Kılıçdaroğlu: Baykal’a kırgınlık olmaz!

Abone ol

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan ile parti içindeki muhaliflerle ilgili tartışmalara değindi.

Cumhuriyet gazetesinden Utku Çakırözer'e konuşan Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı olarak davet ettiğinde gelmeyen muhalefet liderlerini bir daha çağırmayacağını söyleyen Erdoğan’a, “Zahmet edip çağırmasın. Rıza Sarraf’ı çağırsın. Ufku daha çok açılır” karşılığını verdi.

Metin Feyzioğlu’nun katıldığı açılış törenlerine Erdoğan’ın katılmama kararıyla ilgili ise Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanlığı makamının işlevlerini dahi bilmiyor. Sayın Feyzioğlu Yargıtay açılışına geldiği gün o da tıpış tıpış gelmeli." dedi.

Gereksiz tartışmaların önünü kesmek ve 2015 seçimlerine hazırlanmak için kurultay kararı aldığını belirten Kılıçdaroğlu “Kurultay sonrası artık parti içi kısır tartışmaya tolerans tanımayacağını” belirtti. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın yaptığı açıklamalara ve parti içindeki muhaliflere karşı şu değerlendirmeleri yaptı:

‘ARTIK BU TARTIŞMA BİTMELİ’

“Gereksiz tartışmaların önünü kesmek için kurultay kararı aldım. Madem talep var bunu sağlamak da görevlerim arasında. Önümüzde acil başka bir mesele de yok. Demokratik kurallar içinde yarışalım. Kurultay sonrası bir tek şeye kilitlenmeliyiz; o da iktidar olmak.

‘EYLÜLDE YAPIP BİTİRELİM’

Kurultay tarihini pazar günü (yarın) belirleyeceğiz.Eylül içinde yapmayı düşünüyoruz. Çabuk bitirelim ki 2015’e hazırlık yapabilelim.

‘BAYKAL’A KIRGINLIK OLMAZ’

(Muharrem İnce’nin ‘Deniz Baykal da yanımda’ sözü kırgınlık yarattı mı sorusu üzerine...) Hayır kırgınlık yaratmaz. Parti üyesi olan kişi, seçimde oyunu istediği gibi kullanabilir. (İnce’nin ‘Atatürk, İnönü ve Ecevit’in de yanında olduğu’ değerlendirmesiyle ilgili...) Her CHP’li Atatürk, İnönü, Baykal ve diğer tüm sosyal demokat liderlere saygı duyar.

‘SEÇİM PROGRAMI TARTIŞILMAYACAK’

Bu kurultayda 2015 seçimlerine yönelik vaatlerimizi konuşmayacağız. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası gösterdiğimiz adayın kazanamamasından kaynaklanan bir huzursuzluk vardı. Onu gidereceğiz.

‘SAĞA KAYDIĞIMIZ YOK’

(‘Parti sağa kayıyor’ eleştirilerine karşı...) CHP’nin sağa kaydığı şeklindeki düşünceyi doğru bulmuyorum. Programda değişiklik olmadan, söylemde değişiklik olmadan nasıl sağa kayarız? Aile Sigortası’nı biz getirdik. Taşeron işçiliğin kaldırılmasını biz savunuyoruz. ‘Her evde bir sigortalı olacak’ bizim vaadimiz. Kürt sorununa çözüm öneren biziz. Bunlar sağ parti söylemi mi? Hayır, hepsi sosyal demokrat parti söylemleridir. Sorun kişilere göre karar veriyor olması. Mesela Mansur Yavaş eski MHP kökenli biri. CHP’ye geldi, aday oldu. Ona karşı çıkıldı. Biz bir kitle partisiyiz. Sağdan oy almayacağız da nereden gelecek oylar? İthal mi edeceğiz? Politikalarımızın geniş halk kesimlerine anlatılması gerekli. Eski CHP’li Ertuğrul Günay ve arkadaşları AKP’ye gittiğinde kimse ‘AKP sola kaydı’ dedi mi?

