Kılıçdaroğlu'dan vekillere televizyon yasağı
Abone olCHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, CHP tüzük kurultayının açılışında parti içine yönelik olarak çok sert mesajlar verdi. Kılıçdaroğlu, "'Ben yoksam parti de yok' diyen arkadaşlar, kapı burada gidebilirler" dedi, izin almadan televizyon programlarına katılan milletvekilleri için, "Bu partide yeri yoktur" ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu CHP 19. Olağanüstü Kurultayı'nda konuştu. Ben
yoksam parti de yok diyenlere rest çekip kapıyı gösteren
Kılıçdaroğlu, milletvekillerine de televizyon yasağı getirdi.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satırbaşları şöyle:
"BU MÜCADELE BİZİM ORTAK MÜCADELEMİZ"
Bizim
temel ilkemiz, söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Bu saflara
elbette ki ister muhafazalar, ister ülkücü, ister milliyetçi, ister
mukaddesatçı, ister Atatürkçü kim olursa olsun hep beraber bu
mücadeleye getireceğiz. Bu mücadele bizim ortak mücadelemizdir. Bu
davaya önce inanmamız gerekiyor.
Yok etmek isteyeceklerdir ama asla yok edemeyeceklerdir. Çünkü, bir haklıyız, gururluyuz, onurluyuz. Her CHP'linin bir dava insanı olması gerekir. Kadın-erkek eşitliğinin savunulması ortak davamızdır. Dün Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde Aydın'dan kadın muhtarlara seslendim. Çağrı yaptım, yüzde 33 cinsiyet kotasını Siyasal Partiler Yasası'na koyalım diye. Aynı çağrıyı yine yapıyorum. Yüreğiniz yetiyorsa, kadınlara saygınız varsa, parlamentoda grubu bulunan bütün siyasi partiler, en az yüzde 33 cinsiyet kotasını yasalaştıralım. Biz bunu yapacağız. Türkiye'yi çağdaş uygarlığa taşımak ortak davamızdır.
"BİREYSEL ÇIKAR PEŞİNDE KOŞANLARIN BU PARTİDE YERİ
YOKTUR"
Davaya inanan insanların özelliği ben yarın ne olacağım kaygısı
taşımayanlardır. Milletvekilliği garanti mi diye söyleyenlerin dava
insanı olmaya hakları da hukukları da yoktur. Dava insanı olanların
mevkisi yoktur, makamı yoktur, yeri yoktur. Sen hiçbir şey
olamazsın, senin bu partide yerin de yoktur kardeşim. Bireysel
çıkar peşinde koşanların bu partide yeri yoktur.
"'BEN YOKSAM PARTİ DE YOK' DİYEN ARKADAŞLAR, KAPI BURADA
ÇIKIP GİDEBİLİRLER"
"Ben yoksam parti de yok" diyen arkadaşlar, kapı burada çıkıp
gidebilirler. Parti kimsenin babasının malı değildir. Parti
hepimizindir. Türk milletindir, Kuvayı Milliyecilerindir. Avukat
bürolarında kurulan parti değildir, savaş meydanlarında kurulan bir
partidir. 1980 sonrası lümpenleşen bir yapı vardı. O yapıyı yok
edinceye kadar mücadele edeceğim. Her partili bir dava insanı
olacak. "Ben ne olacağım?" diye yolan çıkanlar partiye ihanet
ediyorlar. Sandık koymayanı tutmayacağım. Bürolarda oturup delege
yazmanın da mantığı yoktur. Her zaman parti içim yarışmayı tercih
ettim.
"DELEGENİN ÇİFT KİŞİLİKLİ OLMAMASI LAZIM"
Divanın önünde imza atma şartını uzaydan gelen adamlar mı kaldırdı,
ben kaldırdım. Divan önünde imza ayıbından bu partiyi kurtardım.
Delege istediği gibi imza atar. Delegenin çift kişilikli olmaması
lazım. Hem ona hem buna imza, olmaz, ahlaki değildir. İmza atan
herkes kapıma geldiğinde hiçbir zaman sorgulamadım. Diğerlerini,
genel başkan yardımcılarını, il başkanlarını nasıl karşılayıp
uğurladıysam onları da öyle karşıladım, uğurladım. Herkes
demokratik olarak yarışabilir. Eski alışkanlıkların nüksetmesini
kabul etmiyorum. Delege üzerinde baskıyı kabul etmiyorum. Bunu
yaptığımız zaman ses vermiş oluruz. Bunu yaptığımız zaman bu
partide demokrasi var, bunu söylemiş oluruz.
"KİMSENİN ÇARŞAF LİSTEYİ KALDIRDIĞI YOK"
Blok liste verin demedim, çarşaf liste olsun dedim. Delegeye
güvendim. Delege Türkiye'yi yönetecek. Türkiye'yi seslendirecek.
Onurlu bir duruş sergileyecek elbette genel başkan seçecektir.
Genel başkan çözüm üreten, elinden gelen her türlü çabayı gösteren
kişidir. Genel Başkan olmak kolay değil ki, aile hayatımız bitti.
Günün 24 saati çalıştım. Türkiye'de şu anda CHP Genel Başkanı'nın
gösterdiği çabanın onda birini diğer genel başkanlar
göstermemiştir. Kimsenin çarşaf listeyi kaldırdığı yok.
Kadına siyasette verdiğimiz değerin önemi duyulacaktır. Siyasetin her alanından gençler olmalı. Gençlerin önünü açmak durumundayız.
"PARTİ ÜYESİ, PARTİ MİLİTANIDIR"
Geldiğim günden bu yana üye reformunu yapmak benim içinde bir
ukdeydi. Ben şunu istiyorum; parti üyesi parti militanıdır, nokta.
Parti üyeliği dişe diş mücadele göstermelidir. Üyeleri atacakmışız
partiden, niye atalım?
İnternet üyeliğini 3 yıllık çaba sonunda getirebildim. "Efendim, partiye üye olurlar", olsun. Örgütün görüşünü alıyoruz. Teknolojik altyapı, hiçbir partide olmayan teknolojik altyapıyı yaptık. Üye var adresi, telefonu belli değil. Üye sistemini düzeletecekseniz, telefon açtığımda karşımda üye olmalı. Ben o üyenin, yeni yılında, bayramında bayramını kutlayabilmeliyim. O yüzden üyelikte reform yapacağız. Sandıklarda çalışan, emek veren üyelerin liyakat esasına göre ödüllendirilmesini getiren bir düzenleme yapacağız. Parti üyesi, partinin hakkını hukukunu savunan kişidir. Gönüllü üye seçimlerde gelir oy verir. Mevcut üyelerimizi yok saymadan bütün üyelerin başımızda yeri var. Söylenenin aksine üyeden korkan bir yönetim anlayışı ile değil, üyeyi en geniş tabana yayan bir yapıyı hedefliyorum.
"MİLLETVEKİLİ İZİN ALMADAN TELEVİZYONA ÇIKIYORSA PARTİDE
YERİ YOKTUR"
Ben milletvekili seçildim, istediğim
kanala çıkarım, istediğim gibi konuşurum, izin almadan çıkıyorsa,
bu partide yeri yoktur. Eski hastalıkları hala bir şekilde gündeme
getirenleri de uzaklaştıracağım. Disiplinli bir örgüt, özgüveni
yüksek olan bir örgüt... Söylediği sözün ne anlama geldiğini bilen
örgüt ve parti militanı üyeler istiyorum.
2019 seçimlerinde demokraside bir devrim yapacağız. Bu devrimi gerçekleştirenler de kadınlardır.