Kılıçdaroğlu'ndan 'erken seçimde ittifak' açıklaması
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu son dakika NTV canlı yayınında yaptığı açıklamalarda 1 Kasım seçimlerinde ittifak yapıp yapmayacakları sorusuna "Seçim ittifakı yapmayacağız" yanıtını verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, NTV canlı
yayınında, 1 Kasım seçimlerinde ittifak yapıp yapmayacakları
sorusuna "Seçim ittifakı yapmayacağız" yanıtını verdi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, olası ittifak senaryolarına ilişkin
kendisine yöneltilen soruya, "Biz önseçim yapıyoruz diğer partiler
gibi merkez yoklaması ile tespit etmedik. İttifak yaptığınız zaman
karşı tarafın adaylarına da listelerde yer vereceksiniz. Bizim öyle
bir olanağımız yok. Ama partiler Cumhuriyet Halk Partisi’ne destek
verirse elbette bundan mutluluk duyarız. Vatandaştan istediğimiz
gibi siyasal partilerden de destek isteriz." diye cevap
verdi.
Kılıçdaroğlu, aday listelerinde büyük değişiklikler olmayacağını da
özellikle vurguladı.
Kamudaki atamaların durdurulması üzerinden bir değerlendirme yapan
Kılıçdaroğlu, "Başbakan'ın güvenmediği bir kabine.
Bütün atamalar durmuş bir vaziyette. Bu bakanlara güvenmiyorum
demek bu" dedi.
Kılıçdaroğlu, "Yasal bir süreçte dahi benden izin
alacaksınız diyor. Bu kabineden Türkiye'ye fayda gelmeyeceğini
herkes tahmin edebilir. Mevcut bakanlar seçime kadar hangi
sorumlulukları üstlenecek. Bir bakan düşünün atama
yapamıyor" diye konuştu.
SEÇİM HÜKÜMETİ ELEŞTİRİSİ
Başbakan Davutoğlu'nun "Hükümette Türkiye'nin renklerini
orada görebiliyoruz" sözlerini de eleştiren Kılıçdaroğlu,
"Hangi renk Allah aşkına. Kabine hangi renkten oluşuyor.
Bir kere Davutoğlu kendi kabinesine güvenmiyor. Atamalar
durduruldu, benden habersiz adım atmayacaksınız diyor. Bizim
kabinemiz 4 yıllık bir kabine gibi çalışacak diye başladılar. Daha
birinci gününde genelge çıkarttılar. Bürokratlara diyorsunuz ki
bakan istese dahi atama yapmayacaksın. Senin garantin benin
deniliyor" ifadelerini kullandı.
"GÖREV VERİLSEYDİ HÜKÜMETİ KURARDIK"
Cumhurbaşkanı görev vermiş olsaydı hükümeti kurabileceklerini ifade
eden Kılıçdaroğlu, "Bahçeli'yi koalisyona ikna edebilir
misiniz?" sorusuna da "Biz daha bir özel görüşme
yapmadık. Bahçeli'yi ikna edebilirdik" yanıtını verdi.
"KOALİSYON KURMA ŞANSIMIZ DAHA YÜKSEKTİ"
Kılıçdaroğlu, "Bahçeli'yi koalisyona ikna edebilir misiniz?" sorusuna"Biz daha bir özel görüşme yapmadık. Bahçeli'yi ikna edebilirdik. Türkiye'nin içerisinde bulunduğu şartlar belli. 17-25 Aralık'ı mutlaka çözelim deseydi onu da yapabilirdik. Bahçeli'nin itirazı olsa dinlerdik ama bizim koalisyon ya da azınlık hükümeti kurma şansımız daha yüksekti. O şans bilerek verilmedi." diye cevap verdi.
ERKEN SEÇİMDE CHP'NİN ADAY LİSTELERİ
1 Kasım seçimlerinde partisinin aday listelerinde "büyük ölçüde
değişiklik olmayacağını" söyleyen Kılıçdaroğlu, "Zaten adaylar
ön seçimle geldiler. Yemin ettiler. Bu arkadaşlarımız olağanüstü
bir durum olmazsa milletvekili listesinde yer alacaklar"
dedi, milletvekili çıkartamadıkları yerlerde ise değişiklik
olabileceğinin işaretini verdi.
BAŞKA PARTİLERLE İTTİFAK KURACAK MI?
