Kılıçdaroğlu Erdoğan'ı düelloya çağırdı
Abone olCHP lideri Köşk'e değil ama İstanbul'da sokağa çıktı. Erdoğan'ın resepsiyondaki sözlerine düello davetiyle karşılık verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyetin
ilanının 87. yıl dönümü kutlamaları kapsamında Bağdat Caddesi'nde
düzenlenen yürüyüşe katıldı.
Cumhuriyet karşıtlarından hesap soracaklarını söyleyen
Kılıçdaroğlu, kendisi için 'Siyasete alışacak' diyen
Erdoğan'a "Eğer yüreği varsa, bana laf
yetiştireceğine, istediği televizyon programında karşıma çıkar"
sözleriyle cevap verdi.
Suadiye ışıklarda başlayan ve Göztepe ışıklarda son bulan
yürüyüşte, otobüs üzerinden konuşan Kılıçdaroğlu, Cumhuriyetin 87.
yılının kutlandığını belirterek, vatandaşlara, ''Bayramınız kutlu
olsun, bayramımız kutlu olsun'' diye seslendi.
"CUMHURİYET KARŞITLARINDAN HESAP SORACAĞIZ"
Kutlamalara katılan vatandaşlardan bir şey istediğini dile
getiren Kılıçdaroğlu, ''Beraber tekrar edelim. İzmir, Diyarbakır,
Hakkari, Trabzon, Rize, Samsun, Tekirdağ, Çanakkale, Kırklareli,
Sivas, Zonguldak, Hatay, 81 il, biz Türkiye'yiz. Biz
Cumhuriyetiz ve hesabını soracağız Cumhuriyet karşıtlarından. Bizi
kimse bölemez. En büyük güç, biziz. Biz halkız, yaşasın
Cumhuriyet, yaşasın Mustafa Kemal. Beraber, sonuna kadar, aydınlığa
kadar bir yürek yürüyeceğiz. Yürüyeceğiz, karanlıklar aydınlığa
çıkana kadar'' dedi.
ERDOĞAN'IN SÖZLERİNE JET CEVAP
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kılıçdaroğlu, CHP Genel
Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Parti Meclisi (PM) Üyesi Mehmet
Faraç ve İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek ile sendikal faaliyetler
yürüttüğü gerekçesiyle işten çıkarıldığı iddia edilen taşeron
temizlik işçisi Türkan Albayrak'ı, açlık grevini sürdürdüğü
Paşabahçe Devlet Hastanesindeki çadırda ziyaret etti.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin ''Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, Çankaya Köşkü'nde,
Cumhuriyetin ilanının 87. yıl dönümü dolayısıyla verdiği
resepsiyonda sizin için 'Siyasete alışacak' dedi.
Bu konuda yorum yapmak ister misiniz?'' sorusu üzerine, şunları
söyledi:
ERDOĞAN'I TELEVİZYONA ÇAĞIRDI
''Sayın Erdoğan konusunda bir yorum yapmak istemem. Siyaseti ondan öğrenmek de istemem. Onun siyaseti ile benim siyasetim arasında dünya kadar fark var. Onun dünya görüşü ile benim dünya görüşüm çok farklı. Ben hak arayan insanların yanındayım. O, kişilerin elinden hakları nasıl alınır, onun uzmanlığını yapıyor. O siyaset değil, benim düşündüğüm siyasettir. Biz halkın, alın terinin, emeğin, üretenin, sanayicinin yanındayız. O, sıcak paranın ve rantiyenin yanında. Eğer yüreği varsa, bana laf yetiştireceğine, istediği televizyon programında karşıma çıkar, görür halkın önünde el mi, bey mi yaman. Beraber tartışırız. Ama yüreği yetmez, cesareti yoktur. O, kendi yandaşlarının yanında konuşur, bize laf yetiştirmeye çalışır. O görsün baksın bakalım, Türkan Albayrak'ın durumu nedir? 87 yıl geçti Cumhuriyette. Bir insan 'Hakkını arıyor' diye kapının önüne bırakılıyor. Acaba hiç merak etti mi bu ülkenin Başbakan'ı? Bir kadın 'Hak arıyor' diye kapının önüne bırakıldığı zaman vicdanı sızladı mı? Siyaset bu mudur? Siyaset insanları, hak arayanı cezalandırmak mıdır? Onun siyasetine ihtiyacım yok. Benim siyaset anlayışım halkın yanında olmak, halkın çıkarlarını savunmaktır. Bireysel çıkarları savunmayız. Bütün miting meydanlarında söyledim. Yine söylüyorum, siyasette biz zenginleşmeyeceğiz, o zenginleşti. Siyasette biz yoksulun, hak arayanın, emeğin, çalışanın, üretenin yanındayız. Bu çiftçi, sanayici, esnaf olur, en önemlisi işsiz olur, hep onların yanında olacağız.''