Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a yurt yanıtı
Abone olCHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu partisinin TBMM Grup toplantısında gündeme ilişkin konuları değerlendirdi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu partisinin TBMM
Grup toplantısında gündeme ilişkin konuları değerlendirdi.
Başbakan'ın "dikizci" dediği için kendisini dava açmakla tehdit
ettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu "açmazsan namertsin" dedi.
Milletvekillerine Bülent Ecevit'i anarak seslenmeye başlayan CHP
lideri, kadınlara AK Partiye oy vermeme çağrısı
yaptı.
Gündemdeki öğrenci yurtları ile ilgili sert bir açıklama
yapan Kılıçdaroğlu, "Erdoğan'ın asıl derdi karma eğitimi yok etmek"
dedi.
İşte CHP Genel Başkanı'nın konuşmasından çarpıcı bölümler:
"Bir liderimiz vardı. Adı Bülent Ecevit. Yedinci ölüm yıldönümünde onu andık. O bir halk adamı, bir gönül dostu, katıksız bir sosyal demokrattı. Ülkesinin çıkarlarından ödün vermedi. ABD afyon ekemezsin dediğinde bayrağını kaldırdı. Kıbrıs'a çıkamazsın denildiğinde Kıbrıs'a çıktı. Bir milli kahramandı. 5 kez başbakan oldu. Dürüst bir hayat yaşadı. Görüşü ne olursa olsun herkesin güven duyduğu bir liderdi. Rahmetle anıyoruz.
MİLLETVEKİLLERİM BU DAVANIN TAKİPÇİSİ OLSUN
Geçen hafta bir nikaha katıldım. Genç bir teğmen'in hapishanede yapılan nikahına katıldım. Başarılı bir teğmen, fakir bir ailenin çocuğu, tüm okulları başarıyla bitirmiş. Tutuklanıyor, cep telefonuna bazı bilgiler yükleniyor, sonra yüklenen bilgiler yüzünden suçlanıyor. 61 saniyede 139 numara cep telefonuna yüklenmiş. Bilirkişi mümkün değil diyor. Hayatın olağan akışına aykırı. Hiç konuşmamı bu insanlarla. 2 yıl içeride yatıyor. 2 yıl sonra sahtecilik ortaya çıkıyor. Tutukluluğuna gerek yok deniliyor. Serbest kalıyor. Arkasından suç duyurusunda bulunuyorlar. 6 savcı değişiyor bu olayı soruşturmak için. Böyle adalet olabilir mi? 6 savcı değişiyor. Faili bulunamıyor. Hukukçu milletvekillerinden rica ediyorum bu davanın takipçisi olacaksınız. Mazlumun takipçisi olacaksınız. Her duruşmada bulunuyor bu genç teğmen, son duruşmada, dosyada değişiklik olmadığı halde hapse atılıyor. Şöyle diyor genç teğmen "ben 1919'da hiç direnmeden İzmir'i teslim eden, Yunanlılardan tokat yiyen, utanmayan Ali Nadir Paşaların ve türevlerinin değil, direnen savaşan Mustafa Kemallerin emrindeyim" diyor. Bunu dediği için de tutuklanıyor tabi. AKP adaleti. O yüzden hukuk çevreleri ayakta. Bu genç teğmen'in nikah şahidi oldum. İnsanın içi sızlıyor. Vicdanı sızlıyor. Gözleriniz doluyor. Böyle bir tabloyu allah kimseye yaşatmasın. İsyan etmemek mümkün değil. Başarılı bir asker, anadolunun bağrından fakir bir ailenin çocuğu olarak başarılı olacaksınız. Bunu kaldırmak mümkün değil.
