Kıbrıs'ta iki halkın kaynaşması zor
Abone olİki toplum da, AB üyesi dahi olsalar birarada yaşamak istemiyor. Sadece iki konuda fikir birliği içindeler;
Annan Planı'na muhalefet ve AB üyeliğine destek. Kıbrıs'ta
kritik 28 Şubat tarihine iki haftadan az süre kala Ada'nın Türk ve
Rum kesimlerinde aynı anda yapılan kamuoyu araştırmasından bir
arada yaşamanın zorluğunu sergileyen çarpıcı sonuçlar çıktı. Kadın
ve erkeklerin farkını yansıtan ünlü ‘‘Erkekler Mars'tan Kadınlar
Venüs'ten’’ isimli kitabı anımsatan görüş ayrılığı sadece iki
konuda fikir birliğine dönüştü: Annan Planı'na muhalefet ve AB
üyeliğine destek. Kofi Annan Planı'na Ada'nın her iki kesiminden de
ciddi muhalefet rakamlara yansıdı. Türk tarafında Annan planını
destekleyenler yüzde 44'de kalırken, karşı çıkanların oranı yüzde
50'yi buldu. Rum kesiminde ise Annan planına destek yüzde 46'ya
yükseldi ama yine de kritik yüzde 50 oranının altında kaldı, planı
reddedenlerin oranı yüzde 38'e ulaştı. TÜRKLER: AYRI YAŞAYALIM 22
özet tablodan oluşan araştırmada Türk ve Rumların görüş ayrılığı en
çok ‘‘Sizce Rum ve Türklerin iyi ilişkiler içinde olmalarının yolu
nedir?’’ sorusuna verilen yanıtlarda ortaya çıktı. Bu soruyu
yanıtlayan her 100 Adalı Türkten 65'i ‘‘Rumların ve Türklerin
tamamen ayrı yaşamaları’’ dedi. Oysa Güney Kıbrıs Rum yönetiminde
aynı soruya yanıt verenlerin yine yüzde 65'i ‘‘Rumlar ve Türklerin
daha çok ilişki içinde tamamen karışarak yaşamaları’’ ile iki
toplum arasındaki ilişkilerin düzeleceği görüşünü savundu. Üstelik
Türklerin AB üyesi Kıbrıs'ta bile Rumlarla aynı geleceği paylaşma
konusunda kuşkuları bulunduğu anlaşıldı. ‘‘Sizce Türkler ve Rumlar
Avrupa Birliği üyesi olan bir Kıbrıs devletinde siyasi düzenlemeler
ne olursa olsun bir arada yaşayabilir mi?’’ sorusuna her 100 Adalı
Türkten sadece 35'i olumlu yanıt verdi. Buna karşılık her 100
Türkten 64'ü bu soruyu ‘‘AB bile olsa bir arada olmaz’’ diye
yanıtladı. Rum kesiminde ise ezici çoğunluk yüzde 76'lık bir oranla
AB çatısında yaşamayı yeğledi. RUMLARA GÜVENİLMİYOR AB çatısı
altında bile bir arada yaşamak istemeyen Türk ve Rumlara ‘‘Neden?’’
diye soruldu. Türklerin üçte ikisinden fazlası, yüzde 69'u
‘‘Rumlara güven olmaz’’ yanıtını verirken ‘‘Türklere güven olmaz’’
diyen Rumların oranı sadece yüzde 29'da kaldı. AB çatısı altında
bir arada yaşamak isteyenlerin ‘‘etnik temizlik’’ korkusundan tam
kurtulamadığı da belli oldu. Rumların üçte birine yakını (yüzde 31)
Türklerin dörtte birinden biraz azı (yüzde 23) Akritas (Atilla)
Planı gibi yeni bir etnik temizlik hareketine ihtimal verdiklerini
açıkladı. Yine de Ada'nın her iki kesiminde de Avrupa Birliği
üyeliği için fikir birliği sağlandığı görüldü. Rumların yüzde 84'ü,
Türklerin yüzde 71'i yapılacak halk oylamasında Kıbrıs'ın AB
üyeliği için oy kullanacağını vurguladı. TOPRAK ORANI SORUN
Araştırmada Ada'nın her iki kesiminde de ‘‘iktidara gelirse barışa
hizmet edeceğine inanılan liderin ismi’’ soruldu. Rumların KKTC'de
muhalefetteki CTP'nin lideri Mehmet Ali Talat'ı iktidarda görmek
istediği ortaya çıktı. Buna karşılık Türklerin KKTC seçimlerindeki
tercihi çok açık arayla (yüzde 39) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş oldu.
Kofi Annan Planıyla ilgili en önemli anlaşmazlık konusu da
araştırmada yöneltilen sorular arasındaydı. Türk tarafında en büyük
anlaşmazlık konusu olarak KKTC egemenliğinde kalacak toprak miktarı
gösterildi. Rum kesiminde ise aynı soruya yanıt verenlerin yaklaşık
üçte biri ‘‘KKTC vatandaşı olmayan Türklerin Türkiye'ye geri
dönüşü’’ dedi. HÜRRİYET