Kılıçdaroğlu'nu ayağına kadar getirtti
Abone olEskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, CHP'ye katıldı. Katılımda ilginç bir ayrıntı gözden kaçmadı..
Eskişehir, Türk siyasetinde
rastlanmayan bir katılım törenine sahne oldu. DSP'den CHP'ye geçen
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, rozet takma töreni
için Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu ayağına
getirtti.
Törenin, CHP Meclis Grup Toplantısı'nda yapılması teklifini kabul
etmeyen Büyükerşen, Eskişehir'de ise geniş katılımlı bir program
hazırladı. Bazı ilçe belediye başkanları ve DSP'li yerel
yöneticilerle CHP'ye katılan Büyükerşen, eski partisinin
seçmenlerinden destek istedi. Kılıçdaroğlu da herkesi CHP'ye
çağırdı.
CHP'nin, Ankara'da TBMM grup toplantısında rozet takma teklifini
kabul etmeyen Büyükerşen, katılım için Eskişehir'de coşkulu bir
tören hazırlattı. CHP lideri Kılıçdaroğlu'nu da ayağına çağırdı.
Yaklaşık 3 bin vatandaşın doldurduğu Porsuk Kapalı Spor Salonu'nda
bazı ilçe belediye başkanları, il ve belediye meclis üyeleri ve
DSP'li yerel yöneticilerle birlikte CHP'ye katılan Büyükerşen, eski
partisinin seçmenlerinden de CHP'ye destek vermelerini istedi.
Ergenekon'dan tutuklu bulunan isimlere dolaylı destek mesajı
gönderdi.
Törendeki ilk konuşmayı yapan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu,
iktidara gelmek için herkesin desteğini istedi. Kılıçdaroğlu,
"Geçmişte ANAP'a, DP'ye hatta AKP'ye oy vermiş tüm
yurttaşlarımızı halkın iktidarı için CHP çatısına çağırıyorum.
Dereler, ırmaklar, nehirler akar denizlerde buluşur. Bizim artık
bölünme lüksümüz yoktur. Beraber olacağız. Oy alamadıysak bunun
suçlusu halk değil biziz." dedi. Başbakan Erdoğan'ın
"Belediyeler arasında ayrım yapmıyoruz." dediğini
ancak ayrım yaptığını savunan CHP lideri, "Ankara ve
İstanbul metroları hala bitmedi. Hazine'den para aldılar,
ödemediler. Büyükerşen 'gölge etmeyin kendim yapacağım' diyor önüne
duvar örüyorlar. 6 ayda bir başvuruyor, izin vermiyorlar."
iddiasında bulundu.
Yılmaz Büyükerşen ise Atatürk'ün rozetini taktığını belirterek
başladığı konuşmasını metinden okurken, buna ilginç bir gerekçe
gösterdi: "Siz aslında irticalen konuşmama alışıksınız ama
beni ilk defa metin okurken göreceksiniz. Öyle bir ortamdayız ki,
bir tek sözcük ve bir tek virgül bile insanların zulme uğramasına
sebep olabiliyor. Dokunulmazlık zırhına sahip olmadığım için
tedbirli davranmak zorundayım, bağışlayın. Bilin ki her günümüz
kabir azabı şeklinde geçiyor."
Kendisine yönelik her alanda saldırılar olduğunu öne süren
Büyükerşen, "Müfettişlerin biri gitmeden diğeri geliyor.
İftira atıyorlar. Kötü davranışlara ve hakaretlere maruz kalıyoruz.
Devletin polisi yine sahnede, ellerinde makineler ve metreler olan
kalabalık ekipler haftalardır şehirde dolaşıyor, Eskişehir'de
yaptığımız parkların döşeme taşlarından, beton duvarlarından,
ağaçlarından, çiçeklerinden, elektrik direklerinden tutun da Porsuk
üzerindeki köprülere kadar yaptığımız her şeyi sayıyor,
ölçüyorlar." diye konuştu.
Bu arada Büyükerşen'in DSP'den istifasının ardından belediye
başkanlığı görevini bırakıp bırakmayacağı merak konusu oldu.
Büyükerşen'in, 2002'de yaptığı konuşmada DSP'den istifa edip
makamını bırakmayan belediye başkanlarını 'şerefsizlik'le suçladığı
ortaya çıkmıştı.