Kılıçdaroğlu’ndan tartışılacak duran adam yorumu
Abone olCHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Taksim Meydanı’nda başlayan ‘duran adam’ eylemlerine destek vererek, "Demek ki sessiz durularak da diktatörl...
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Taksim Meydanı’nda başlayan
‘duran adam’ eylemlerine destek vererek, "Demek ki sessiz durularak
da diktatörler korkutulabilir" dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Taksim Gezi Parkı
odaklı olayların ardından kullandığı üslubu eleştirdi. Taksim Gezi
Parkı olayların ardından hükümetin CHP’ye gelmeden önce bir suçlu
bulma çabaların içerisinde olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu,
Başbakan Erdoğan’ın suçu uluslar arası medya ya ve faiz lobisine
attığını söyledi. Başbakan Erdoğan’ın konuşmasında 30 yaşındaki bir
sanatçıyı milyonlara hedef olarak gösterdiğini dile getiren
Kılıçdaroğlu, “Baktı ki onlara diş geçiremiyor, yabancı
kuruluşlarına diş geçiremiyor. Onlar çünkü bunun gerçek yüzünü
gördüler. Ne olduğunu bildiler. Diktatördür diyordum inanmadılar,
şimdi diktatör olduğuna inandılar. Şimdi Avrupa’yı suçlayamıyor
olmadı CHP’yi suçladı. Ben ne demiştim ‘yalancıdan Başbakan olmaz’
hayatı yalan üzerine kurulu. Hatta bunların bir bakanı gazetelere
bir açıklama yapmış. ‘Biz uzay gemisi yapacaktık bu olaylar bizim
uzay gemisi yapmamızı engelledi.’ CHP, demokrasiyi savunan
partidir. Herkesin inancına saygı duyan partidir. Herkesin
kimliğine saygı gösteren partidir. Herkesin kazanmasını isteyen
partidir. Önce halk zenginleşecek diyen partidir. Yandaş
zenginleşmesin diyen partidir” dedi.
“DEMEK Kİ SESSİZ DURULARAK DA DİKTATÖRLER KORKUTULABİLİR”
Taksim Meydanı’nda ‘duran adam’ eylemlerine de atıfta bulunan
Kılıçdaroğlu, “Taksim’de duran bir genç, sadece duruyor. Polisler
gelmiş, çantayı açıyorlar ne var içinde diye. İçinde bir şey yok.
Fakat tedirginler bu adamlar burada niye duruyor diye.
Anlamıyorlar. Ya bu adam seni protesto ediyor. Sessiz durarak, en
büyük eylemdir bunun farkında değiller. O duran adamada diktatörü
korkuttuğu için gerçekten teşekkür ediyorum. Demek ki sessiz
durularak da diktatörler korkutulabilir” diye konuştu.
Öte yandan CHP’li kadınların hepsi kırmızı giyerek, “Her yer
Taksim, her yer direniş” diye bağırarak sloganlar attılar.
Kılıçdaroğlu, Taksim Gezi Parkı odaklı olayların ardından gelinen
noktanın iç açıcı olmadığını söyledi. Taksim Gezi Parkı odaklı
olayların ardından ölenlerin, yaralananların ve sakat kalanların
olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, olayların ardından zarar görenlerin
Türkiye’nin kendi insanın olduğunu vurguladı.
“KİM VERECEK BUNUN HESABINI”
Taksim Gezi Parkı olaylarda gözünü kaybeden bir kızı ziyaret
ettiğini sözlerine ekleyen Kılıçdaroğlu, “Yazık günah değil mi bu
çocuğa. Hayalleri vardı, umudu vardı o gencecik çocuğun. Bunun
hesabını kim verecek ve kimden sorulacak bunun hesabı. Halkımızın
bu gibi olaylarda söylediği güzel bir laf vardır. Zalimlere,
’zulmün artsın’ derler. Zulmün artsın ki, bir an önce gidici
olasın” dedi. Taksim Gezi Parkı odaklı olayların kardeşi kardeşe
düşürdüğünü vurgulayan Kılıçdaroğlu, olayların gencecik çocukları
perişan ettiğini ve hükümetin bu gençleri fişlemeye kalkıştığını
öne sürdü. Kılıçdaroğlu, “İsteğin kadar fişle o fişlerin tamamını
yırtıp çöp sepetine atacağız CHP’nin iktidarında” dedi. Türkiye’nin
geldiği noktada herkesin birbiriyle kavgalı olduğunun altını çizen
Kılıçdaroğlu, hükümetin dış politikasını eleştirdi.
