Kılıçdaroğlu dan Erdoğana sert yanıt!
Abone olErdoğan'ın bugün yaptığı konuşmaya Kılıçdaroğlu'ndan anında yanıt geldi. Üstelik de sert bir yanıttı.
CHP’nin yarınki kurultayında genel başkanlığa aday olan
Kemal Kılıçdaroğlu, son mesajlarını “Canlı Gaste”de verdi.
Kendisinin “cam gibi şeffaf” olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu,
“Başbakan bu rüzgardan korksun” dedi.
Kurultay öncesinde “Canlı Gaste” programına konuk olan Kemal
Kılıçdaroğlu, Can Dündar’ın sorularını yanıtladı.
BU RÜZGAR BENİ ŞAŞIRTMADI
Kemal Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Büyük beklenti kuşkusuz beni kaygılandırıyor. Bölünme kaygısı
olmaz. Mustafa Özyürek, 'Gelip destekleyeceğiz'
dedi. Küskünlük olsa bile ben onları barıştıracağım.
Hepimiz çalışacağız, her yere gideceğiz. Herkesten oy istiyoruz.
Bu rüzgar beni şaşırtmadı, bekliyordum. CHP’nin
tek başına iktidar olması için bu yetmez.
Toplumun her kesimiyle irtibat kurup, eleştirilerini dinleyeceğiz.
Bilmediğimizi söyleyeceğiz ama bilenden de öğreneceğiz.
'MUSTAFA KEMAL GİBİ...'
Olabildiğince iyi bir kadroyla yola çıkacağız. İyi isimler, önemli
isimler var; beraber olacağız. Sorunu tespit etmek değil, nasıl
çözeceğimizi de belirlememiz lazım. Çok güzel projelerle ortaya
çıkacağız.
Parti içi demokrasiyi sonuna kadar sağlayacağız. Parti içi
demokrasinin nasıl işleyeceğini göreceksiniz.
Partiyi kısır çekişmelerden kurtarmak, halka gitmek... Halkla
başladık, halkla yola devam edeceğiz. Mustafa Kemal ve
arkadaşları halkla yola çıktı. Kimseyi ötekileşmeden, herkesin
ayağına gidip oy isteyeceğiz.
Biz rüşvet istemeyeceğiz, yolsuzluk yapmayacağız. Havuzlu villarda
oturmayacağız, halk zenginleşmeden biz zenginleşmeyeceğiz.
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ? |
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bugün partisinin il başkanları toplantısında muhalefetin "işsizlik bu ülkenin sorunudur" şeklindeki eleştirisini anımsatarak "Bunu senin söylemene gerek yok ki, bunu el alem biliyor. Nasıl çözeceksin onu anlat. "Biz iktidar olduğumuz zaman onu göstereceğiz' İktidar olamayacaksın ki. Yolunu göster, yolunu" demişti. |
BAŞBAKAN TEDİRGİN OLMASIN, KORKSUN!
Ben saydam, cam gibi biriyim; herkes bilecek. Sayın Başbakan keşke
o söylemlerin arkasında durabilseydi.
Sayın Başbakan’ın işi gücü yok sürekli bizim partimizin iç
işleriyle uğraşıyor. Yaptığı konuşmaların büyük kısmını CHP’ye
ayırıyor. Sayın Başbakan esen rüzgardan tedirgin olmuşa
benziyor. Ama sadece tedirgin olmasın korksun.
Ne olursa olsun ben bir insanım. İnsanımı da seviyorum. Ben bu
insanlar için çalışmak istiyorum. Benim yapım meydanda. Bu
coğrafyada yaşayan kim olursa olsun kucaklaşmak zorundayız.
Eğer bir çocuk yatağa aç giriyorsa siz huzurlu olabilir
misiniz?
'BİR AİLE OLACAĞIZ'
Biz yaratılan rantlara değil, sorunlara talibiz. O sorunları
çözeceğiz. Ben bir insanım, bu ülkenin insanı seviyorum. Bu
insanlar için çalışacağım.
Hep beraber, birlikte olmalıyız. Ülkem ve ülkemin halkı için
çalışacağım. Bu amaçla çorbada benim de tuzum olursa... Biz bir
aile olacağız.
'KİMSEYİ KÜSTÜRMEYİZ'
Solda birlik için herkes koşulsuz gelmeli. Çok geniş bir CHP ailesi
var. Herkesi kucaklarız, kimseyi küstürmeyiz.
Bürokrasiyi bilmek bir avantaj. Türkiye’de çok iyi kadrolar var.
Sanayicilerimiz görecek, sorunlarını biliyorum.
SEÇİLİRSE BAYKAL'IN ODASINA YERLEŞECEK
Kurultaydaki konuşma oldukça sıcak, vatandaşlarımızın sorunlarını
çözmeyi amaçlayan, rakamlara boğulmayan bir konuşma olacak.
Seçilirsek odamı boşaltacağım. Baykal’ın odası boşalmışsa
oraya gideceğim.
