Kılıçdaroğlu; son seçimi kaybettiği gece istifa edip
olağanüstü kurultay sürecini başlatmış olsaydı ya da genel kurulda
18 oy farkını doğru okuyup, ikinci tur seçimlere girmeyip
çekilseydi kurultay salonundan kahraman olarak
ayrılabilirdi. Hırsına kurban etti bu son şansını da.
Seçimin kaybedeni olmakla kalmadı saygınlığını da sarstı.
Süleyman Demirel’in danışmanlarından rahmetli Hayrettin Gökdemir
Abimin sıklıkla ifade ettiği; “Beyefendi siyasetin ilacı başarıdır”
derdi. Bu ilacı Kılıçdaroğlu tam 13 seçim boyunca aradı fakat
bulamadı. Oysa ki ilaç çok yakınında eczacı Özgür Özel’deymiş.
Kılıçdaroğlu önce cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetti, ardından
CHP genel başkanlığını.
Her kaybedişin kendince haklı bir gerekçesi vardı.
Gerçekten kaybettiğini hiç düşünmedi. Neler kazandırdığını öne
çıkararak kaybettiğinin önemsiz olduğuna inandı, inandırdı. O
nedenle gerçeklerle yüzleşemedi.
Özeleştirisini yapamadığı için kaybeden oldu.
Seçmeninde delegenin de içini soğutacak bir özeleştiri yapma
kudretine sahip olabilseydi sonuç değişebilirdi.
Etrafında bulunan kurmayları ve danışmanları gerçekle
yüzleşmesini sağlamak yerine sessiz kalmayı tercih ettiler. Ta ki
aradaki 286 oy farkını görünceye kadar.
Sol siyaset sahnesinde;
Ecevit’i elinden tutup genel sekreter yapan İsmet
İnönü’ydü. İnönü’yü deviren Ecevit oldu.
Deniz Baykal, Kılıçdaroğlu’nun elinden tuttu. Siyasette yol
gösterdi, önünü açtı. Baykal’ı
deviren Kılıçdaroğlu oldu.
Özgür Özel’in elinden tutan Kılıçdaroğlu’ydu. Kendi yerine
grup başkanı yaptı. Kılıçdaroğlu’nu siyaset sahnesinden
silen Özgür Özel oldu.
Özgür Özel’e gelince…
Verilen oyların kendisine verilmediğinin bilincinde olmalı.
İmamoğlu’na niyetle verilen oyların bir diyeti mutlaka
olacaktır.
Kılıçdaroğlu’ndan çok daha iyi olduğu için tercih edilmediğini
bilmeli.
Kendi başarısı değil, rakibinin başarısızlığı Özgür Özel’e
kazandıran oldu.
İkinci turda ki 286 oy farkını şahsının başarısı olarak
algılamamalı, bu oylar güçlüden yana kullanılan oylardır.
Özgür Özel’e delege bir kredi verdi. Bakalım bu krediyi ne
şekilde kullanacak.
Nasıl bir Genel Başkan olacak. Lider demiyorum çünkü liderlik
başka bir sekme.
Ekrem İmamoğlu ile ilişkisi sürekli mercek altında olacak. Zoom
toplantısında verdiği görüntü adaylık sürecinde rahatsız edici
olarak yorumlanmıştı.
Şimdilerde İmamoğlu ile arasında nasıl bir ilişki olacak?
Emanetçi olarak yol almak itaat gerektirir.
Vakti zamanında Erdoğan-Gül emanetçi ilişkisi yarı yolda
kalmışken İmamoğlu-Özel ilişkisi ne kadar yürür hep birlikte
göreceğiz.
Ekrem İmamoğlu, CHP’de kurultay sürecinde değişim yaşanmazsa
yerel seçimlere olumsuz etki edeceği tezini savunuyordu. Bu
durumda Ekrem İmamoğlu’nun da önü açılmış oldu. Tüm tümsekler
ortadan kalktı.
Özgür Özel’in ilk sınavı yerel seçimler olacak. CHP’deki değişim
yerel seçimlere olumlu etki ederse, İstanbul ve Ankara tekrardan
alınırsa Özgür Özel ilk sınavında başarı elde etmiş
olacak.
Bu durumda Özgür Özel:
Yerel seçimlerde; İYİ Parti ile ittifaka girebilir mi?
İYİ Parti, ittifak yapmayacaklarını her ilde kendi adaylarını
çıkaracaklarını açıklasa da İstanbul ve bazı büyük illerde CHP ve
İYİ Parti ittifakı söz konusu olabilir mi? Çünkü seçimi
kazanmak için başka umutları yok.
Kandil, Özgür Özel için olumlu mesajlar vermişti. O
nedenle HEDEP, Ekrem İmamoğlu’nun seçilmesi için ittifaka
yeşil ışık yakabilir.
HEDEP’in olduğu masada Meral Akşener olur mu?
Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu, ittifak konusunda
Akşener’i ikna edenler olabilir mi? İttifak yerel
seçimlerin kaderini belirleyecek.