“İSTER POLİSİNLE GEL, İSTER ASKERİNLE GEL”
Hükümetin dış ülkelerle yaptığı kavganın aynısını yurt içinde de
yapmaya başladığını ileri süren Kılıçdaroğlu, “Dışarıda yarattığı
dalgayı yurt içine ithal ediyor. Yurt içinde kavganın filizlerini
ve tohumlarını atmaya başlıyor ve öyle bir noktaya geldi ki kendi
ülkesini adeta savaş alanına döndürdü. Polis takviyesi yapılıyor.
Şimdi askerde indire biliriz diyorlar. İster polisinle gel, ister
askerinle gel, ister yandaşınla gel. Eğer bu ülke özgürlük
istiyorsa kim olursa olsun ona kulak kabartmalıyız ve özgürlük
alanlarını geliştirmeliyiz. İstediğimiz bu bizim. Kavga olmasın
barış olsun, huzur olsun bu ülkede. Esnaf zarar ediyor. Alışveriş
yapılmıyor. Kepenkleri indirdim diyor; yazık günah değil mi bu
esnafa” diye konuştu.
“TOPLUMU AYRIŞTIRARAK, BÖLEREK, KUTUPLAŞTIRARAK BİR ÇATIŞMA ZEMİNİ
HAZIRLANIYOR”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın olayları kışkırttığını iddia eden
Kılıçdaroğlu, olayların bu noktaya gelmesinin sorumlusu olarak
Başbakan Erdoğan’ı gösterdi. Bir Başbakan’ın insanların ölmesi için
değil yaşaması için çaba göstermesi gerektiğinin altını çizen
Kılıçdaroğlu, “İnsanların ölümü için güç takviyesi yapılır mı?
Gencecik fidanlarımız bunlar. Bu kadar baskı, bu kadar şiddet
uygulanır mı? Toplumu bölen bir anlayış var. Ayrıştırarak, bölerek,
kutuplaştırarak bir çatışma zemini hazırlıyor” dedi.
“KENDİNE OY VERMEYENLER ÇAPULCU”
Türkiye’nin barışa ve huzura ihtiyacının olduğunu söyleyen
Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin bölünmeye değil beraber olmaya
ihtiyacının olduğunun altını çizdi. Türkiye’deki bütün insanların
kendilerinin kardeşinin olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisine oy vermeyenleri ‘milli
irade’ saymadığını belirtti.
Başbakan Erdoğan’ın milli iradeyi kendisine oy verenler olarak
gördüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, “Kendine oy vermeyenler ise
çapulcu. Milli irade, halkın iradesi sandığa yansıdığı zaman bütün
yurttaşları kapsar. Hangi partiye oy vermiş olurlarsa olsunlar tüm
vatandaşlarımız değerlidir. Bütün vatandaşlarımızı kucaklamak
zorundayız. Milli iradenin özünde bu yatar. Benim oyum yüzde 49,
benim söylediğim geçerli. Senin oyun gerçekte yüzde 49 ama
parlamentoda yüzde 49 değilsin sen. Sen oy hırsızlığından
yararlanıyorsun. Hala bunun farkında değilsin. İnsanlar senin zaten
demokrat bir siyasetçi olarak görmüyorlar, öyle bir beklentileri de
yok. İnsanlar bir parça ahlak kırıntısı bekliyorlar. Hani meşhur ya
‘Dicle kenarında kaybolan koyunun hesabını benden sorarlar’ inancı
var insanların yüreklerinde. Sende o ahlak kırıntısı dahi kalmamış.
11 yıldır iktidardasın. 11 yılın sonunda bir diktatörümüz var
artık. Bütün dünya diktatör olarak kabul ediyor. Diktatörün ustası
demokrasinin çırağı bile olamadı diyorlar. Geldiğimiz budur. Oysa
bu ülkenin demokrasiye ihtiyacı var” diye konuştu.