Sayın Baykal'a yapılanlar karşısında üzgün olmamak mümkün mü?
Konuştuğumuz bütün çevreler bunu söylüyor.
Hükümetten olayın faillerini bulmasını istiyoruz. Bulmazlarsa bu
hükümetin yakasına yapışacak. Bizim istihbarat örgütlerimiz
yok.
'BAYKAL KÖŞK'E ÇOK YAKIŞIR'
Sayın Baykal’ın bilgisi deneyimi, olaylara bakışı çok önemli.
Görüşlerini almak bir anlamda sorumluluğumun gereğidir.
Sayın Baykal, cumhurbaşkanlığına çok
yakışır.
Gürsel Tekin’le yol ayrılığı yok. Kendisiyle bugün görüşeceğim.
Genel Sekreterimiz Önder Sav güçlü durumda. Sav’ın birikimi çok
önemli, kendisine saygı duyuyoruz.
'YENİ KADROYA VAKİT YOK'
Hep beraber yola çıkacağız. Birinci ya da ikinci adamdan çok, bir
kadroyla yola çıkıcağız. Her şeyi iki kişinin üzerine yıkmak
sağlıklı olmayabilir. Yeni kadro için süre yeterli değil.
İktidarla var olan ilişkilerimiz sürdürülecektir.
Olayları geren ben olmayacağım. Başbakan tabanını gerilim
politikasıyla besliyor.
Ben halkın sorunlarına kilitleneceğim.
DEMOKRATİK AÇILIM
Demokratik Açılım’ın ne olduğunu öğrenebilmiş değilim. Ne
olduğunu bilmiyoruz. Açık yüreklilikle söylenmedi. Keşke açık
yapılıp önce liderlerle görüşülseydi.
Sorunu tanımlamamız lazım. Sorunu valilerin emniyet görevlilerin
gözüyle baktık. Olaylara sosyolojik açıdan bakıldı mı?
'AÇ İNSAN YA DAĞA...'
Aç olan insan ya dağa çıkacak ya da mafyaya katılacaktır. Terör
yine de olabilir ama marjinal hale gelir.
'DERSİM SÖZLERİMİN ARKASINDAYIM'
Ben Batman’da yaptığım konuşmanın arkasındayım. Onlar
Sayın Baykal’ın da daha önce ifade ettiği düşüncelerdi. Dersim
konusunda söylediklerimin arkasındayım.
KADINLAR, GENÇLER, SENDİKALAR...
Kadınlara ve gençlere yönelik bir atak düşünüyoruz. Partide çok
önemli noktalarda olmalılar. Çok daha aktif çalıştıklarını
göreceksiniz. Varoşlar konusunda, İstanbul İl Başkanlığı'nın
başlattığı CHE projeleri devam edecektir.
Sendikalarla ilişkilerimiz iyi olacaktır.
'İLK ZİYARETİM ZONGULDAK'A'
Zonguldak’taki patlamayla ilgili bilgi aldım. Heyet
gönderdim. Kurultaydan sonra ilk gideceğimiz yer orası olacak.
YENİ YÜZLER
Sakin tavrımı koruyacağım, bunu halka olan saygımdan dolayı
koruyacağım. Kesinlikle yeni yüzler öne çıkacak, belki de ben daha
az konuşacağım.
NASIL BİR TÜRKİYE?
Huzurun olduğu refahın tabana yayıldığı sanayinin geliştiği,
yenilikçilik ve ARGE’deki gelişmelerin çok önemli noktalara
geldiği, 2023 yılında ilk onda 9.sırada yer aldığı bir Türkiye'yi
düşünüyorum. Yaklaşık 2023 yılına kadar 140 milyar dolarlık bir
yatırımın yapıldığı, yılda 20 milyar dolarlık yabancı sermayeye
ihtiyaç duyan ve bunu kendi ülkesine çeken güçlü bir Türkiye. 500
milyar liranın üzerinde bir ihracatı olan bir ülkeyi düşünüyorum.
Bu süre içinde üniversitelerin ilk yüz içinde 10-15 üniversitemizin
olduğu, teknoparkların çok geliştiği, bilime büyük
kaynaklarınayrıldığı ve kesinlikle öğrenci yurdu sorununun
çözüldüğü bir Türkiye'yi düşünüyorum.
'SADECE EŞİME SÖYLEDİM'
Kamuoyu baskısı çok vardı. Değişik çevrelerden geliyordu; medyadan,
sivil toplum kuruluşlarından, sokaktaki yurttaştan... Zor bir
süreçti. Bu süreçte uzun uzun düşündüm görüşmeler yaptım gerek
akademik çevrelerle gerek politik çevrelerle...
Sonunda böyle bir kararı olgunlaştırdım. Sabah evden
çıkarken sadece eşime söyledim o da suratını astı. Ve
gidip saat 11.30’da açıklamayı yaptım. Ailem baştan beri benim
siyasete girmemi çok istemiyorlardı