HZ. HÜSEYİN DİYEN İÇİNDEKİ YEZİD'DEN KURTULMALI
Acıların bir kısmı tarihimizden kaynaklı. İslam dünyasının unutamadığı Kerbela acısı var. Hz. Hüseyin'in şehit edilmesi unutulmaz bir gönül acısıdır. Hz. Hüseyinden söz edenlerin içlerindeki Yezid'i çıkarmaları gerekir. Olay budur. Katlimdan kurtulan Hz. Zeynep Yezid'in sarayına götürülünceğe dek Kerbela'yı anlattı. Onun sözleri ile öğrendik. Bu çok derin bir acı. Muharrem ayında insanlarımız kendi manıevi dünyalarını zenigleştirir. Kin duymadan, insan sevgisini odak alarak oruç tutarlar. Müslüman dünyanın Muharrem ayında barış içinde yaşamasını diliyoruz.
KERBELA ZALİME DİRENMEKTİR
Değerli arkadaşlarım Kerbela zalime karşı direnmektir. Asla İktidara biat etmedi Hz. Hüseyin. Doğruluktan ayrılmadı. Dedesi Hz. Muhammedin çizgisinden ayrılmadı ama onu katlettiler.
Acıyı bal eyledik diyor bir ozanımız. Özünde olan acıyı kine dönüştürmemektir. Çünkü insana saygı duymamız gerekiyor. Kimliği ne olursa olsun. Zaman zaman CHP'ye eleştiriler yöneltilir. Ama üç konu var ki hiç kimse CHP'yi eleştiremez. Demokrasi, Özgürlükler ve Cumhuriyet bizim mayamızdadır. Hiçbir CHP'li şahsi ikbalini düşünmez. Liderlerimize bakın, miraslarına bakın. Hepsi temiz, hepsi dürüst, hepsi inanç sahibi, hepsi inanca saygılı. Bülent Ecevit... Erdal İnönü... O da bir başka sosyal demokrat liderdi. Onu da anıyoruz. Bunlara baktığımızda sosyal demokrat liderlere bakın, bir de diğerlerine bakın. Hiçbir sosyal demokrat lider yırtık ayakkabı ile girmedi belki siyasete, ama dünyanın en zengin başbakanı da olmadı. Mütevazi yaşadılar, kul hakkı yemediler. Demokrasi konusunda kimse CHP'nin eline su dökemez.
DİNİ SİYASETE ALET ETMEYİZ
Anayasa Mahkemesini ilk dillendiren CHP'dir. Anayasa Mahkemesini, yargı bağımsızlığnı savunduk. İlk hedefler beyannamesini okuyun, görün nasıl bir demokrasi mücadelesi içinde oluğumuzu. Dini siyasete alet etmedik. Çünkü din yüce bir kavramdır. Manevi dünyanın zenginliğidir. Bu zenginliği başka bir alanda harcayamayız. Bu bizim görevimiz. İnanca, kimliğe saygılı olmayı savunduk. Hiç bir parti programında yoktur, biz "kişinin etnik kimliği kişinin şerefidir" deriz. Uludere'de öldürülen 34 yurttaşımızın ailelerinin yanındayız. Biz kendi insanımınzın yanındayız. Mazlumun yanındayız. Hrant Dink cinayetinin bütün ayrıntıları ile aydınlanmasını isteriz. Biz poşu taktı diye Cihan Kırmızıgül'ün 11 yıl hapse girmesini içimize sindiremeyiz. Kadın erkek eşitliğinden yanayız. Kadına seçme hakkını veren partiyiz. Kadın kadındır erkek erkektir diyorlar birileri. Zekaya bak. Bütün kadınlara sesleniyorum. Eğer erkeklerin sahip olduğu haklara sahip olmak istiyorsanız, çocuğuma süt veremedim diye kendinizi asmak istemiyorsanız adresiniz, yeriniz belli: CHP.
DİKTATÖRE SORARSANIZ SORUMLUSU CHP
Diyor ya kadınların haklarını sağladık. Dünya ekonomik Forumu'nun 2013 raporu: Türkiye kadın erkek eşitliği açısından 136 ülke arasında 120. sıradayız. Kafa bu kadar basıyor. Kadını bir birey olarak görmüyor, bir insan olarak görmüyor. Kadınlara söylüyorum, hakkınızı sahip çıkın, sonuna kadar mücadele edin.Tarlada çalışan kadın da Belediye Başkanı olmalı. Ne eksiği var kadının. Sen otur evinde çocuk bak, ben ne söylersem öyle yap... Kadınlar bunun zamanı geçti artık biz de hak istiyoruz demeli. Ekonomik katılım ve fırsat eşitliği açısından 127. sıradayız. İş gücüne katılım 121. sıradayız. Liste uzun. Son 10 yılda kadına yönelik şiddet yüzde 1400 arttı. Diktatöre sorarsanız bunun sorumlusu CHP.
