Kıbrıslı liderlerden seçim yorumları
Abone olKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Lideri ve Başbakan M.Ali Talat, "Biz herkesin hükümeti olacağız" diyerek birlik çağrısı yaptı. İşte diğer liderlerin değerlendirmeleri.
KKTC'deki genel seçimlerden birinci parti olarak çıkan
Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin (CTP) lideri ve Başbakan Mehmet Ali
Talat, partisinin bu seçimden başarıyla çıktığını, ancak bu
başarının CTP'yi ''kendi güçlerini abartma noktasına
getirmeyeceğini'' belirterek, ''Biz herkesin hükümeti olacağız''
diye konuştu. Talat, Saray Otel'de kurulan basın merkezinde
açıklamalarda bulundu, Türk ve Rum gazetecilerinin sorularını
yanıtladı. Başbakanı olduğu hükümetin kısa süre sonra Cumhuriyet
Meclisi'nde azınlığa düştüğünü ve kendilerinin o günden bu yana
daha güçlü ve istikrarlı bir hükümet için seçim çağrısında
bulunduklarını hatırlatan Talat, seçim sonuçları henüz
kesinleşmemekle birlikte, partisi CTP'nin oylarını yaklaşık 10 puan
artırdığını ifade etti. Talat, ''Kıbrıs Türk halkı, çözüm ve barış
isteyen, adanın bütünleşmesini isteyen'' tutum sergilediğini
belirtti. Hangi partiye oy vermiş olursa olsun, adada kalıcı, adil,
eşitlikçi çözüm isteyen herkesin kendilerine destek olmasını
isteyen Talat, ''birlik ve beraberlik'' çağrısında bulundu.
Partisinin 50 sandalyeli Meclis'te 25 milletvekilliği aldığına
işaret eden Talat, ''25'ten fazla bile olsaydı, bize oy
vermeyenleri rahatsız etme anlayışımız, potansiyelimizden
yararlanma yaklaşımımız olmazdı'' diye konuştu. ''Biz herkesin
hükümeti olacağız'' diyen Talat, toplumsal uzlaşmayı en iyi şekilde
oluşturacak hükümeti kuracaklarını kaydetti. Talat, ''Tekrar tekrar
söylüyorum, elde ettiğimiz büyük başarı bizleri kendi gücümüzü
abartma noktasına taşımayacak. Bu teveccühe layık olmaya
çalışacağız, herkes bizim kardeşimiz'' dedi. Kendisinin
cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağına partisinin organlarının karar
vereceğini ifade eden Talat, bir milli mutabakat hükümeti kurmayı
düşünüp düşünmediğinin sorulması üzerine, Kıbrıs Türkünün çok
karmaşık ve detaylı politikalar belirlemesi gereken bir dönemde
olduklarını, bu koşullarda milli mutabakat hükümetinin çok uygun
olmadığını kaydetti. Talat, Rum Yönetimi lideri Tasos
Papadopulos'un son dönemdeki bazı açıklamalarının hatırlatılması
üzerine, Kıbrıs sorununun Kıbrıslı Rumlar ile Kıbrıslı Türkler
arasında olduğunu belirtti. Türkiye, Yunanistan ve İngiltere'nin
garantör ülke olduklarını, Türkiye ile Yunanistan'ın ayrı öneme
sahip olduklarını kaydeden Talat, ''Ama sorunun çözüm adresi
Kıbrıs'' diye konuştu. Papadopulos'un, sorunun Türkiye ile ''Kıbrıs
Cumhuriyeti'' arasında bir sorun olduğu şeklinde bir izlenim
yaratmaya çalıştığını ifade eden Talat, ''Ancak şansı yok, sorun
Kıbrıs'ta iki taraf arasındadır, bu uluslararası sorunun temel
aktörleri Türk ve Rum Kıbrıslılardır'' diye konuştu. Partisinin
başarısında öngörülerinin doğru çıkmasının önemli rol oynadığını
belirten Talat, Nisan ayında adada Cumhurbaşkanlığı seçimleri
yapılacağını hatırlatarak, şunları söyledi: ''Bütünlüklü ve köklü
iktidar değişikliğine gidiyoruz. Bunun ilk adımı bugündür. Kıbrıs
Türkünün bölücü değil, birleştirici olduğunu bir kez daha dünyaya
duyurmuş olacağız.'' Talat, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın, yeni
