Kılıçdaroğlu'ndan İnce'yle gizli anlaşma iddiasına yanıt
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçimin ardından siyasi kulislerde yayılan, “İnce’yle gizli bir anlaşmaya vardı olağanüstü kurultayda ya da 1.5 yıl sonra olağan kurultayda görevini devredecek” iddiasına yanıt vererek, “Bunların hiçbirisine itibar etmeyin” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim sonrası gelişmelerle
ilgili disiplin sürecini işlettiği olağanüstü Parti Meclisi
toplantısına girmeden önce Hürriyet’ten Hande Fırat'ın sorularını
yanıtladı. “Kimse bize başarısız diyemez”
ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
AK PARTİ BAŞARISIZLIĞI TARTIŞILMIYOR
“Parlamentoda siyasal parti çeşitliliğini sağlamak açısından kimse
bize ‘başarısız’ diyemez; ki AK Parti’nin parlamentoda tek başına
çoğunluğu sağlayamaması açısından da kimse bize ‘başarısız’
diyemez. Üçüncüsü; güçlü bir cumhurbaşkanı adayı çıkardık ve bu
cumhurbaşkanı adayımız diğer adaylardan çok daha fazla çaba
gösterdi. Bu alanda da kimse bize ‘başarısız’ diyemez. Benim
gördüğüm temel bir nokta var; AK Parti’nin bu seçimlerdeki
başarısızlığı kamuoyunda yeterince tartışılmıyor, medya da bu
konuyu yeterince tartışmıyor, tartışmaktan da çekiniyor. Dikkat
ederseniz ‘havuz medyası’ diye tanımladığımız medyanın şu anda
gündem konusu sadece CHP. Manşetlerdeyiz! Mutluyuz gerçi
manşetlerde olmaktan. Bu, AK Parti’nin başarısızlığının en azından
o medya grubunda tartışılmadığını gösteriyor. Bu da doğrudan
doğruya iktidara olan bağımlılığını yansıtıyor.
Bugüne kadar (AK Parti) hep parlamento çoğunluğunu korudu. Bir sefer haziran seçimlerinde parlamento çoğunluğunu sağlayamamıştı. Hemen erken seçime giderek o gün çok farklı bir tabloyu Türkiye’nin önüne koydu. Haziran ile sonbahar arasında art arda gelen o büyük terör olayları ve yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesi farklı bir sürecin içine Türkiye’yi soktu. Erdoğan oradan yararlanarak 49.5’i yakaladı.
ERDOĞAN’IN PARTİSİ KAYBETMİŞTİR
Bugün yapılan seçimlerde Erdoğan’ın partisi kaybetmiştir. Düşünün
49.5’ten 41 küsura indi. Ve düşünün partisinde hiç aksine bir ses
yok. Ancak kapalı kapılar ardında sorguluyorlar. Bütün olay CHP.
Niye? Çünkü CHP olmasa siyaset yapacak alan kalmıyor.
(Disiplin süreci) Partiye zarar veren söylemlerde bulunanların partide işi yoktur. Partinin organlarında -Parti Meclisi gibi, parti yönetim kurulu gibi, CHP milletvekillerinin kapalı toplantılarında olduğu gibi- bu zeminlerde parti yöneticilerine veya kararlarına ilişkin eleştiri yapılabilir. Burada hiç kimsenin en ufak bir tereddüdü yok.
ELEŞTİRENE SÖZ HAKKI TANIYORUM
Eleştiri yapanlara ben daha uzun söz hakkı tanıyorum. Onların
sözünü kesmemeye özen gösteriyorum ki düşüncelerini rahatlıkla
açıklayabilsinler. Ama bu eleştiriyi medya üzerinden yapmak, hele
hele havuz medyasına manşet olmak, bizim kabul edeceğimiz bir şey
değil. Bu arkadaşlar o zaman ayrılırlar, partinin dışına çıkarlar,
istediklerini eleştirirler, istediklerini yaparlar. Ama hem partide
kalıp hem partinin dışında gazel okumayı doğru da ahlaki de
bulmuyorum.”
İNCE İLE OTURUP KONUŞACAĞIZ
(Muharrem İnce) Görüşüyoruz tabii, niye görüşmeyelim? Telefonla 3-4
kez görüştük. Oturup konuşacağız.
