Kılıçdaroğlu’ndan Nazım Hikmet önerisi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Nazım Hikmet’in cenazesinin Gezi Parkı’na defnedilmesi gerektiğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısındaki konuşmasına Nazım Hikmet’in ölümünün 51. yıldönümü dolayısıyla ’Vasiyet’ şiirini okuyarak başlayarak, "Şiir yazdığı, özgürlüğü savunduğu için bedel ödedi. Üzülmedi, daha da bilendi. O bir Kuvay-i Milliyeci’ydi. Ona vatan haini dediler. Hakkında gazetelerde çıkan haberlere aldırmıyordu, bir özgürlük şairiydi. Onun vasiyeti var, ’Beni Anadolu’da bir çınar ağacının altına gömün’ diye. Bu vasiyeti, 76 milyon yurttaşın yapması lazım. Nazım’ın yeri Gezi Parkı’dır. Bunu yapabilirsek 76 milyonun görevini yerine getirmiş oluruz" şeklinde konuştu. Gezi olaylarının Türkiye’de tarihin değiştiği bir tarih olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, demokrasiye ve özgürlüğü daha derinlemesine bakıldığını ifade etti.
"Gezi sırasında gençlerin eylemlerinde bir diktatör bozuntusunun karizması çizildi" diyen Kılıçdaroğlu, "Bunu içine sindiremedi. Hala içinde bir kin var. Ne kadar çok insan ölürse o kadar zevk alıyor. Kandan, şiddetten bu kadar zevk alan başka bir politikacı yoktur. Camide bunlar birada içiyorlar’ diyor, yalan olduğu çıktı be. Ben din görevlisi ’yalan söyleyemem’ dedi. Hala aynı yalan söylüyor. Başka bir yalan daha söyledi, ’Başörtülü bacıma 30-40 kişi saldırdı’ diye. Bir ülkenin Başbakanına yalan söylemek yakışır mı, hala söylüyor. Siz, kalkıyorsunuz, halkı yalan söyleyerek kışkırtıyorsunuz. ’Camide içki içildi’ diyorsunuz. Bizim geleneğimizde vardır, böyle bir mekanda içki içilir mi? Dönüp bu ülkenin vicdanına seslenmek istiyorum, ’Size açıkça yalan söyleyen Başbakanı hala arkasında duracak mısınız? 14 yaşındaki Berkin Elvan’ı terörist diye miting meydanlarında tanıtıyor. Aylarca kaldı yoğun bakımda. 14 yaşındaki bir çocuğa terörist muamelesi yapıyor" ifadelerini kullandı.
Rize’de HES yapımına karşı olan köylüler arasında bulunan ve jandarma tarafından darp edildiği iddia edilen Havva Bir’in bulunduğu fotoğrafı grup toplantısında gösteren Kılıçdaroğlu, "Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni teröristi bu. Başörtülü bir Anadolu kadını. Gezi eylemlerine de katılmıştı, Rize İkizdere ilçesinden. Şimdi bu Anadolu kadınının başına neler geldi onu anlatacağım. Bir HES yapılıyor, sular kesiliyor, köylü rahatsız. Kadınlar gidiyor, yolun kenarında oturuyorlar. Siz misiniz yolun kenarında oturanlar. Bunu haber yapan Birgün Gazetesi’ne de yürekten teşekkürlerimi sunuyorum. ’Yapılması planlanan santral için kendimize yetecek suyu elimizden almaya çalışıyorlar, 20 kadın oturuyorduk, komutanın saldırın dediğini duydum. Bizim deremizin suyu çok az, şimdi kalan suyumuzu istiyorlar. Ben artık askere de polise de güvenmiyorum’ diye ifade verdi. Havva, bir Anadolu kadını. Suyuna sahip çıkmak, köyüne sahip çıkmak istiyor, coplarla üzerine gidiliyor ve dövülüyor" şeklinde konuştu.
Havva Bir’in yaralı ayağının bulunduğu fotoğrafı gösteren Kılıçdaroğlu, "Başörtülü bacımıza saldırdılar’ diyordu, başörtülü bacımızı ne hale getirdiklerini görüyor mu acaba" diye sordu. Havva Bir ve köylülere sahip çıkacaklarını anlatan Kılıçdaroğlu, köylülerin yaşadığı sıkıntılara değindi ve umutsuzluğa yer olmadığını ifade etti.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in ’Soma’daki maden faciasına ilişkin yaptığı açıklamayı okuyan Kılıçdaroğlu, "Bunları söylemek için bu kadar beklenmesine gerek yoktu. Çok daha önceden söylenmesi gerekiyordu. Ben merak ediyorum, bu açıklamadan sonra Erdoğan, ’Cübbeni çıkar sen de siyasete gir’ diyecek mi? Ama neyse" diye konuştu.

"İSTANBUL’DA FATİHTEN DAHA ZEKİ BİRİ VAR VE OTOBÜSÜ DENİZDE YÜRÜYOR"
İstanbul’daki şiddetli yağışa değinen Kılıçdaroğlu, "İstanbul’da Fatih’te daha zeki biri var ve otobüsü denizde yürüyor. Bu aynı zamanda Kanalistanbul’dan söz ediyor, onun da fotoğrafı var. Buyurun size Kanalistanbul. Bunlar İstanbul’u rant kapısı haline getirdiler, parsellediler. Sonuçta böyle bir İstanbul ortaya çıktı. Hiçbir önlem almadınız o nedenle farklı bir İstanbul’la karşı karşıyayız. Kendisi aynı zamanda bir mucit, jinekoloj, deniz dolmuşu, Merkez Bankası Başkanı uzmanı, vantrolog" ifadelerine yer verdi .
Yalova’daki seçimleri hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Yalova ve Yalovalılara yürekten teşekkür ediyorum. Milli irade rüşveti kabul etmedi. Dedi ki ’Yok artık’. Yalovalılar dik durdular. Bir gözlemci arkadaşımız hayatını yitirdi Adalet ve Kalkınma Partisi’nden, ona da başsağlığı diliyoruz" dedi.
Kılıçdaroğlu, konuşmasında şunları kaydetti: "Balyoz dolayısıyla CHP’li vekiller toplantı yapmışlar’ diyor. Rapor bu, bunu da okumamış. Yine yalan söylüyor. Diktatörlerin iki temel özelliği vardır, birincisi korkak olurlar, ikincisi yalan söylerler. Yalandan bu ülkeye hayır gelmez. Yalancıdan Başbakan olmaz. Yalancıdan Cumhurbaşkanı hiç olmaz. Hırsızdan, devleti soyandan Cumhurbaşkanı, Başbakan da olmaz. Ahlaklı insan yalan söylemez, imanlı insan doğruları söyler. Erdoğan’ın en tipik özelliği korkak ve yalancı olmasıdır. Yalova seçimlerinden sonra bakın, ’mor rengin pek çok tonları vardır’. Mor rengin tonlarının görmek istiyorsanız Erdoğan’ın yüzüne dikkatli bakacaksınız. Hala kalkmış diyor ki, seçimlerde biz başarılıyız. 2 milyon oy kaybettin, kardeşim."
(İHA)