bir görüşme başlatma arzusunu belli etmesi için, tarafların bu kez
çözüme gidecekleri konusunda kararlı olduklarına ikna olması
gerektiğini belirterek, 3 Ekim'e kadar adada çözümün mümkün
olduğunu, ancak bunun Rum kesiminin yaklaşımına bağlı olduğunu
ifade etti. Başbakan Talat, istikrarlı politikalarını devam
ettirdikleri sürece, dünyanın izolasyonları kaldırma yönünde daha
kararlı olacağını kaydetti. SERDAR DENKTAŞ KKTC Dışişleri Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı, Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Serdar
Denktaş, KKTC halkının bugün yapılan erken genel seçimlerde verdiği
oylarla hükümetin politikalarına onay verdiğini gösterdiğini
söyledi. Saray Otel'de kurulan basın merkezine eşi Müge Denktaş ile
gelen Serdar Denktaş, açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin
sorularını yanıtladı. Seçim sonuçlarının ''halkın hükümete onay
vermesi'' anlamına geldiğini ifade eden Denktaş, hükümetin büyük
ortağı olan Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin (CTP) daha fazla onay
aldığını belirtti. ''Geçtiğimiz bir yıllık dönem boyunca ortaya
koyduğumuz performansın reddedilmemiş olması bizi sevindirdi''
diyen Denktaş, az da olsa oy oranlarını artırdıkları için memnun
olduklarını, ancak çok az oy farkıyla Güzelyurt ve Magosa'da birer
miletvekili kaybettikleri için üzüldüklerini kaydetti. DP'ye destek
veren ya da vermeyen tüm KKTC vatandaşlarını, seçimlerdeki olgun
tavırlarından ötürü kutladıklarını ifade eden Denktaş, ''Sonuçlar
bizi çok sevindirmedi, üzmedi de'' diye konuştu. MUSTAFA AKINCI
KKTC'de bugün yapılan seçimlerde 50 sandalyeli Cumhuriyet
Meclisi'ne 1 milletvekili sokabilen Barış ve Demokrasi Hareketi
(BDH) lideri Mustafa Akıncı, seçim sonuçlarına ve KKTC halkının
kararlarına saygılı olduklarını söyledi. Saray Otel'de kurulan
basın merkezinde açıklama yapan Akıncı, seçim sonuçlarının
''hayırlı olmasını'' diledi ve ''Az oy almış olmamız, BDH'nın
fikirlerinin yanlış olduğunu göstermez'' diye konuştu. ''BDH'nın
KKTC'nin geleceği için, Annan Planı çerçevesinde birleşme için,
ekonominin iyiye gitmesi için ve Kıbrıs Türkünün kendi kendini
yönetmesi için mücadelesine devam edeceğini'' söyleyen Akıncı,
mecliste yeterince sandalye alamadıklarını, ancak yeni bir parti
olarak seçimlere yeterince örgütlü giremediklerini belirtti.
''Partisinin kaybettiği oyların nereye gittiğinin'' sorulması
üzerine, ''Büyük ihtimalle CTP'ye gitmiştir'' diyen Akıncı,
seçimlerden birinci parti olarak çıkan CTP'yi ve lideri Mehmet Ali
Talat'ı kutladı. AB KOMİSYONU SONUÇLARDAN MEMNUN AB Komisyonu, KKTC
seçimlerinin sonuçlarını memnuniyetle karşıladığını açıkladı.
Komisyon, yazılı açıklamasında, seçim sonuçlarının, Kıbrıslı
Türklerin AB ile bütünleşmeye hazırlık iradelerini yansıttığını ve
Kıbrıs'ta birleşmeden yana olduklarını gösterdiğini belirtti.
Açıklamada, Komisyon'un, ''Kıbrıslı Türklerin izolasyonuna son
vermek, sorunun çözümüne katkıda bulunmak ve Türk toplumunun
ekonomik gelişmesini sağlamak amacıyla, Kuzey Kıbrıs ile ticarete
yönelik özel koşullar belirlenmesi ve öngörülen 259 milyon avroluk
mali yardım önerilerinin süratle işlerlik kazanması için çaba
harcamaya kararlı olduğu'' da ifade edildi. Komisyon, Kıbrıs
sorununa çözüm bulunmasına yönelik çabalara destek vermekte
kararlılığını da vurguladı.