Kılıçdaroğlu yine ağır konuştu
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Almanya dönüşü yine ağır konuştu hedefinde Cumhurbaşkanı Erdoğan vardı.
"Böyle başkanlık sistemini kan dökmeden
gerçekleştiremezsiniz" sözleriyle olan olan Kılıçdaroğlu,
hız kesmeden yeni polemiklerin kapısını araladı.
"Daha sert söyleyeceğim ama neyse dilimi tutuyorum." diyen Kılıçdaroğlu, "Sedat Peker, Erdoğan'ın silahlı gücü. Yeri geldiğinde onu kullanacak" iddiasında bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, son dönemde kullandığı dilin sertleştiğini kabul ederek, "Onların diliyle onlara hitap ediyorum ama hakaret etmeden" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Berlin seyahati dönüşünde izlenimlerini anlattı. Kılıçdaroğlu'nun yine tartışma yaratan sözleri Hürriyet gazetesinde yer aldı.
"NE GÜNAHLARI VARDI?"
Kılıçdaroğlu, 'kan' polemiğine neden olan sözlerine açıklık getirirken de "Ali İsmail Korkmaz, Berkin Elvan sokak ortasında öldürülmediler mi? Ne günahları vardı? Sonunda kan akmadı mı?" diye sordu.
"YERİ GELDİĞİ ZAMAN SOPA OLARAK KULLANACAK"
Kılıçdaroğlu "Çıktı açıklama yaptı 'Yüzde 50'yi evlerinde zor tutuyorum.' Ne demektir bu? 'Ben bunları dışarı salarsam ülke kan gölüne dönecek.' Kendisini desteklemek için mafya lideri gitti Rize'de miting yaptı. 'Ülkede oluk oluk kan akacak' dedi. Ben böyle bir laf mı kullandım? Hayır. Ama onun söylediğini gayet olağan karşıladılar. Neden o mafya bozuntusuna saldırmadılar? Neden el üstünde tutuyorlar onu? Benim için savcı harekete geçti. Sedat Peker için hiçbir şey yok. Onu yeri geldiği zaman sopa olarak kullanacak. Kendi silahlı gücü, baskı gücü olarak kullanacak onu." ifadelerini kullandı.
"FARKLI BİR DİL KULLANMA ŞANSIMIZ YOK"
Kendilerini bu sert üsluba getirenin 'iktidardakilerin vurdumduymazlığı' olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Yani yanlış yapanların, halka doğruları söylemeyenlerin iktidarda olduğu bir ortamda farklı bir dil kullanma şansımız yok" görüşünü savundu.
"DİLİMİ TUTUYORUM"
Eleştiri dozunu artıran Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Şişli'de işte Ahmet Hakan'ı gece yarısı çevirip dövdüler. Ne oldu? Bir şey mi yaptılar? Birileri üzüntü mü ifade etti hükümet kanadından? Adliyenin önünde adam çıktı elinde silah Can Dündar'a saldırdı. Ne oldu? Birisi üzüntülerini mi ifade etti? Hayır. Havuz medyası döndü bütün o olayları tiyatro, Can Dündar'ın düzenlediği bir mizansen olarak kamuoyuna sunmaya çalıştı. Bu kadar ahlaksızlık olur mu? Şimdi bu adamlara 'yaptığınız ahlaksızlıktır' desek bence çok hafif kaçar. Daha sert söyleyeceğim ama neyse dilimi tutuyorum."