‘RIZA SARRAF’I ÇAĞIRSIN’

(Başbakan’ın ‘Muhalefeti bir iki kez çağırırım gelmezlerse çağırmam’ sözleri için...) Zahmet edip çağırmasın. Rıza Sarraf’ı çağırsın. Ufku onunla daha çok açılır. (Yemin törenine girip girmeme kararı konusunda...) Arkadaşlarımızla değerlendireceğiz. (Erdoğan’ın kendisi için ‘CHP’nin genel müdürü’ demesi hakkında...) Erdoğan kendi kalitesinin gereğini yapıyor. Üslubu belli, biz de ‘Zahmet etme’ diyoruz. Farklı bir üslup beklemek yanılgısında değiliz. Kaç balkon konuşması yaptı, ne söylüyorsa aksini yapan biri var karşımızda.

‘HÂLÂ PARTİ BAŞKANI ÜSLUBU’

(Gül ile devlet meselelerinde görüşürdünüz. Şimdi ne olacak sorusuna...) Cumhurbaşkanı seçildikten sonra hâlâ AKP Genel Başkanı üslubuyla konuşan ve toplumu geren bu insandan bu ülkeye hayır gelmez.

‘BİAT EDEN MUHALEFET İSTİYOR’

(Başbakan’ın ‘Yeni Türkiye’ye yeni muhalefet gerekli’ sözü için...) Partisi gibi kendisine biat edecek bir muhalefet arıyor ama yanılıyor. Aile boyu bulaştığı yolsuzlukların hesabını vermek zorunda. Oturduğu koltuğa aklanmayı düşünmeyen bir insan oturmamalı.

‘YARGITAY’A TIPIŞ TIPIŞ GİTMELİ’

(Türkiye Barolar birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun katıldığı açılış törenlerine Erdoğan’ın katılmama kararıyla ilgili...) Barolar, yargı ayağının üçüncü ve en önemli ayaklarından biridir. Savunmayı temsil eder. Savunma temel bir insan hakkıdır. Savunmayı temsil eden biri gelecek diye gelmeyeceksin. Hâlâ savcılık mı yapıyorsun, iddia makamı mısın? Cumhurbaşkanlığı makamının işlevlerini dahi bilmiyor. Sayın Feyzioğlu Yargıtay açılışına geldiği gün o da tıpış tıpış gelmeli.

PARLAMENTODA KONUŞURUZ

(İktidarla ilişkiniz bundan sonra nasıl olacak sorusuna...) Oturacağımız yer parlamento. Yasa gelirse konuşuruz. Kapalı kapılar arkasında bir araya gelmeyiz. Bilgi vermek isterlerse kapımız açık olacaktır.

O BİNADA YOLSUZLUK VAR

(Erdoğan’ın taşınacağı AOÇ’deki Başbakanlık binası hakkında...) Cumhurbaşkanlığı’na oturunca Devlet Denetleme Kurulu’nu harekete geçirmeli. Oradaki yolsuzlukları öğrensin. Sayıştay raporunu gönderebilirim.

‘HERKESTE AYNI ALGI’

(AKP içinde bölünme varken CHP kendi içinde kavga etmekte acele ediyor?) Bu algının geniş kitlelerde olduğunu farkındayım. AKP yapısını iyi bilenler bu parti içindeki huzursuzlukların dışarı yansımadığını bilirler. Çünkü bir rant partisidir. Ranttan pay alabilecek konumda olması önemli onlar için. Bunun da yolu AKP içinde sessiz kalmak. Biz ise düşünce partisiyiz.

‘DAVUTOĞLU YALNIZLAŞTIRDI’

(Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Başbakan olacağı iddiaları ile ilgili...) Davutoğlu için dünyanın en çapsız Dışişleri Bakanı demiştim. Bakın 49 vatandaşımız hâlâ rehine. O nasıl oturuyor o koltukta? IŞİD camileri, türbeleri bombaladı. O ise IŞİD’i savundu... Türkiye’nin Ortadoğu ve dünyada yalnızlaşmasına yol açan aktörlerden biri de Davutoğlu, Türkiye ilk kez bu kadar yalnızlaştırıldı.

Günün Önemli Haberleri