Kıbrıs sorununun çözümü...
Abone olKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs sorunun çözümünün Kıbrıslı Türkler tarafından hayati derecede önemli...
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat,
Kıbrıs sorunun çözümünün Kıbrıslı Türkler tarafından hayati
derecede önemli olduğunu söyledi.
Eski KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Hitit Üniversitesi
tarafından düzenlenen “Kıbrıs Sorunu” konulu konferansa katıldı.
Burada bir konuşma yapan Talat, Kıbrıs sorunun tarihçesi, Annan
Planı ve ortaya çıkan yeni siyasi gelişmeler hakkında
açıklamalarda. Devlet Tiyatro Salonu’nda gerçekleştirilen
konferansı AK Parti Çorum milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim
Uslu, Vali Vekili Hacı Osman Ebiloğlu, Belediye Başkan Vekili Zeki
Gül, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, İl
Emniyet Müdürü Halil İbrahim Doğan ve davetliler izledi.
Kıbrıslı Türkler uluslararası alanda tecrit edilmeye devam
edildikleri takeir de ciddi sıkıntılar yaşanabileceğine dikkat
çeken Talat, Kıbrıs Türklerinin geleceğinin belirsiz olduğunu,
insanların yatırım yapmaktan ekonomik alanda çaba ortaya koymaktan
uzak durduğunun altını çizdi. KKTC’nin nüfusuna da dikkat çeken
Talat, az nüfusla gelişme sağlamayacağını dile getirdi. KKTC’nin
izolasyon altında olduğuna dikkat çeken Talat, üretilen ürünlerin
satılamadığını bu nedenle de üretim yapılmadığını dile getirdi.
Bu sıkıntılar devam ederken beklenmedik bir gelişme yaşandığını ve
Kıbrıs Rum kesiminin ekonomisinin çöktüğünü anlatan Talat, “Kurulan
saadet zinciri koptu. Yunanistan ekonomisi çökünce Kıbrıs Rum
ekonomisi de çöktü. Bu beklenmedik bir gelişmeydi. Avrupa’nın genel
krizinin bir kısım etkisi olmuştur. O arada doğalgazda bulundu.
Kıbrıs sorunu çözülmediği sürece ne Rum ekonomisi düzelir, nede
doğalgaz Avrupa’ya sevk edilir. İkisi de çözümü zorunlu kılıyor.
Çözüm olmazsa Avrupa’ya gidecek olan doğalgaz Türkiye üzerinden
sıvılaştırılarak gidecek ki çok pahalı masraflı. Belki de üretime
değmeyecek kadar pahalı. Kıbrıs Rum kesimi bu sorun çözülmeden yeni
yatırımcı çekemez ve gelişemez” diye konuştu.
Bu iki yeni dinamiğin Rum tarafını yavaş yavaş değiştirmeye
başladığını açıklayan Talat, Rum kesiminin o eski mağrur
duruşlarının şekil değiştirdiğini, Kıbrıslı Rumların çözümden yana
evrildiğini kaydetti.
Kıbrıs sorunun çözülmesinde KKTC’nin öncü güç olduğunu dile getiren
Talat, “BAF’ta yüzde 86 hayır oyu çıkmıştı. Beni BAF’a davet
ettiler. Orda bir üniversitede üstelikle ayır kampanyasını finanse
edilen grup tarafından davet edilerek sorunun çözümü ile ilgili
Kıbrıslı Rumlara konferans verdim. Konferanstan sonra Kıbrıslı
Rumlar artık bu sorunu çözmek için çaba istiyor. Ardından Limasola
davet aldım orada konferans verdim. Orada benzer hava vardı.
Konferansın içeriği önemliydi. Kıbrıs Rum Kesiminin çözümden yana
evrildiğini gösteriyor. Demek ki varılacak olacak anlaşmanın Kıbrıs
Rum halkı tarafından da kabul edilmesi ihtimali yüksek. Bunu çok
önemsiyorum. Yeni bir durumdur. Bu iki yeni dinamik Kıbrıs’ın
kaderini değiştirebilir. Bunun için KKTC öncü güç. Motor gücüdür.
Türkiye’nin desteği olmazsa KKTC bu motor gücünün gereğini yerine
getiremez. KKTC motor gücü olmasının altını yeniden çiziyorum çünkü
tarif, tanım, eşyanın tabiatı gereği Kıbrıslı Türkler çözüme
ihtiyaç duyuyor. O zaman çözümü ihtiyaç duyan sağlayacak” şeklinde
konuştu.
Siyasette her olay zamanında değerlendirilmesi gerektiğini belirten
Talat, “Yani Eğer 2003 yılında Lahey’e gidip hayır demeseydik
Kıbrıslı Rumlar tek başına AB’ye girmeseydi ya AB’nin dışında
olacaktı yada sorun çözülüp birlikte AB’de olacaktık. Türkiye’nin
önünde hiçbir engel kalmayacaktı. AB girmemiş Rum tarafı engel
çıkaramayacaktı ve tersi olursa çözüm olursa Kıbrıslı Türklerinde
olduğu Kıbrıs Annan planına göre Türkiye tam destek olacaktı.
Zamanında harekete geçmediğimiz için maalesef o fırsatı kaçırdık.
Bugünde bu yeni dinamikleri doğru değerlendirmeliyiz. Bakarsınız
bir müddet sonra Rum ekonomisi düzelmeye başlar. Başka teknolojiler
geliştirilerek Avrupa’ya gaz sevkiyatı yapılabilir. Bölgeye
yatırımlar yapılır sıvılaştırma tesisleri gelişir. Doğalgaz Lübnan,
Suriye üzerinden gidebilir. Ortadoğu’da şartlar değişebilir. Şimdi
bu dinamikleri kullanmamız lazım. Geç kalmamamız lazım. Zamanında
hareket etmemiz lazım. Yarın geç olabilir” diye konuştu.
KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ ÇÖZÜMÜN TARAFI OLARAK ALGILANMAYA
BAŞLAYINCA ELİMİZ GÜÇLENDİ
AK Parti Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu, Kıbrıs
Türklerinin çözümden yana tavır koyduğu andan itibaren gündemin
değiştiğini söyledi.
Çözümsüzlüğün tarafı olana Rum kesimine karşı hem Türkiye’nin eli
güçlenmiş hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin elinin
güçlendiğini anlatan Uslu, “Böyle bir süreçte sayın
cumhurbaşkanımızın önderliğinde KKTC diplomatik bir başarı elde
elde etmiştir. Şuanda o başarının devamı beklenmektedir. Kıbrıs
meselesi öteden beri bizim yakın ilgi duyduğumuz bir meseledir.
Özellikle büyük Atatürk’ün dikkat çektiği stratejik bir önem ve
konuma sahiptir. Bizim ilgimizde soydaşlarımızın yaşadığı bu yakın
coğrafyada yaşanan dramların son bulması kendi geleceklerini
kendilerinin tayin edebilmesi dünya nezdinde saygınlığa
bağımsızlığa kavuşmuş bir ülkenin varlığıdır. Buna tahammülsüzlük
gösterenlerin yaptığı, yaşattığı acılar, zulümler Kıbrıs
çıkarmasıyla son bulmuşsa da siyasi ve diplomatik bir süreç
başladı. 2004 yılındaki referandumla beraber bu süreç yeni bir yöne
evrilmiştir. Bu yeni sürecin sonuçlarını almaya çalışıyoruz"
dedi.
(İHA)