İNSAN BOYUNDAN UTANIR
2002 yılında öldürülen kadın sayısı 66, 2013'de 846. Madur olan kadın, dövülen kadın, öldürülen kadın. Kusura bakmayın AKP'ye oy verenler de kadın. Onlar da dirensin.
Kadının giysisi üzerinden siyasete son. Sana ne nasıl giyinirse giyinsin. Şimdi kadınları uyarma zamanı. Demokrasi geriye giderken faturayı kadınlar öder. Sizi eve hapseden zihniyetten kurtarmanız gerekiyor sizleri. Ne diyordu: Kabataş iskelesinde Türbanlı bir kadına, 50-60-70 kişi saldrımış. Üstüne idrar... daha neler neler. Ne demiştim, yalancıdan başbakan olmaz. Utan, boyundan utan. Başörtülü kadına böyle yapılıyor demek için uğraşıyor. Biraz ahlak olur, biraz utanma olur insanda. Heryanda MOBESE var, elde bilgi yok. Ama bizim dünya çapında bir yalancımız var.
NEDEN SANA NE KARDEŞİM DEMİYORSUNUZ?
Kadınlara şunu söylemek istiyorum. Kaç çocuk doğuracağınıza bir adam karar veriyor. Nasıl doğuracağınıza bir adam karar veriyor. Neden Sana Ne Kardeşim demiyorsunuz?
Merdiven altı atölyelerde binlerce kadın çalışıyor. Pek çoğunu gezdim. Sigortaları yok, kayıt dışı çalışıyorlar. Siz hiç Erdoğan'ın ağzından bunu duydunuz mu? Hayır! Ne söylüyor Kabataş iskelesi diyor. Yalan söylüyor.
KADINLARIN SİGORTA PRİMİNİ DEVLET ÖDESİN
Diyorlar ki yasaları değiştireceğiz. Doğum yaparsa şu kadar olur, şu olursa bu kadar olur. Karşılığında da işveren para verecek işe gitmeden. Amaç ne, sağ gösterip sol vurmak. Bak size bu hakkı verdim diyecek. Ama işveren çalıştırmayacak onları. Biz ne diyoruz CHP olarak. Kim kadın isdihtam ediyorsa onun sigorta primlerini devlet ödeyecek. Bu kadar basit.
KADINLAR BU İKTİDARA OY VERMESİN
Halkı kandırıp hedef değiştirip, kadını çalışma yaşamının dışına itiyor. Bir esnaf düşünün, sigorta primini iki ay yatıramadı. Bir de hastalandı. diyorlar ki biz sana bakmayız kusura bakma… Hadi bunu anladık. Ama diyor ki senin eşine de bakmayız. Kadın kardeşlerim bunu unutmasınlar. Sana bu kadar ağır bir ceza fatura eden iktidara oy vermeyeceksin.
Cennet kadının ayakları altındaysa ve sen buna inanıyorsan, çocuğuna süt içiremediği için kendini asan kadının ağırlını hisset.
Grup toplantılarına, Erzurum Tortum'dan 17 yaşındaki baş örtülü Leyla geldi. Biz onu baştacı ettik. Avukat arkadaşlarımız onun davasını takip etti. CHP budur. Mazlumun yanında, haklının yanında zulme direnen bir partidir CHP.
