Kılıçdaroğlu’ndan bilindik suçlama
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın öğrenci yurtlarına ilişkin yaptığı açıklamaları hatırlatarak, "Kafalarının gerisi...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın
öğrenci yurtlarına ilişkin yaptığı açıklamaları hatırlatarak,
"Kafalarının gerisinde bir şablon var, Türkiye’yi bir Ortadoğu
ülkesi haline getirmeye çalışıyorlar" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında
yaptığı konuşmada, "Bir liderimiz vardı adı Bülent Ecevit. 7. ölüm
yıldönümünde onu andık o bir halk adamı, katıksız bir sosyal
demokrattı. Hiçbir zaman ülkesinin çıkarlarından ödün vermedi.
’Afyon ekemezsiniz’ denildiği anda bu benim ülkemdir kendi
topraklarında afyonunu ekecektir’ dedi" şeklinde konuştu. Ecevit’in
hayatının dürüstlük ve güven içinde geçtiğine dikkati çeken
Kılıçdaroğlu, Ecevit’i rahmet ve şükranla andıklarını ifade
etti.
“BU DAVANIN TAKİPÇİSİ OLUN”
Kılıçdaroğlu, "Geçen hafta bir nikaha katıldım. Genç bir teğmenin
nikahına ama tek anormal şey bu nikahın bir hapishanede yapılmış
olmasıydı. Başarılı bir teğmen tutuklanıyor. 18 Eylül 2008’de cep
telefonu alınıyor, polise teslim ediliyor. Cep telefonuna bundan
habersiz bazı bilgiler yükleniyor. Toplam 61 saniyede 139 numara bu
teğmenin cep telefonunu yükleniyor. Birilerinin bu bilgileri
yüklediği açık. Yüklenen kişilerle ilgili hiç konuşulmamış, iki yıl
içeride yatıyor. Hakimler, ’gerek yok tutuklanmasına serbest
kalması lazım’ diyorlar. 6 savcı değişiyor, 6 savcı değişiyor bu
olayı soruşturmak için. Böyle bir adalet olabilir mi? Demokrasisi
gelişmiş bir ülkede bu olay meydana gelse kıyamet kopar"
ifadelerini kullandı.
Hukukçu milletvekillerinden bir ricada bulunan Kılıçdaroğlu, bu
dosyanın ve davanın takipçisi olmalarını istedi. Teğmenin duruşmada
verdiği ifadenin bir bölümünü toplantıda okuyan Kılıçdaroğlu,
"Hukuk çevreleri bu adalet nereye gidiyor diye ayakta. Yoksul bir
ailenin başarılara imza atmış bir teğmen. Nikah şahidi oldum.
Duygulanmamak elde değil. Küçücük bir odada nikah memuru önünde
nikah şahitliği yaptım. Böyle bir tabloyu Allah kimseye yaşatmasın.
isyan etmemek mümkün değil. Bütün eğitiminiz boyunca hep birinci
olacaksınız ve sizi alacaklar sizin bilginiz dışında telefonunuza
yükleme yapacak ve sizi hapse atacaklar. Bu toplumsal bir acıdır.
Acılar sadece teğmenin acısı değildir" diye konuştu.
Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesinin İslam tarihinin
unutmadığı derin acılardan birisi olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu,
Muharrem ayında insanların bu acı etrafında kendi manevi
dünyalarını zenginleştirdiğini ifade etti. Kılıçdaroğlu, Müslüman
dünyanın Muharrem ayında barış içinde kavgasız yaşamasını
diledi.
CİNSİYET AYRIMCILIĞI RAPORU
2013 Yılı Dünya Cinsiyet Ayrımcılığı Raporu sonuçları hakkında
bilgi veren Kılıçdaroğlu, “Kadını ikinci sınıf olarak görüyor.
Kadınlara söylüyorum. Hakkınıza sahip çıkın, sonuna kadar mücadele
edin. Kadın tarlada kocasıyla beraber çalışmıyor mu? Karadeniz’deki
kadınlara soralım. Günün 24 saati çalışıyorlar. Sen evde otur çocuk
bak’, ’aman etliye sütlüye dokunma’ kadınlar demeli ki artık geçti
bunların zamanı’. Son 10 yılda kadına yönelik şiddet yüzde bin 400
arttı. Her kadının düşünmesi lazım. Kim bunun sorumlusu. Diktatöre
sorarsanız, CHP. Oysa bütün CHP’liler kadına saygı duyuyor. Kadını
erkeğin gözüyle görmüyor, bir birey olarak görüyoruz. Haklarıyla
beraber onları tanımlamak gerekiyor" ifadelerine yer verdi.