Kılıçdaroğlu, seçim için herhangi bir partiyle ittifak kurmayacaklarını ancak gelecek desteklere açık olduklarını ifade etti.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Erdoğan ve AK Parti'yi çözüm süreci konusunda eleştiren
Kılıçdaroğlu, sorunu sadece CHP'nin çözebileceğini iddia etti ve
şöyle konuştu:
"Kendi bakanları 'eğer başkan seçseydiniz bunların hiçbirisi
olmayacaktı' dedi. Şimdi sokağa bile çıkamıyorsunuz diyorlar, gelin
bize oy verin önleyelim diyorlar. Bu sorun onların anlayışıyla
çözülmez. Samimi ve dürüst olacaksınız. Kişisel ajandalarınız
olmayacak dedik. Onların koltuk ve saray hesabı var. Topluma bilgi
de vermediler. Bu sorunu biz çözeriz. Bu sorunu ancak ve ancak
CHP çözer."
BAŞBAKAN'LA GÜLÜMSEDİĞİ FOTOĞRAF İÇİN
AÇIKLAMA
30 Ağustos törenlerinde Başbakan'la birlikte kameralara gülümserken
yakalanması konusunu açıklığa kavuşturan Kılıçdaroğlu, "Sayın
Davutoğlu Amerika’daki torununun fotoğrafını cep telefonundan
gösterdi. "Allah bağışlasın" dedim son derece sevimliydi.
Dolayısıyla sıcak bir sohbet oldu." dedi.
GEÇİCİ SEÇİM HÜKÜMETİ
Seçim hükümetine ilişkin, "Başbakanın güvenmediği bir
kabine" diyen Kılıçdaroğlu, "Bugünkü resmi gazeteye dayanarak bunu
söylüyorum. Bütün atamalar aşağı yukarı durdurulmuş vaziyette. Bu
bakanlara güvenmiyorum benim sözümden kimse çıkmayacak, yasal
olan bir süreç dahi tamamlanırken benden izin alacaksınız diyor.
Güvensizlik üzerine inşa edilen bir kabinenin Türkiye'ye yarar
getirmeyeceğini herkes tahmin eder." diye konuştu.
Yeni hükümette CHP'nin yer almamasına
ilişkin Başbakan Davutoğlu'nun "sorumluluktan kaçıyorlar"
demesine ise şöyle cevap verdi:
"BİZ SORUMLULUKTAN KAÇSAYDIK..."
Biz sorumluluktan kaçsaydık AKP ile oturup
gelin 4 yıllık bir süre için koalisyon kuralım demezdik. Mevcut
olan bakanlar hangi sorumlulukları üstlenecektir. Bir bakan düşünün
atama dahi yapamıyor. Bakan koltuğuna oturacaksınız, altınızda
araba olacak ama eliniz kolunuz bağlı olacak. Cumhuriyet Halk
Partisi demokrasiyi savunan, milli iradeye saygı duyan bir
partidir. Oy kullanıldı, 8 Haziran ortaya çıkan tablo okundu. Peki
biz seçime niye gidiyoruz? Sen oy verdin ama senin iradeni,
saymıyoruz. Ta ki benim söylemlerimi kabul edene kadar tekrar
tekrar seçime gideceğiz. O nedenle biz bugüne kadar Cumhuriyet
tarihinde işlenmemiş olan bir süreci sıfırdan başlatıp tekrar
seçime toplumu götürmek doğru bir süreç değildir. Bu sürecin içinde
de Cumhuriyet Halk Partisi’nin yer alması doğru değildi. Sayın
Davutoğlu ilk bize geldiği günde ne söylediysek aynısı söyledik
hep. Ülkeyi düşünen sorumlu bir anlayışla yola çıktık ve
görüşlerimizi ifade ettik.
YENİ HÜKÜMETTEKİ İSİMLERLE İLGİLİ KILIÇDAROĞLU'NDAN KRİTİK DEĞERLENDİRME
"İsim isim baktığınızda itiraz ettiğiniz isimler var mı?" sorusuna Kılıçdaroğlu şu cevabı verdi:
"Kabineyi tartışmak bana göre doğru değil. Türkiye'de hukuk yok, demokrasi kanıyor, anayasa askıya alınmış vaziyette. Bir Bakanlar Kurulu oluşturulmuş ama bu Bakanlar Kurulu etkisiz eleman konumunda. Bazıları araba ve koltuk sevdası ile gittiler. Bazıları belki inanarak gittiler. Bir soruna bir çözüm üretebilir miyiz diye. Ama artık onlarda neyle karşılaştıklarını görüyorlar."
