah'ın CHP'ye lûtfudur" sözlerini bile kullandı.
Ardından, "CHP'nin ideolojisi ne?" tartışmalarını alevlendirecek konuşmalar peş peşe gelmeye başladı...
Salih Fırat (Adıyaman): Sınır ötesi operasyon
olmamalıdır. Tezkere geçmemeliydi.
Ordunun sınır ötesinde ne işi var? Yeni anayasa ile Kürtlerin tüm
haklarını iade etmeliyiz. Anayasada Türk-Kürt eşit olmalı.
Ümit Özgümüş (Adana): Genel Başkan haklıdır. CHP'nin ideolojisi yoktur. BDP ağzıyla konuşmaktan çekinmemeliyiz. BDP'nin birçok talebi haklı; desteklemeliyiz. Silivri'deki tutuklu milletvekillerini ağzımıza almamalıyız.
Nurettin Demir (Muğla): Tutuklu Meclis anayasa yapamaz. Her parti ile görüşelim, Silivri hukuksuzluğunu halka anlatalım.
M: Ali Ediboğlu (Hatay): Suriye Hükümeti'ne destek olmalıyız.
Ahmet Toptaş (Afyon): Tezkere öncesi bizi bilgilendirmediniz. Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, parti politikasının tersi yönde açıklama yaptı.
Bülent Kuşoğlu (Ankara): Bu dönemde her şey tartışılacak. Son 300 yılımızı masaya yatıracağız. Başkanlık, Kürt meselesi, yargı, demokrasi her şeyi tartışmalıyız. Yeni anayasa çok iyi bir fırsattır.
Melda Onur (İstanbul): Tezkere konusunda herkes farklı düşünebilir. "Evet" kararını bilseydim, Meclis'e gelmezdim.
Bülent Tezcan (Aydın): Bu partinin ideolojisi vardır. Anayasa değişikliğinde Cumhurbaşkanının yetkilerini daraltalım.
Kemal Ekinci (Bursa): Bu partinin ideolojisi ve sol değerleri vardır, başka partilere benzemez. Kandil günleri mesajlaşmak yanlıştır. Grup Başkanvekilleri zayıf, bir şey bilmiyorlar.
Ali Rıza Öztürk (Mersin): Genel Başkan'ın konuşmalarında hatalar var. Genel Başkan ve yardımcılarının konuşmaları uyuşmuyor. Genel Başkan bugünkü konuşmasında korku imparatorluğu yaratmak istiyor.
Haydar Akar (Kocaeli): Farklı görüşleri olanlar konuşmamalı, disiplin işlemeli, ceza verilmeli.
Sezgin Tanrıkulu (Genel Başkan Yardımcısı):
Sınır ötesi tezkere güvenlik eksenli çözümler getirdiği için "evet"
demek istemedim. Oylamaya katılmadım.
Tabii ki konuşmalar bu kadar değil. Devamı var. Onları da yarın
yazalım...