"KADINLARIN KAÇ ÇOCUK DOĞURACAĞINA BİR ADAM KARAR VERİYOR"
Kadınlara seslenen Kılıçdaroğlu, "Sizin kaç çocuk doğuracağınıza
bir adam karar veriyor. Niye sesiniz çıkmıyor, sana ne kardeşim
demiyorsunuz? İstanbul’un merdiven altı atölyelerinde binlerce başı
örtülü kadın çalışıyor. Hiçbirinin sigortası yok. onlara sahip
çıkan biziz. Siz hiç Recep Tayyip Erdoğan’ın ağzından ’bu kayıtdışı
çalıştırılmaz’ dediğini duydunuz mu. ’Kadınlara daha fazla çalışma
olanağı sağlayacağız’ diyorlar. ’Yasaları değiştireceğiz’ diyorlar.
Erkeği kadını beraber çalışacak dedim. Doğum yaparsa süresi şu
kadar olur, hiç işe gitmeden işveren para verecek. Hangi işveren
çalıştırır. Amaç sağ gösterip sol vurmak. İşverene zorla diyebilir
misiniz. Kadın istihdam edeceksiniz. diye hayır öyle bir şey yok.
Kadınların çalışma yaşamında daha fazla yer almasını istiyorsan,
çalışacak kadının primlerin bir kısmını devlet ödeyecek.
Getirebilirler mi bunu getiremezler" dedi.
“TÜRKİYE’Yİ BİR ORTADOĞU ÜLKESİ HALİNE GETİRMEYE ÇALIŞIYORLAR”
Kılıçdaroğlu, "Kız ve erkek öğrenciler zaten aynı yerde kalmıyor
ki. Nasıl bir kafa? Hayatı boyunca yurdun önünden geçmeyen bir kişi
bu kadar ağır bir eleştiriyi nasıl getiriyor? Senin derdin karma
eğitimi nasıl yok ederim. Eğer bu ülkede yurt yoksa, sorumlusu kim?
’Yurt yokmuş yeteri kadar’, sen sorumlu değil misin? Kafalarının
gerisinde bir şablon var, Türkiye’yi bir Ortadoğu ülkesi haline
getirmeye çalışıyorlar" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, "İstanbul’a gelen bir adam var. Dolmabahçe’ye
oturuyor. Görevi ne? Kadıköy’e gelen vapurları dikizlemek.
İstanbulluları görürsünüz o vapurlarda. Vapurlar İstanbul’un bir
özelliğidir. O vapurlarda martıları da izlersiniz. Bunu
seyredebilirsiniz ama bir de kötü niyetle seyretmek var.
-Dolmabahçe’den Kadıköy’den gelenleri görüyorum. Bunlar benim
değerlerimle uyuşmuyor-. Nedir seni değerin? Böyle bir adamın
olduğu ülkede demokrasiden söz edilemez" dedi.
“DİKİZCİ” SUÇLAMASININ ARKASINDA
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ’dikizci’ dediği için Erdoğan’ın
kendisine dava açtığını belirten Kılıçdaroğlu, "Dikizci’ dedim diye
dava açmış. Sevsinler senin davanı. Açmazsan namertsin. TDK’nin
sözlüğüne baktım, ‘gözetlemek’ diyor bir şeyi. Niyet önemli. Senin
niyetin farklı sen kadına birey, insan olarak bakmıyorsun. Senin
niyetin farklı. ’Dikizci’ dedim, samimi söylüyorum haklıyım. Bundan
en ufak bir endişe duymuyorum. Sen bu ülkenin insanlarına
önyargıyla bakamazsın. Adam ol adam. 60 yaşındasın sen. Naslı bunu
yapıyorsun sen? Kadınlara nasıl bakıyorsun sen" şeklinde
konuştu.
“DAMDAN NASIL DÜŞTÜĞÜNÜ ANLATMASINI İSTERİM”
Başbakan Erdoğan’ın öğrenci yurtlarına ilişkin grup toplantısında
yaptığı açıklamaları hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Öğrenci yurtlarıyla
ilgili olarak damdan düştüm bunu biliyorum’ diyor. Bu damdan nasıl
düştüğünü anlatmasını isterim. Ne oldu neyi yaşadın? Geçmişinde
ağır travmatik sorunları olmayanların böyle bir ifade kullanması
mümkün değil. Bu dikizci zihniyet bu ülkeye özgürlük, laiklik
getiremez. ’Ben gözetliyorum’ diyor bu normal sayılıyor, ben bunu
eleştiriyorum bu ’anormal’ sayılıyor" ifadelerine yer verdi.
(İHA)