BENİM ÇOCUĞUM NEDEN İŞSİZ DİYE BİR SORUN
Kadınlar şunu soracak: 1. Benim çocuğum neden işsiz? 2. Bunun sorumlusu kim? Bu sorunun yanıtını arasınlar. Atama bekleyen öğretmenlerin anaları şunu düşünsün: Yemedim yedirdim, aylardır yıllardır bekliyor çocuklarım. İskenderunlu bir baba 10 yıldır bekliyor çocuğum demiştir göz yaşları içinde. Anneler babalar "benim çocuğumun atamasını yapmayan kim?" diye sorsun. Bu sorunun yanıtını verirlerse tamam. Her dört üniversiteliden biri işsiz. Her kadın benim çocuğum neden işsiz diye düşünsün.
TOKİ İHTİYAÇ VARSA YURT YAPSIN
Demokrasi açığımız büyüyor. Özgürlük açığımız büyüyor. diyor ki kız ve erkek öğrenciler aynı yurtlarda kalmayacak. Zaten kalmıyor ki. Senin derdin yurt sorunu değil. KArma eğitimi nasıl yok ederim senin derdin. eğer yurt yoksa sorumlusu kim CHP mi? Toki kalkıyor sovyet tipi evler yapıyor neden yurt yapmıyor. Yurt yokmuş yeteri kadar. Sen sorumlu değil misin? Ülkenin sorunlarını bilmeyen insanlar bunlar. Türkiye'yi bir ortadoğu ülkesi haline getirmek istiyorlar. Özellikle kadınların bunu bilmesi lazım.
TÜRK KADINLARINA DA YASAK GELİRSE ŞAŞMAYIN
Suudi Arabistan'da kadınlar araba kullanacağız diye mücadele ediyor. Yarın sizin için de böyle bir yasak gelirse şaşmayın hiç.
İSTANBUL'DA BİR DE BÖYLE BİR ADAM VAR
Güzel istanbul ranta kurban edilmek isteniyor. Necip Fazıl
"çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur", Orhan Veli "İstanbul'u
dinliyorum gözlerim kapalı" ve Yahya Kemal "Sana bir tepeden baktım
Aziz İstanbul" diyor.
İstanbul'un coşkusunu, insanların telaşını görürüz. İstanbul böyle
bir şehir. Dolmabahçe'ye oturuyor. Kadıköy'den gelen vapurları
dikizliyor. Böyle bir adam var bir de. Kadıköy'den gelen vapurlarda
hayat var, coşku var. İstanbulluları görürsünüz o vapurlarda.
Vapurlar istanbul'un güzelliğidir. Martıları da izlersiniz. Onları
da seyredebilirsiniz. bir de kötü niyetler seyretmek var. Bakın ne
diyor: Dolmabahçe'de ofisimin önünde Kadıköy'den gelenleri
görüyorum bunlar benim değerlerimle uyuşan şeyler değil.
DİKİZCİ DEDİM DİYE DAVA AÇMAZSAN NAMERTSİN
Böyle bir adamın olduğu ülkede demokrasiden söz edilemez. Buna
dikizci dedim diye dava açmış. Sevsinler senin davanı. Açmazsan
namertsin. Dikizci ne demek diye TDK sözlüğüne baktım. Gözetlemek
diyor. Ama senin niyetin farklı. Sen kadına birey olarak insan
olarak bakmıyorsun senin niyetin farklı. Dikizci dedim, vallahi
haklıyım. Bundan en ufak bir endişe de duymuyorum. Sen ülkenin
insanlarına nefret dolu olarak bakamazsın, ön yargıyla bakamazsın,
adam ol adam. İnsanları sev. 60 yaşındasın, nasıl böyle bakarsın
kadınlara. Beğenmiyormuş… Bugün bir laf daha etmiş. Ben damdan
düştüm, bunu bilirim demiş. Ne yaptın, ne yaşadı geçmişinde. Ağır
travmatik sorun yaşamayanların böyle bir laf etmesi mümkün değil.
Bir sorunumzu var. Bu dikizci zihniyet özgürlük ve demokrasi
getiremez. Laiklik getiriemez. Dikizcilik yapıyorsun diyorum, sen
söylüyrosun bakıyorum diye. Hicap duyuyorum diyorsun. Dikizcilik
yaptığını itiraf eden normal, eleştiren mi anormal.
