Kıbrıs kavgası Meclis'i karıştırdı
Abone olTBMM Genel Kurulu'nda AK Parti ile CHP arasında sert tartışmalar yaşandı. CHP'li Enver Öktem, AK Parti'ye 'Kıbrıs'ı ve ülkeyi satmakla'a suçlamasında bulundu.
CHP'li Enver Öktem, AK Parti'ye Kıbrıs'ı ve ülkeyi 'satma'
suçlamasında bulunarak, "Satışlardan, tasfiyelerden ne var. 'Daha
ne olsun ki' diyebileceğinizi biliyoruz. Bu kadar satıştan, bu
kadar pazarlama faaliyetinden sonra dış borçlarımızı tamamen
ödeyebildiniz mi yoksa ucuza mı gittik?" dedi. Öktem'in bu sözlerin
AK Parti'lileri sinirlendirdi. TBMM Genel Kurulu'nda Köy
Hizmetleri'nin tasfiyesini ve hizmetlerin İl Özel İdareleri
tarafından yapılmasını öngören yasa tasarısının görüşmelerine, saat
19.00'da verilen 1 saatlik yemek molasının ardından tekrar
başlandı. 1. maddenin oylanmasının ardından söz alan CHP'li Enver
Öktem, 2. madde üzerinde yaptığı konuşmada AK Parti'yi sert bir
şekilde eleştirdi. "Bu yasayla birlikte devlete görev olarak
verilmiş olan köy hizmetleri kaldırılmaktadır" diyen Öktem, "Bu
hükümet tam bir misrasyedi hükümetidir. Üzerinde konuştuğumuz
yasanın bütün maddeleri Anayasa'ya aykırıdır. Yeni bir anayasa
düzeni belirlendiği için mi bu yasalar hazırlanıyor? Artık kesin
olarak anlaşılmıştır ki bu hükümet halkın hükümeti değildir, artık
hesap sorunuz, demokratik direnme hakkınızı kullanınız, bu Meclis
sizin Meclisiniz değildir. Sizin seçtiğiniz vekiller bu ülkenin
mallarını haraç meza satıyorlar" diye konuştu. Bu arada oturumu
yöneten TBMM Başkanvekili Ali Dinçer, Öktem'in sözlerini keserek,
"Bu Meclis sizin Meclisiniz değildir" sözünün doğru olmadığını
belirtti. Bunun üzerine Öktem, "Burası elbette halkın Meclisi'dir
ama halkın sorunlarına onların istediği gibi çözüm bulmamaktadır.
Ondan bahsediyorum. Kurban Bayramı öncesi AK Parti ve onun
milletvekilleri köylümüzü kurban etmek istemektedirler. Acaba
kurban paranız mı kalmadı? Akşam yatağınıza girdiğinizde kendi
kendinize muhasebe yapmıyor musunuz? Vicdani rahatsızlık duymuyor
musunuz? Yoksa İzmir Limanı'nda olduğu gibi yandaşlarınızın
cüzdanlarını nasıl dolduracağınızı mı düşünüyorsunuz?" şeklinde
konuştu. Bu sözler üzerine AK Parti Grup Başkanvekili İrfan Gündüz
söz alarak Öktem'in Meclis'i hafife aldığını belirtti. Gündüz, "Bu
Meclis'i hafife almış en azından küçümsemiştir. İktidarıyla
muhalefetiyle biz milletin oyuyla gelmişiz. Ağzından çıkanı kulağın
duysun. AK Parti'ye hakarette bulunmuştur. Bunu da kendisine iade
ediyoruz. Bu kanun tasarısı aslında köylünün ayağına halı gibi
götürmeyi öngören yasa tasarısıdır. Burada oturduğu ahır sekisi
söylediği İstanbul türküsü. Şimdiye kadar Hakkari'de oturulmuş
Ankara'dan planlanmış. Karsın yolu buradan planlanmış. Bundan sonra
köylü Ankara'yı arşınlamaya gerek duymayacak" ifadelerini kullandı.
