Kılıçdaroğlu Topbaşa yüklendi

Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasında (İSMMMO) İstanbul'da il ve ilçe belediye başkanlığına aday meslek mensuplarının tanıtıldığı toplantıya katıldı.

İSMMMO'nın Kurtuluş'daki Hizmet ve Kültür Binası'nda yapılan toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu, Türkiye'deki üretimin ve ihracatın yarısının, ithalatın neredeyse yüzde 60-70'inin, çalışanların ise yüzde 25'inin İstanbul'da olduğunu, bütün bunlardan Büyükşehir Belediyesinin pay aldığını, ayrıca İstanbul halkından da vergi topladığını söyledi.

Kılıçdaroğlu, İstanbul halkının bu paranın nereye gittiğini bilmediğini söyleyerek, ''Böyle demokrasi, yerel yönetim olur mu? Böyle bir anlayış olabilir mi? Olamaz. Demek ki önce düzeltmemiz gereken budur. Bunu düzelttiğimiz zaman bu kente demokrasi gelmiş olur'' dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bunu düzeltmek için bütün hesapları, bilançoları, ihaleleri, hangi ihalelerin hangi gerekçeyle iptal edildiğini İstanbullunun bilgisine sunmak zorundayız ki İstanbullu sorgulama hakkını kullansın. Çünkü siz şu anda sorgulama hakkını kullanamıyorsunuz. Sorgulama hakkını kullanamayan bir yönetimde demokrasi olabilir mi? Olamaz.''

Çağdaş demokrasilerde yöneticilerin halka hesap vermeyi onurlu bir görev kabul ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Ama bizdeki yöneticiler halka hesap vermekten kaçarlar. Çünkü veremeyecekleri hesapları var. Birilerinin veremeyeceği hesabı varsa bilin ki orada yolsuzluk vardır'' şeklinde konuştu.

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR İŞTİRAKLERİNİN BİLANÇOLARI

Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 23 anonim şirketi bulunduğunu anımsatarak, bunlardan 21'inin bilançosunu, gelir-gider tablosunu zor bulduklarını, ikisini ise bulamadıklarını, Kadir Topbaş'ın açıklamasını beklediklerini kaydetti.

Kılıçdaroğlu burada bir sitemini de ifade etmek istediğini dile getirerek, ''Bunu benden önce sizin sormanız, seslendirmeniz gerekmiyor mu? Onu söyleyeceksiniz. Demokrasiyi, çağdaşlığı, saydam yönetimi getireceksek bunu hep beraber sormak zorundayız'' dedi.

Kamu İhale Kurumunun İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bazı ihalelerini iptal ettiğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

''Soruyorlar 'niye böyle yaptın' diye, diyor ki, 'insanlar güvendiği kasaptan et alır, güvendiği yerden alış veriş yapar, biz de güvendiğimiz müteahhitleri çağırdık. Bu işleri verdik' bunu söyleyen bir belediye başkanı İstanbul'da tepki almıyorsa burada bir sorun var demektir. Eğer belediye et alacaksa onu yasanın öngördüğü kurallara göre alır, ama kendi evine istediği yerden et alabilir.''

''Kayıt dışının ağababası İstanbul Büyükşehir Belediyesidir'' diyen Kılıçdaroğlu, İDO'nun bilançosundaki kanunen kabul edilmeyen giderin ne olduğunu sorduklarını ve ''işçilik, akaryakıt parası'' karşılığını aldıklarını ifade etti.

İşçilik ve akaryakıt parasının yasal olarak kabul edilen giderler olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ''Ama birileri yurt dışına gitmiş eğlenmiş. Türkiye'deki evine alacağı mobilyayı getirip şirkete yazmışsa onun adı kanunen kabul edilmeyen giderdir. Siz de sormuyorsunuz, sormak zorundasınız. Bunun yanlış olduğunu ve açıklanmasını isteyeceksiniz'' diye konuştu.

''İki İstanbul'' bulunduğunu bunlardan birinin ''orta ve üst gelir grubunun yaşadığı İstanbul'', diğerinin ise ''şehrin çeperlerinde çoğu kişinin tanımadığı bir başka İstanbul'' olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, ''Kent kültürünü yerleştireceksek ve bunun için çalışacaksak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı nerede? O neyle uğraşıyor? Ne yapıyor?'' diye sordu.

Salonda bulananların 'Muhallebi'' demesi üzerine Kılıçdaroğlu, ''Sayın Kadir Topbaş muhallebicilik işini mükemmel yapıyor. Özellikle belediye başkanı olduktan sonra da müthiş bir dükkan sayısı artışı oldu. O da güzel bir şey'' dedi.

Kent kültürünü İstanbul'da yaşayan herkese götürmek zorunda olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, İstanbul'da yayalaştırılmış meydan bulunmadığını, var olan meydanların da trafiğe açıldığını söyledi.

Yeni bir İstanbul'un inşa edilmesi gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, geçen seçimlerde yaklaşık 2 milyon kişinin oy kullanmadığını hatırlatarak, ''Geçen seçimde sandığa gitmeyen kişileri mutlaka sandığa götürün. Demokrasinin gereğini yerine getirsin. Oyunu kullansın'' dedi.

Kılıçdaroğlu, İstanbul'un ulaşım, deprem ve diğer bazı sorunlarına da değinerek, sözlerine şunları ekledi:

''Çözüm... Çözümü yıllar önce Napolyon söylemiş; 'para para para'. Para var mı? Var. Para varsa, bir kentin özgüveni var demektir. Özgüven ne ile olur? 2030-2040'ların İstanbul'unu düşündüğünüz zaman olur.''

İSMMMO BAŞKANI ARIKAN

İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, meslek mensubu bütün belediye başkan adaylarına başarılar dileyerek, meslektaşlarının siyaset dünyasında yer almasının son derece memnuniyet verici olduğunu ifade etti.

Yaptıkları bir araştırmada, toplumda bir arayış olduğunu gördüklerini, bunun ''şeffaflık, dürüstlük ve katılımcılık'' olduğunu dile getiren Arıkan, belediyelerin bugün çok önemli bir yapı ve çok ciddi bütçelere sahip olduğuna dikkati çekti.

Arıkan, şeffaflık ve katılımın sağlanması için siyasi etik yasasının biran önce çıkartılması, yerel yönetimlerin şeffaflaşması gerektiğini, harcamaların önceliklere göre planlanmasının son derece önemli olduğunu vurguladı.

Arıkan, ''Beklentimiz hesap veren, soran, şeffaf bir siyaset anlayışıdır'' dedi.

Toplantıda daha sonra, 29 Mart yerel seçimlerinde çeşitli partilerden Başakşehir, Beyoğlu, Kağıthane, Küçükçekmece, Maltepe, Sultangazi, Şişli, Ümraniye, Üsküdar ve Zeytinburnu'ndan belediye başkan adayı olan meslek mensupları hedef ve projelerini anlattı.