Kars'a gittim ya birkaç gün önce...
Ferah otelin o yıkık dökük halini görünce cız etti
içim. Tuzluca ile Kars arasındaki mesafe bir saat.
Olsun, anadan babadan uzak olunca gurbet oluyor
yaşadığın yer.
Ferah otel, kardeşim Baki ile gurbette yaşadığımız en
güzel oteldi.
*
Ortaokulda okuyorduk Kars'ta. Ferah'ta aynı odada bir
yıldan fazla zaman geçti. Resepsiyonda kocaman bir
radyo vardı. Okul dönüşü bir saatimiz o radyonun başında geçerdi.
Abi kardeş, halay bile çekerdik Kürtçe türküler
eşliğinde.
Şivan Perwer, ikimizin de
kahramanıydı.
"Ki dibeje nezanın" türküsü Ferah otelde
düştü dilime.
Yıllar geçti...
Mırıldınmaktan vazgeçmedim o türküyü...
Ki, çok zordu o radyoyu dinlemek.
Ermenistan radyosunun Kürtçe saatinde
dinlerdik. Cızırtılar arasında, zar zor işitirdik
Şivan'ın sesini...
*
"Ki dibeje nezanın"ı bana sevdiren adam
ülkesine geliyor.
İbrahim Tatlıses'le düet yapacakmış!
Diyarbakır'da hem de...
*
Uzak olsa da hayranlarına çok yakın Şivan. Eskisi gibi değil,
radyo cızırtısı eşliğinde dinlemiyor kimse
onu. Bir zamanlar onun kasetlerini almak da
bulundurmak da yasaktı Türkiye'de... 141-142-163 dedikleri ucube
maddelerdi Şivan'ın ve diğer Kürt sanatçılarının önünü kapatan.
"Yasaksız Türkiye" özlemi yaşayan
Özal, İstanbul Akgün otelde, bu maddelerin
değiştirilmesi için, Kürtçe şarkı dinlemenin yasak olmaması için
adeta yalvarıyordu.
İstediğini yaptı, Kürtçe kaset satışını
serbestleştirdi.
Şivan'ı dinlemeyi yasak olmaktan
çıkardı.
*
Türküleri yasaktı Şivan'ın... Ülkesine girişi de
yasaktı... Sürgün hayatı yaşıyordu doğup büyüdüğü topraklarından
uzakta... O yasakta kalktı... Sürgün edilen Kürt sanatçıya kapılar
açıldı, davetler yapıldı... Bu hafta sonu geliyor işte...
Diyarbakır'da konser verecek...
İbrahim Tatlıses'le...
Radyo cızırtısı... Ermeni radyosu ve yıllar sonra "Ki dibeje
nazenin"i bana ezberleten kahraman, Türkiye'de
söyleyecek...
Onu dinleyecekler çok şanslı!
Ben ise, cızırtıdan çok çok uzak olan televizyondan izleyeceğim,
dinleyeceğim onu...
Hoşgeldin Şivan Perwer....