"HÜKÜMET, HİÇBİR SORUNA ÇARE BULAMADI" Ardından CHP'li Enver Öktem
tekrar söz aldı. Öktem, hükümetin işsizlik başta olmak üzere
sorunlara çare bulmadığını iddia ederek, Kıbrıs'ı ve ülkeyi
satmakla suçladı. Öktem, "Satışlardan tasfiyelerden ne var? 'Daha
ne olsun ki' diyebileceğinizi biliyoruz. Bu kadar satıştan bu kadar
pazarlama faaliyetinden sonra dış borçlarımızı tamamen
ödeyebildiniz mi yoksa ucuza mı gittik?" dedi. Bu sözler üzerine
oturumu yöneten Ali Dinçer tekrar araya girerek, özelleştirme gibi
konularda satış ifadesinin uygun düşebileceğini ancak Kıbrıs
meselesi gibi tamamlanmamış meselelerde 'satış' ifadesinin uygun
düşmediğini belirterek, "Henüz tamamlanmamış bazı konularda, Kıbrıs
olayı gibi konularda aynı sıfatı kullanmak doğru olmuyor" diye
konuştu. Öktem, bunun üzerine "Sayın Başkan burada kastettiğim, AB
müzakerelerinde hükümetin Kıbrıs'la ilgili şartlarla ilgili gerekli
şartı yerine getirmediğini düşünüyorum" dedi. Başkan, AK
Parti'lilerin yoğun itirazı üzerine Öktem'in maksadını aşan bir
sıfatlandırma yaptığını hatırlattı. Ancak AK Parti Grup
Başkanvekili Eytüp Fatsa söz aldı ve Öktem'i sert bir biçimde
eleştirdi. Buraya getirilen yasalarla ilgili eleştirilerin
yapılabileceğine işaret eden Fatsa, "Ancak bu hiç kimseye ama hiç
kimseye ne hükümete ne parlamentoya ne de parti gruplarına hakaret
etme hakkı doğurmaz. Kimsenin hakkı yoktur. Biraz önce söz alan
arkadaşlarımız konuşmasını yaparken kendisini milletin huzurunda
değil sendika toplantısında zannediyor. Geçtiğimiz hafta SSK
hastaneleriyle ilgili farklı düşünceler ortaya kondu. Muhalefet,
iktidar kendi argümanlarını ifade etti. Bugün Köy Hizmetleri'ni
görüşüyoruz. Köy Hizmetleri'nin veya SSK'nın bir başka kurumu,
cumhuriyetin kurumlarını yok etmek gibi algılanmamalıdır. Eğer öyle
algılanırsa il özel idareleri kimin kurumlarıdır. Bu cumhuriyetin
kurumu değil mi? Bu 726 sayılı kanun tasarısı ile ilgili herkes
düşüncesini müspet veya menfi söyleyebilir. Gündemde olmayan
konularla milletin huzurunu işgal etmeye lüzum yoktur. Biz
yaptıklarımızın hesabını millete veririz. 2 yıllık hesabımızı da
millete vererek geliyoruz. Elbette ki Köy Hizmetleri Genel
Müdürlüğümüz'ün merkez ve taşra teşkilatlarıyla beraber elbette ki
bu ülkenin bir kurumu olarak hizmet etmiştir. 'Hiç hizmet etmedi'
diyen yok. Ama Türkiye tepeden tırnağa yeniden bir yapılanma
sürecine girmiştir. Değişimden ne anladığınıza bağlı bir şeydir bu.
Değişime direnenlerin bütün tarih boyunca muvaffak olduğuna şahit
olmamıştır. O açıdan biz bunun faydalı bir hizmet olduğuna
inanıyoruz. Biz bu yeni yapılanmayla hizmetin daha iyi olabileceği
daha verimli olabileceği daha etkin olabileceği anlayışıyla
tasarıyı TBMM'ye getirdik. Bunu desteklersiniz veya
desteklemezsiniz. Eğer sizin söylediğiniz gibi Kıbrıs satılıyorsa,
Neden çözmediniz bu meseleyi 40 senede? Kıbrıs'ta yaşayan
soydaşlarımız ordadır. Nisan'da yapılan referandumun sonuçları
oradadır. Bizim yaptıklarımıza mı sizin söylediklerinize mi
Kıbrıslı vatandaşlarımız güveniyor? Bu açık göstergedir" diye
konuştu.