Kılıçdaroğlu kendini inkar etti
Abone olCHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun dünkü sözleri 6 ay önceki sözleriyle taban tabana zıt çıktı...
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, dün partisinin grup
toplantısında kendisine yönelik açılan soruşturmayı ve Eski
Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un tutuklanması üzerine ağır
sözler sarf etti.
Miting havasında geçen grup toplantısında Başbuğ'un tutuklanmasını 'Artık terörist bir genelkurmay başkanımız da va' diyerek ti'ye aldı.
Ancak aynı Kılıçdaroğlu bundan 6 ay önce tamamen farklı düşünüyordu. Ağustos ayında yaptığı bir konuşmada "İnternet Andıcı'nın savunulacak tarafı yok. Bunu Genelkurma değil başka bir kurum da yapsa suçtur" demişti.
Bu ayrıntı Bugün yazarı Adem Yavuz'un da gözünden kaçmadı. Bugünkü köşesinde konuye değerlendiren Yavuz, CHP liderine seslendi:
Şaşırt bizi Kılıçdaroğlu!
Silivri Başsavcısı Ali İşgören tarafından hazırlanan fezleke CHP lideri Kılıçdaroğlu'na iyi gelmiş desek abartı olmaz. Çünkü dünkü Meclis grup konuşmasında uzun zamandır görmediğimiz bir performans sergiledi.
Hatta kendini aştı.
Gerçi içeriğinde itiraz edilecek çok şey var ama salondaki
coşku, 'devrimci Kemal' sloganları, eylemler
dikkat çekiciydi. Aslında bu duruma devrik lider Baykal'ın
'CHP iyi gitmiyor' mesajları da neden olmuş
olabilir ama her halükarda fezleke CHP'ye iyi geldi.
İronisi bir yana savcı İşgören'in fezlekesi tatsız bir şaka
gibi.
Sonuçta kimse ana muhalefet partisi liderinin dokunulmazlığını kaldırmak için Meclis'te el kaldırmaz. Yani sonuçsuz kalmaya mahkûm bir girişim.
Kılıçdaroğlu ne kadar ağır ve haksız ifadelerle yüklenirse yüklensin söylediklerinin faturası sandıkta kesilmeli.
Bu görüşümü ilkesel olarak söylüyorum.
Yoksa Kılıçdaroğlu'nun sözlerine katılmam mümkün değil. Öncelikle son dönem Ergenekon sanıklarının yaptığı bir taktiği uyguluyor. Mahkemeyi hakir gören, savcıları itibarsızlaştıran ve kamuoyu nezdinde davaların içini boşaltan bir söyleme sahip.
Nitekim Başbuğ da öyle yaptı.
Kılıçdaroğlu dünkü konuşmasında davaya verdi veriştirdi. Mitinge dönen grup toplantısında 'Artık terörist Genelkurmay Başkanımız da var' diyerek davayı tiye aldı.
Fakat gelin görün ki aynı Kılıçdaroğlu daha 6 ay önce İnternet Andıcı davası için "çok önemli bir dava" demişti.
Ağustosta Derya Sazak'a "İnternet Andıcı'nın savunulacak tarafı yok. Hükümet aleyhine faaliyet göstermek nerede görülmüş? Bunu Genelkurmay değil başka bir kurum da yapsa suçtur" demişti.
Şimdi tam tersini savunuyor.
Tabii ki ana muhalefet partisi liderinin darbe tehdidi karşısındaki duyarsızlığı üzerine bir şey söylemenin de anlamı kalmıyor.
Sözün özü: Kılıçdaroğlu bildiğiniz gibi.