BİRAZ SIKILMA OLUR İNSANDA
Bunu AKP'nin her söylediğini yazan yazarlar için söylüyorum. Biraz sıkılma olur insanda. Bu doğru değil dersiniz.
Sadece Dolmabahçeden dikizlese neyse, evimizin içini de dikizliyor. Telefonlarımızı dinliyor. Dikizciden başbakan olmaz.
MISIR'DA LAİKLİK DİYOR TÜRKİYE'DE DEMİYOR
Bu ülkeyi kuranlar hayatın gerçeğini biliyordu. İnancı ve etnik
kimliği ortaya çıkarmadan insanlığı öne çıkartarak laiklik ile
huzur içinde yaşayacağız dediler. Barış içinde yaşamanın yolu
laiklik. Erdoğan söz etmez laiklikten. Ama mısır'da konuştu.
"Laik devlet dinsizliğin değil, herkesin dinini istediği gibi
yaşaması demektir. Anayasayı hazırlayanlar da bunu teminat altına
almalı. Devlet tüm inançları teminat altına alır, hepsine eşit
mesafededir demesi lazım. Bu şekilde olursa o toplum huzur
bulacaktır. Müslümanı ile Kıptisi ile hatta daha ileri gidiyorum
dinsizin ateistin bile inancına saygı duyacaktır devlet."
Böyle diyor. Nerede? Mısır'da. Türkiye'de niye demiyorsun?
Türkiye'de demen lazım. Bu ülkeyi kuranlar bunu güvence altına
almışlar. Farklı inanç sahibi çok yurttaşımız var. Ezidimiz,
Hristiyanımız, Süryanimiz var, Yahudimiz var. Kimseye bir şey diyor
muyuz? Hayır. Laikliiğin daha güçlendirilmesi gerektiğine
inanıyoruz. Farklı yaşam tarzına inanmayan laikliği benimsememiş
demektir.
LAİKLİK İŞİ EHLİNE VERMEKTİR
Akla inanmak demektir laiklik. İşi ehline vermektir. İşi ehline nasıl verirsiniz bilgisiyle birikimiyle. Laiklik budur. Devlet akılla yönetilir. Akılla yönetmezseniz laiklik olmaz. Aklı kullanacaksınız. En önemli kriter akılcılıktır. Akıl Allahın insana bahşettiği en değerli şeydir. Aklı kullanacaksınız ki ülke büyüsün, yoksulluk olmasın, hiç bir çocuk yatağa aç girmesin. Bunlardan birisi kalktı, sözde bakan, biz müslümanız bizden mucit çıkmaz dedi. Sen Müslümanlığı da bilmiyorsun demek ki. Neden mucit çıkmasın. İslam tarihine bakın binlerce müslüman mucit götüsünüz. Aklı o kadar tutulmuş ki müslüman icad yapamaz ditor. Laiklik demokrasinin tek şartı değildir ama laiklik olmadan da demokrasi olmaz.
SEN KİMSİN DE BİZİM SAHİBİMİZSİN
Sizin teminatınız benim demek, sizin sahibiniz benim demektir.
Sen kimsin de bizim sahibimiz oluyorsun. İnanca saygı göster,
insana saygı göster. Bilimi dışlayarak ülkeyi yönetemezsiniz. Akıl
tutulması ile ülke yönetilmez. En büyük darbe güçler ayrılığını yok
etmektir. Temel sorunumuz bu ilkenin sadece anayasada yazılı olması
ama gerçek hayatta olmaması. Yargı siyasallaştı. Yasama ortanı
AKP'nin arka bahçesi oldu. Önümüzde ciddi bir sorun var.
Hapiste gazetecilerimiz, yazarlarımız, avukatlarımız, üniversite
öğrencilerimiz var, bilim insanlarımız var. Hep beraber demokrasi,
özgürlük savunusu yapacağız. Yeni Türkiye'yi hep beraber kuracağız.
Demokratik, sosyal hukuk devletini hep beraber kuracağız.