Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'ı kızdıracak cevap

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP heyetini Esad'a götürenlerin Reyhanlı zanlısı olduğu iddiasına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın suçlamalarına böyle cevap verdi:

"ARABAYLA GİTMEYİN DEVEYLE GİDİN"

"Neymiş bir şoför CHP heyetini Suriye'ye götürmüş. Ben o heyete dedim 'arkadaşlar arabayla gitmeyin deveyle gidin' diye. Deveyle gitselerdi o zaman diyecekti ki 'bu develer Esad'ın devesidir' diye. Sen bize asla ve asla leke atamazsın. Biz temiz insanız. Biz düzgün insanız, biz kul hakkı yemeyiz kan dökmeyiz. Haram yemeyiz, haramzade değiliz."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir dizi açılışa ve partisinin il başkanları toplantısına katılmak için Antalya’ya geldi. Kılıçdaroğlu’nu Antalya Havalimanı VIP salonu önünde bir grup partili karşıladı. CHP’liler ön seçim taleplerini, karşılama sırasında açtıkları pankartla ifade etti. Kılıçdaroğlu’na, CHP Genel Başkan Yardımcıları Adnan Keskin ile Gökhan Günaydın da eşlik etti.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun Antalya’da ilk olarak Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan gençlik merkezini açtı. Kılıçdaroğlu burada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’ye yönelik eleştirileri ve tazminat konusunda konuştu. Reyhanlı faillerinin CHP’lileri Beşşar Esed ile görüştüren kişi olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan’a şu karşılığı verdi: “Neymiş, bir şoför CHP heyetini Suriye’ye götürmüş. Ben o heyete dedim, arkadaşlar arabayla gitmeyin deveyle gidin. O zaman diyecekti ki bu develerde Esed’in devesidir. Sen bize asla leke atamazsın. Biz temiz insanız. Düzgün insanız. Biz kul hakkı yemez. Biz kan dökmeyiz, biz haram lokma yemeyiz. Biz haramzade değiliz.”

Başbakan’ın 51 kişinin öldüğü Reyhanlı’nın ardından ABD’ye gitmesini ve CHP’yi suçlamasını eleştiren Kılıçdaroğlu, “51 kişi hayatını kaybediyor, beyefendi ABD’ye gidiyor. Şimdi gidiyor oraya, sorumlu kim? CHP. Ben ona bir yol öğreteyim. Gizli tanık bulsun. Desin ki vallahi Kemal Kılıçdaroğlu bize bombaları verdi. Bunlarda para çok çünkü. Bir tane adam bulurlar. Cebine bastırırlar dolarları, Kılıçdaroğlu bombaları patlattı. Kendisi oradaydı ama o sırada başka bir yerdeydi. Söyletirler bunu. Yalan söyleyenin sınır tanımadığını herkes bilmek durumundadır. Yalanı meslek edineni her türlü olayı sürecin içine soktuğunu bilmemiz gerekiyor. Ben bir ara kendisine yalan makinesi demiştim. Döndü dedi ki; Evet, ben bir yalan makinesiyim. Ne söyleyeyim başka arkadaşlar.” şeklinde konuştu.

Başbakan’ı Irak’ta 1,5 milyon Müslüman’ın kanı akarken sessiz kalmakla suçlayan Kılıçdaroğlu, “Başkalarının papağanı olan ülkeye katkı da bulunamaz. Başkalarının arabasına binen binmediği istikamete götürülür.” dedi. Dış politikanın ulusal ve ülkenin çıkarlarına hizmet etmesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Eğer dış politikayı birilerinin çıkarları üzerine inşa ederseniz, işte böyle gelir duvara çarparsınız” dedi.

Suriye konusunda uluslararası konferans toplanmasını teklifini, Başbakanı’ın “Ben aynı masaya oturmam.” diyerek reddettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Obama söyledi aynı masaya gidip tıpış tıpış oturacak. Sen misin başbakan, devleti bilen, devleti koruyan, Türkiye Cumhuriyeti’nin onuru koruyan?” şeklinde konuştu.

TAZMİNAT KONUSU

Başbakan’ın, “Ben Kılıçdaroğlu’nu muhatap almayacağım. Aile terbiyem buna izin vermiyor.” dediğini hatırlatan CHP Genel Başkanı, “Sen nasıl bir aile terbiye almışsın ki, bir adama alçak diyorsun. Senin annen baban, böyle mi öğretti. ‘Bir insana alçak de’ diye mi öğretti? Sana sesleniyorum Recep Tayip Erdoğan aynaya bakarak mı konuştun.” dedi.

Başbakan’ın kendisi aleyhine açtığı bir milyon liralık tazminat davasına değin Kılıçdaroğlu, “Beni parayla korkutacağını sanıyor. Allah’tan başka korkacağımız hiçbir şey yoktur, sen başta olmak üzere. Çünkü onların hayatı para. Ceplerinden beş kuruş eksilse dünyaları yıkılır onların. Hayatı para onların. Mümkün olsa kefene cep yapacaklar, öbür dünyaya dolar götürecekler. Bunlar yaparlar. Parayla bizi korkutacağını sanıyor.” diye konuştu.

Başbakan’ı Reyhanlı’daki patlamalarda ölen 51 kişinin yanı sıra Uludere ve Cilvegözü saldırılarında ölenlerin de katili olmakla suçlayan Kılıçdaroğlu, “Ülkeyi yöneten, Başbakan o değil mi? İstihbarat raporları ona gitmiyor mu? O bakmıyor mu, konuşmuyor mu? Peki kimi sorumlu tutacağız? Reyhanlı’daki manavı sorumlu tutacağız her halde ya da Antalya’daki ayakkabı boyacısını sorumlu tutacağız. Niye önlemedin diye. Eğer bir ülke iyi yönetilmiyorsa sorumlusu siyasal iktidarlardır. Dünyanın her yerinde böyledir.” şeklinde konuştu.

GENÇLİK MERKEZİ

İnsan odaklı projelerinden birisi olduğunu, öğrencilerin konut ve barınma sıkıntısını üniversitede görev yaptığı yıllardan bildiğini ifade eden Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın da, 6 milyon liralık gençlik merkezi projesine 1,5 yıl önce başladıklarını belirterek, “Kampüse yakın olması için bu alana seçtik. 5 bin metrekareye yakın bir alanda barınma, konaklama ve bir öğrencinin ihtiyacı olan her imkanın bulunduğu bir tesis. Şuandaki kapasite 300, istenirse 400’a çıkarmak mümkün.” diye konuştu