Kıdem tazminatında müjdeli haber
Abone olİşveren işçinin en büyük hakkına gözünü dikti. "Kıdem tazminatı" kaldırılsın dedi. Hükümet arada kaldı. Bakan işçiden yana konuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, kıdem
tazminatının kaldırılmasının söz konusu olmadığını
söyledi.
Dinçer, Sosyal Güvenlik Kurumu Toplantı Salonu'nda ekonomi ve
çalışma hayatı muhabirleriyle bir araya geldi.
Sosyal güvenlikte ana felsefesi belirlenmiş, çerçevesi çizilmiş bir
alanda çalışmaları sürdüreceklerini anlatan Dinçer, ana stratejinin
doğru olması dolayısıyla işlerinin kolay olacağını düşündüğünü
söyledi.
Bundan sonraki süreçte temel paradigmayı değiştirmeyeceklerini
vurgulayan Dinçer, uygulamada karşılaşılan sorunlarla ilgili olarak
sosyal güvenlik reformunda değişiklikler olabileceğini dile
getirdi. Dinçer, “Sosyal güvenlik alanında çok temel bir
değişiklik öngörmüyorum” diye konuştu.
KIDEM TAZMİNATINDA UZLAŞMA ARAYACAĞIM
Bakan Dinçer, son günlerde ortaya çıkan kıdem tazminatı gündemini
kendisinin oluşturmadığını, kendisi göreve gelmeden önce bu konunun
Üçlü Danışma Kurulu gündemine alındığını anımsattı. Dinçer, “Ben
kıdem tazminatını gelir gelmez gündeme getirmiş değilim” dedi.
Bu konuda bir mutabakat sağlanması ve “güle oynaya” bir karar
verilmesini istediğini vurgulayan Dinçer, şunları kaydetti:
“Konuşmazsak, duvarlar örersek sorunu çözemeyiz. Ben
sorunun varlığını kabul ediyorum. Çözüme ilişkin modeli
konuşarak ortaya koyabiliriz. Kıdem tazminatının kaldırılması diye
bir şey yok. Fon, tıpkı İşsizlik Fonu'nda olduğu gibi işten
ayrılındığında belli bir tazminat ödenmesini garanti altına alıyor.
Mevcut haklar aynen korunacak. Yeni katılanlarla ilgili
düzenleme yapılacak. Devletin teminatı olacak.”
Dinçer, kıdem tazminatında yapılacak olası bir düzenleme için
sosyal taraflarla uzlaşma arayacağını bildirdi.
Kıdem tazminatı konusunda kendisinin ortaya koyduğu bir model
olmadığına işaret eden Dinçer, bu nedenle olası bir düzenleme için
bir takvimden söz edilemeyeceğini, kendisinin de şu anda
“moderatör' konumunda bulunduğunu söyledi.
Dinçer, sendikaların bu konuda izlenecek sürece dahil olmasının
oluşabilecek yanlışlıkların önlenmesine imkan vereceğini
belirterek, “Şu andaki zamanlama işverenler için uygun ama işçiler
açısından uygun değil” diye konuştu.
İşsizlik sigortasında sahiplik ölçülerinin başlangıçta zor
olabileceğine ancak 3-5 yıl gibi bir dönemde bu kapsama milyonların
girebileceğine işaret eden Dinçer, “Popülist yaklaşımla hak
sahipliği şartlarını gevşetirsek yarın bizi suçlayabilirsiniz.
İşsizlik sigortasında oyunun tarafları belli ve kuralları
bilinmekte” dedi.
İŞSİZLİĞİN ÇÖZÜMÜ EKONOMİK BÜYÜME
Küresel krizin işsizlik sorununu daha da ağırlaştırdığını dile
getiren Dinçer, kronik işsizliğin çözümünün makro ekonomik
büyümeden geçtiğini, ekonomik büyümeyle bu sorunun da
gerileyeceğini vurguladı.
Dün açıklanan yatırım teşvik sisteminin ekonomik büyümeyi
sağlayacak ve yapısal işsizliği hedef alan bir program olduğunu
anlatan Dinçer, bakanlığın istihdamın genişletilmesiyle ilgili
programın ise gerçek anlamda işsizliği çözmeye değil, kriz
nedeniyle ortaya çıkan ağır işsizliğin sosyal etkilerini azaltmaya
yönelik olduğuna dikkati çekti. Dinçer, hem yapısal hem de
konjonktürel işsizliğe karşı bir takım tedbirleri ortaya koydukları
kaydetti.
Dinçer, geçici istihdam konusunda, illerdeki istihdam ve mesleki
eğitim kurullarının toplum yararına ihtiyaç duyulan konuları
belirleyip, ilgili projeleri onaylayacaklarını ve hizmet satın alma
yöntemiyle bunların karşılanacağını söyledi. Dinçer, bu kapsamda
istihdam edileceklerin İŞKUR'a kayıtlı olmalarına bakılmayacağını,
yeni istihdam şartının yerine getirilip getirilmediğine
bakılacağını belirtti.
Dün açıklanan paketin düşünüldüğü gibi yüksek maliyeti
bulunmadığına işaret eden Dinçer, yatırımlar konusundaki
düzenlemeler için bir kaynağa ihtiyaç olmayacağını çünkü sadece
ileriye dönük bazı gelirlerden vazgeçildiğini anlattı.
Dinçer, paketin istihdam ayağıyla ilgili 2009-2010 yılları proje
değerinin ise 1 milyar 6 milyon TL olduğu bilgisini verdi.
PRİMSİZ ÖDEMELERE İLİŞKİN ÇALIŞMA
Ömer Dinçer, primsiz ödemeler konusunda da bir çalışma
başlatacaklarını bildirdi.
Bu konuda yeni baştan bir çalışmaya gerek olmadığını dile getiren
Dinçer, belli bir noktaya gelindiğini söyledi.
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu'nun da primsiz
ödemeler kapsamına alınması gerektiği düşüncesinde olduğunu aktaran
Dinçer, “Ülkenin genel yararını, bazı kesimlerin, grupların
yararına feda etmeyelim” diye konuştu.
TÜKETİMİ TEŞVİKLE SIKINTIYI AŞAMAYIZ
Krizin aşılması sürecinde ara malı talebinin canlandırılması
gerektiğini vurgulayan Dinçer, “Tüketimi teşvik edecek tedbirlerle
yaşadığımız sıkıntıyı aşamayız. Tüketime para aktarıldığı halde bu
gıda ve giyime yönelecektir. Bireysel tüketim yerine girdiyi teşvik
eden bir mekanizmayı oluşturmalıyız. Lütfen (insanlara para verin)
demeyin” dedi.
Kısa çalışma ödeneği, işsizlik sigortası için yapılan başvurularda
azalma olduğuna dikkati çeken Dinçer, “İşsizlik azalacak demiyoruz
ama işsizlik artış oranı azalıyor” diye konuştu.
Ömer Dinçer, nisan ayı itibarıyla kısa çalışma ödeneğinden 32
milyon 881 bin 173 TL ödeme yapıldığını, başvuru süresinin yetersiz
kalması halinde bunu uzatabileceklerini belirti.
Aktif sigortalı sayısında son aylarda bir azalmanın göze çarptığını
ifade eden Dinçer, bunun doğal olarak prim gelirlerini düşürdüğünü
ancak sağlıklı bir değerlendirme için 2 aylık bir bekleme süresine
ihtiyaç olduğunu kaydetti.