“KORKMADAN MEYDANLARDA HAYKIRAN BİR TÜRKİYE”
Başbakan Erdoğan’ın itibar kaybettiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu,
Türkiye’nin itibarıyla, Recep Tayyip Erdoğan’ın itibarının ilk kez
ayrıştığını dile getirdi. Türkiye’nin itibarının arttığını
vurgulayan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin itibarını gençlerin
attırdığını kaydetti. Dünyanın yeni Türkiye’yi gördüğünü sözlerine
ekleyen Kılıçdaroğlu, “Yeni Türkiye demokrasi ve özgürlük
taleplerini korkmadan meydanlarda haykıran bir Türkiye. Korkanlar
kimler; polis gücüyle asker gücüyle, TOMA’larıyla, silahlarıyla,
sopalarıyla o gencecik çocukların üzerine giderler. Onlar bu
ülkenin korkaklarıdır. Herkes bunu böyle bilsin. Günümüz dünyasında
zorbaların itibarı yoktur. Zalimlerin itibarı yoktur. Zulme karşı
direnenlerin itibarı vardır. Zulme karşı direnmek bir insanlık
hakkıdır ve o gençler zulme karşı direniyorlar. Bir kenti kendi
yandaşlarına peşkeş çekenlerin itibarı yoktur dünyada. Kendi
kentine sahip çıkanların itibarı vardır. Gencecik çocukların
üzerine sıkanların itibarı yoktur. O biber gazına rağmen özgürlük
isteyen gençlerin itibarı vardır. Olay budur” dedi.
“SİZ KAZANDINIZ, RECEP TAYYİP ERDOĞAN YENİLDİ”
Taksim Gezi Parkı’na gelen annelerin çocuklarına sahip çıkmak için
orada olduklarının altını çizen Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle
devam etti:
“O annelerin ellerinden öpmek gerekiyor. O çocukları zalimlere
yedirmeyeceğiz. Diktatörün hırpalamasına izin vermeyeceğiz. Bizim
milletvekillerimiz hastanelerde onlara ziyaret ettiler. Onların
sorunlarına sahip çıktılar. O çocuklara sahip çıktılar. O
çocukların masum eylemlerine hepimizin saygı duyması gerekir.
Demokrasinin gereği budur. Onları hırpalamak yanlıştır. Onlara
fişlemek yanlıştır. Onları birer potansiyel suçlu gibi görmek
yanlıştır. Avrupa Birliği’nden sorumlu Bakan ‘Bu saatten sonra
Taksim’e çıkanlar terörist sayılır’ diyor. Hangi akılla, hangi
vicdanla sen bunu söylüyorsun. O gencecik çocukları yer altına
itmek doğrumudur. Bıkarın eylemlerini yapsınlar, kimseye zararları
yok. O gençlere sesleniyorum; ‘Siz kazandınız. Recep Tayyip Erdoğan
yenildi.’ ‘Sevgili gençler öyle bir tarih yazdınız ki 21. yüzyılda
Türkiye’nin itibarına itibar kattınız.’ Öyle bir tarih yazdınız ki
bütün dünya destek oldu. Öyle bir tarih yazdınız ki Mustafa
Kemal’in çocuklarını bütün dünya öğrendi.”
“GENÇLER SİYASETÇİLERE ADAM GİBİ DERS VERDİ”
Taksim Gezi Parkı’ndaki gençleri siyasetçilere ders verdiğinin
altını çizen Kılıçdaroğlu, gençlere seslenerek, “Size kulak
kabartmayan, sizi dinlemeyen siyasetçilere adam gibi ders verdiniz.
Siz her türlü aşağılamaya karşı adam mizah ürettiğiniz. Ürettiğiniz
her mizah diktatörün çöküşü oldu” dedi. “Siz kazandınız, diktatör
kaybetti” diyen Kılıçdaroğlu, “Siz firavun düzenine karşı mücadele
ettiniz. Yaşam tarzınız sizin özgürlüğünüzdür. Yaşam tarzını
özgürlük üzerine inşa ettiğiniz için bütün dünya kucaklıyor. Bizde
sizi destekliyor ve sayıyoruz. Tayyip Erdoğan halka karşı yürüttüğü
savaşı kaybetti. Kaybettiğinin farkında aslında. Etrafındakiler gaz
veriyorlar. Mitingler düzenliyorlar. Belediye otobüsleriyle adamlar
taşıyorlar. Sadece Türkiye’de değil ‘Ey diktatör sen dünyada da
kaybettin.’ Çünkü 21. yüzyılın dünyası diktatörlere kapalıdır. Sen
kaybettin o gençler kazandı. O gençler şunu çok iyi biliyor,
‘Zalimin zulmü varsa, mazlumun Allah’ı vardır’ diyorlar” dedi.
(İHA)