"BİLMİYORSA BU BAKANLAR, BUGÜN UYANMALARI
LAZIM"
Davutoğlu'nun "Türkiye'nin renklerini barındıran bir Bakanlar
Kurulu oluşturduk" demesini eleştiren Kılıçdaroğlu, 'Hangi renkten
oluşuyor Allah aşkına' diye tepki verdi:
Hangi renklerden oluşuyor Allah aşkına? Bir kere kendi kabinesine güvenmiyor. Benden izin almadan adım atmayacaksınız diyor. Hiçbir politikacı söyleminde negatif söz kullanmak istemez. Bizim kabinemiz 4 yıllık bir kabineymiş gibi diye başlandı söze ama birinci gününde daha genelge çıkardı Başbakan benim senin bakanın talimat verse dahi bunu yapmayacaksın dedi bürokratlara. Bilmiyorlarsa bu bakanlar bugün uyanmaları lazım.
"Kabinede yer alsaydınız bu duruma tavrınız ne
olurdu?" sorusuna Kılıçdaroğlu şöyle cevap verdi:
"YA KILIÇDAROĞLU BİR HÜKÜMET KURARSA NE
OLACAK?"
"Biz bunların tamamını biliyoruz. Ben 27.5 yıl devlette
çalıştım. Bakanlar Kurulu'nu nasıl kilitlersiniz, bir koalisyonu
nasıl işlevsiz hale getirirsiniz en iyi bilenlerden birisi benim. O
aklı Sayın Davutoğlu’na kimin verdiğini biz biliyoruz. Kendi
bürokratları şöyle bir genelge çıkarırsak koalisyonu kontrol altına
almış olursunuz onlar koltuklarında oturur maaşlarını alır bakanım
diye ortalıkta gezerler demişlerdir. Bu kabinede niye yer almadınız
diyorsunuz? Anayasal süreç işledi mi, teamüller işledi mi? Bir
parti hükümet kuramadığını söyledi, peki en çok oyu alan ikinci
partiye yetki verildi mi? Anayasayı açıkça çiğneyen bir anlayışın
egemen olduğu kabinede siz nasıl görev alacaksınız? Ahlaka sığar mı
bu, hukuka, demokrasiye sığar mı bu? Kaçak sarayın yolunu bilmeyene
görev vermeyiz diyor. Biz onun bulduğu şekilde yolumuzu bulmayız.
Kaçak sarayın nerede olduğunu da çok iyi biliyorum. Onun endişesi
ya Kemal Kılıçdaroğlu bir hükümet kurarsa ne olacak? Korkunun
egemen olduğu bir anlayışla bize görev vermekten çekindi. Biz
hakkımız olanı tarihe not düştük, onun gibi mağdur edebiyatı da
yapmayacağız. Kendileri biz muhafazakarız diyor. Muhafazakarlık
teamüllere bağlılık demektir."
"EN İYİ BİZ YÖNETİRİZ"
Yeni seçim kampanyaları hakkaında bilgi veren
Kılıçdaroğlu, "Güzel projelerimiz var." diyerek şöyle
açıkladı:
"Seçimden sonraki tablonun da yurttaşlarımız tarafından sağduyu
ile değerlendirileceğine inanıyorum. Biz kendimizi düşünmedik bu
süreçte, Türkiye'yi düşündük, sorunların çözümü için çok iyi
niyetlerle hareket ettik. Şu anda Türkiye'de ciddi bir yönetim
boşluğu var. Parlamentoda 4 siyasal parti var. En büyük grubu alan
AKP 13 yılda Türkiye'yi nereye getirdi. Bugün Türkiye kan gölüne
dönmüş durumda. Oysa ilk iktidar olduklarında terör neredeyse
sıfırlanmıştı. 13 yılda Türkiye'yi bu noktaya getiren bir siyasal
anlayışa oy verilir mi? Eğitimde bana bir tek anne baba gösterin,
bu eğitim sisteminden memnunum desin. Bu sistemin kalitesinin
arttırılması lazım dediğimiz zaman, Cumhuriyet Halk Partisi eğitim
sistemi imam hatipleri kapatacak diyorlar. İmam hatibe giden bizim
çocuğumuz değil mi? İmam hatibi biz kurduk zaten. En iyi şekilde
oradaki çocuklarımız da eğitim alsınlar derdimiz bu. 13 yılda
Türkiye'yi bu noktaya getirdiler. Milliyetçi Hareket Partisi her
şeye itiraz ediyor, HDP adeta denklem dışı tutulmuş pozisyonda. O
zaman Türkiye'yi en iyi kim yönetir? Türkiye'nin sorunlarını en iyi
projelendiren parti hangisi? Koltuk, makam peşinde koşmayan,
siyaseti kişisel çıkar için, toplumu bölmek için kullanmayan,
herkesin kimliğine, inancına, yaşam tarzına saygı duyan bir parti
var. O da Cumhuriyet Halk Partisi. Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki
kadrolar bütün siyasi partilerin kadrolarından çok daha nitelikli.