(‘Kılıçdaroğlu, İnce ile gizli bir anlaşmaya vardı, olağanüstü kurultayda ya da 1.5 yıl sonra olağan kurultayda görevini devredecek’ iddiası) Bunların hiçbirisine itibar etmeyin. Bizim partide demokrasinin varlığı, insanların düşüncelerini açıklamaları, parti disiplini içinde açıklamaları, son derece doğaldır ve olması gerekir. Partinin yetkili organları partinin geleceği ile ilgili kararlar almada en yetkin organlardır. Bu organlar içerisinde partideki değişim, partideki dönüşüm kendi iç dinamiklerinde sağlıklıdır.
İNCE İSTANBUL'DAN MI ADAY GÖSTERİLECEK?
(İnce’nin İstanbul Belediye Başkanlığı adaylığı) Bu konuda bir
yorum yapmak doğru değil. Bugünden görüş açıklamak da doğru değil.
Çünkü yerel seçimlerde elbette ki özel çalışma gerekiyor. O özel
çalışmalardan sonra ancak belirlenebilir adaylar. Yerel yönetim
seçimlerinin kendine özgü gelenekleri var, kendine özgü
stratejileri var. Yerel seçimde aday profili çok önemli. Bugün
ortaya çıkan tablo, yerel seçimlerde çok daha iyi sonuç alacağımızı
gösteren bir tablo.
İTTİFAKLAR SÜRER Mİ?
“Demokrasiden yana olanlar ile tek adam rejiminden yana olanların
düşüncelerinde bir değişiklik olduğunu düşünmüyorum. Yani biz
öteden beri demokrasiyi savunduk, güçler ayrılığı ilkesini
savunduk, medya özgürlüğünü savunduk. ‘Cumhur İttifakı’ ise asla
‘Güçler ayrılığı ilkesinden yanayız’ diye bir cümle kullanmadı
zaten. MHP bu çerçeve içinde ne kadar itaat eder, etmez onu zaman
gösterecek.”
DERHAL İSTİFA ETMELİ
“(Süleyman Soylu’nun açıklamaları) Türkiye’yi ayrıştıran, bölen bir
söylem... Yani PKK terör örgütünün Türkiye’yi ayrıştırmayı, bölmeyi
hedefleyen politikası kadar kötü bir politika. ‘CHP’nin il
başkanları şehit cenazelerine katılmayacaktır, bunlara protokolde
yer vermeyeceksiniz diye ben müsteşarıma talimat verdim’ diyor. Bir
İçişleri Bakanı bu talimatı eğer başına buyruk verdiyse derhal
istifa etmelidir. Çünkü Türkiye’nin iç huzurunu sağlamakla görevli
olan bir bakanın Türkiye’nin iç huzurunu dinamitlemesi asla kabul
edilemez.
İÇ SAVAŞ ÇAĞRISI
Açıkça Türkiye’ye bir iç savaş çağrısı yapıyor bununla, iç savaş
çağrısı. Ya bu ülkede kala kala şehitleri mi bölmek kaldı? Şehitler
milletin şehididir. Toplumun her kesimi şehitlere sahip çıkmak
zorundadır. Şehitler bizim şehitlerimiz, siz şehitleri nasıl
ayrıştırabilirsiniz, bölebilirsiniz? Zaten ‘15 Temmuz şehitleri ve
diğer şehitler’ diye birinci ayrımcılığı yaptılar, ki ‘CHP’nin il
başkanları katılmayacak...’ Ne demek katılmayacak? CHP’nin il
başkanları da CHP’liler de katılacak! Bu açıkça Türkiye’yi bölme,
terörize etme ve Türkiye’yi yönetilemez hale getirmektir.
TOPLUMU AYRIŞTIRIR
Şehitlerin siyasete malzeme edilmesi kadar yanlış bir şey yoktur.
Hele hele İçişleri Bakanı gibi sorumlu davranması gereken bir
kişinin sorumsuzca davranışları ve söylemleri toplumu böler,
toplumu ayrıştırır. Tabii AK Parti’nin Genel Başkanı bu söylemlerin
neresindedir, o konuda da biz bir yanıt bekliyoruz. Onlar da acaba
İçişleri Bakanı gibi düşünüyorlar mı, yoksa İçişleri Bakanı CHP’ye
çatarak kendisine bir koltuk arayışı içinde mi? Onun da açık ve net
ortaya konması lazım. Her siyasi partinin orada yeri vardır.”