O zaman en iyi biz yönetiriz."
"BUNDA BİZİM DE SUÇUMUZ VAR"
"Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki değişim toplumun geniş kesimleri
tarafından tam algılanamadı." diyen Kılıçdaroğlu bunda kendilerinin
de suçu olduğunu söyleyerek, "vatandaşın ayağına yeteri kadar
gidemedik. Bizim samimiyetimizden hiç kimsenin endişe duymaması
lazım. Bizi karalayan kötüleyen oldu, bizim söylediklerimize bakın.
Kötü yönetim Türkiye'de 13 yılda kurumsallaştı. Hiçbir devlet
dairesi iyi hizmet vermiyor Türkiye'de. 13 yılda bir AKP devletine
dönüştü. Biz yönetiriz en iyi. 4 yılda görecekler Türkiye dünyada
saygınlığı olan bir ülke olacak. AB fasıl açtı açmadı hiç bakmadan
birinci sınıf demokrasinin gereklerini biz kendimiz parlamentodan
geçireceğiz." dedi.
CHP'NİN HEDEFLEDİĞİ OY ORANI
Hedefledkleri bir oy oranı olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu,
"Oy oranımızı yükseltmek istiyoruz. Türkiye’de iki
başlı bir anlayış var ve bu dünyada saygınlığı zedeler konuma
geldi. Benim ülkemin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan
Cumhurbaşkanı kullandığı bir söz, verdiği bir örnek nedeniyle 15
dakika bile geçmeden ilgili ülkenin yetkilileri tarafından
yalanlanıyorsa bu benim ağrıma gidiyor. Bu ülkenin dışişleri bakanı
verdiği bir örnek veya söylediği bir söz dolayısıyla birkaç dakika
geçmeden ilgili ülkenin yetkilileri tarafından yalanlanıyorsa bu
benim ağrıma gidiyor. Bu tablo Türkiye'nin hak ettiği bir tablo
değil. Sen kul hakkı yemeyen bir iktidar, herkesin kazandığı, evine
ekmek götürdüğü, saygınlığı olan bir Türkiye istemiyor musun?
Birilerinin peşine takılma. Biz bunu yapabiliriz. Hangi gerekçe ile
yapamıyoruz? Bunu toplumun önüne koyacağız. Bir dönem siz Sivas’ın
ötesine geçemiyorsunuz diye eleştiriyorlardı. Biz her tarafa
gidiyoruz. Bu ülkeyi 13 yıldır yönetenler buyursun gitsinler
bakalım." diye konuştu.
YENİ SEÇİM SLOGANI
7 Haziran seçimleri için kullandıkları 'O verin gitsinler'
sloganının yerine farklı sloganlar kullanacaklarını söyleyn
Kılıçdaroğlu, "Yeni sloganlarımız olacak. Oy verin gitsinler dedik
gittiler. Koalisyon farklı bir evre. Millet iradesini ortaya koydu
biz o iradeye duyduğumuz saygının gereği olarak oradaydık."
dedi.
CHP'YE KIRGIN OLANLAR İÇİN NE DEDİ?
"AK Parti ile görüştüğünüz için size kırgın olanlar vardı. Onlara
ne söylemek istersiniz?" sorusuna Kılıçdaroğlu'ndan,
"Biz Türkiye'yi düşünüyoruz. Biz partiyi değil, Kemal
Kılıçdaroğlu’nu değil, Türkiye'yi düşünüyoruz. O nedenle biz
Türkiye bu kadar köklü sorunlar yaşarken, özel kinler, özel ön
yargılarla yola çıkıp, koalisyonu hiç görüşmeyeceğiz demek benim
siyasal anlayışıma uymuyor. Biz nasıl önce Türkiye'nin çıkarları
diyorsak, onlar da önce Türkiye'nin çıkarları desinler. Bir sonraki
seçimi düşünseydik biz de baştan reddederdik. O zaman vatandaş ben
oy verdim niye gereğini yapmıyorsunuz derdi. Ama bunu şu anda
Cumhuriyet Halk Partisi için diyemeyecekler. İlk gün Sayın
Davutoğlu geldiğinde koalisyon için gereklerimizi açıkladık. 4
yıllık hükümet olursa varız dedik, yeni bir hükümet algısının
olması lazım dedik, ortakların birbirine güvenmesi gerekiyor
dedik." cevabı geldi.