Kesik bacak cinayetinde korkunç ifade!

Bursa'nın merkez Nilüfer İlçesi'nde geçen temmuz ayında çöp konteynerinde bulunan tırnakları ojeli 2 bacağın, 3 çocuk annesi 25 yaşındaki Sevgi Taşkın'a ait olduğunun ortaya çıkmasının ardından gözaltına alınan müzikhol sahibi 31 yaşındaki Bülent Kocaman'ın itirafları kan dondurdu.

Eşinden ayrı yaşayan 1 çocuk babası Kocaman'ın ifadesinde, “İşyerimde 9 aydır garson olarak çalışan Sevgi işi bırakmak isteyince tartıştık. Mutfaktaki bıçağı saplayıp öldürdüm. Sonra yatağıma geçip uyudum. Kalkınca halının üzerindeki cesedi banyoya sürükleyip, evdeki tüm bıçaklarla 5 parçaya böldüm. Bunları poşetlere koyup ayrı ayrı yerlerde çöp konteynerine attım. Sonra evde badana yaptım” dediği belirtildi.

Merkez Nilüfer İlçesi'nde geçen 29 Temmuz tarihinde belediye ekiplerince çöp konteynerinin içinde, dizkapağı hizasından düzgün olarak kesilmiş tırnakları ojeli bir kadına ait 2 bacak bulundu. Polis, ayak numarası 39 olan bacaklardan aldığı DNA örnekleri aldı. Örnekler o sırada kentte kayıp ilanı verilen ailelerin kızlarının hiçbirine ait olmadığını belirleyince, cinayetin bir başka şehirde işlenerek, bacakların Bursa'da atılmış olabilme ihtimaline karşın kesik bacakları Ankara Adli Tıp Kurumu Morgu'na gönderdi.

EYLÜL AYINDA YAPILAN BAŞVURUDAN YOLA ÇIKILDI

Bursa Emniyet Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan özel ekip, kesik bacak cinayitiyle ilgili tüm ihtimalleri araştırırken, geçen Eylül ayında Osman Taşkın'ın, eşinden boşanan 3 çocuk annesi kardeşi Sevgi Taşkın'dan 2 aydır hiç haber alamadıklarını, hayatından endişe ettiklerini belirterek savcılığa suç duyurusunda bulunması, cinayetin aydınlanması için sır perdesinin aralanmasına neden oldu.

DNA'LAR TUTUNCA SEVGİLİSİ GÖZALTINA ALINDI

Aileden alınan DNA örnekleri ile kesik bacaktaki örnekler uyuşunca polis, önce bacakların kime ait olduğunu belirledi. Daha sonra genç kadının müzikhol işleten, eşinden ayrı yaşayan 1 çocuk babası Bülent Kocaman'a ait işyerinde 9 aydır garson olarak çalıştığını bu kişi ile aşk yaşadığını ortaya çıkardı.

Emniyet Müdürlüğü'nce oluşturulan özel bir heyet tarafından gizli bir şekilde sürdürülen araştırma sonucu, dün babası Ali Ekber ve kardeşi Barış Kocaman ile birlikte oturan Bülent Kocaman'ın, merkez Nilüfer İlçesi Beşevler Mahallesi Güneş Sitesi'nde bulunan ikinci kattaki evine baskın düzenlendi. Evde bulunan Bülent Kocaman ile babası ve kardeşini gözaltına alan polis, bir süre önce boya ve badana yapılan evin bazı duvarlarında küçük bazı kan izleri tespit etti.

Kanalizasyon giderlerine kadar araştıran polis daha sonra evi mühürledi.

SUÇUNU İTİRAF ETTİ

Cinayet şüphelisi olarak gözaltına alınan Bülent Kocaman, Emniyet'te yapılan çapraz sorgulamada suçunu itiraf etti. Cinayetin aynı evde işlendiği, şüpheli Bülent Kocaman'ın olay günü aşırı alkollü olduğu belirlendi. Polisten alınan bilgiye göre Büülent Kocaman'ın cinayeti nasıl işlediğini anlattığı tüyler ürperten ifadesi şöyle:

“Sevgi Taşkın'la sevgiliydik. Zaman zaman evime gelip birlikte kalıyorduk. 9 aydır da ablası Sevim'in de çalıştığı işyerimde garson olarak çalışıyordu. Eve geldiğimizde işten ayrılmak istediğini söyleyince tartıştık. Israrla çalışmak istemeyince kavga ettik. Bu sırada mutfaktaki bıçağı alıp, Sevgi'nin karnına saplayarak öldürdüm. Daha sonra yatağıma geçerek uyudum. Kalkınca halının üzerindeki cesedi halıyla birlikte banyoya kadar sürükledim. Evde bulunan tüm bıçakları banyoya getirdim. Burada cesedi 5 ayrı parçaya böldüm. Bunların her birini poşetlere koyup ayrı ayrı yerlerde çöp konteynerlerine attım. Sonra çevreye sıçrayan kan izlerini kapatmak için eve boya badana yaptım.”

İfade doğrultusunda arama yapan polisler, “Aradan zaman geçtiği için cesetlerin kalan parçalarına ve çöpe attığı bıçaklara ulaşamadık” dedi.

KARDEŞİME AİT OLDUĞUNU ANLADIM AMA YAKIŞTIRAMADIM

Bursa polisi, cinayetin aydınlanmasından sonra bugün sabah saatlerinde, öldürülen Sevgi Taşkın'ın ablası Sevim Taşkın, ağabeyi Osman, babası İsa Taşkın ile babasından boşanıp Almanya'ya giden ve acı haberi alınca Bursa'ya gelen annesi Nermin Birgen'i Emniyet Müdürlüğü'ne çağırdı.

Polise ifade verdikten sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sevim Taşkın, kardeşi ile aynı müzikholde garson olarak çalıştığını belirterek, “Kardeşimden uzun süredir haber alamıyordum. Açıkçası başına bir olay gelmesinden çok korkuyordum. Bacaklar çöplükte bulununca bunların kardeşime ait olabileceğini düşündüm. Ama yakıştıramayıp bekledim. Eylül ayına kadar kendisinden haber alamayınca bu kez savcılığa başvuruda bulunmak zorunda kaldık. Bacaklarla ilgili olarak polisin çektiği fotoğrafları da görünce ‘O bacaklar Sevgi'nin’ dedim. İnsan kendi kardeşinin bacaklarını tanımaz mı? Annem ve babamın DNA örnekleri alındı. Ben kardeşimi bacaklarıyla, gövdesiyle, her şeyiyle istiyorum” dedi.

SEVGİLİSİNİN BABASI DA TACİZDE BULUNUYORDU

Kardeşinin Bülent Kocaman ile olmaya başlamasından sonra birlikte kaldıkları evden ayrılıp, Kocaman'ın babası ve kardeşiyle kaldığı eve yerleştiğini söyleyen Sevim Taşkın, “Bana sürekli kavga ettiklerini söylüyordu. Çok mutsuzdu” dedi. Sevim Taşkın, kardeşinin, Bülent Kocaman'ın babası Ali Ekber Kocaman'ın tacizde bulunmasından yakındığını da söyleyerek, şunları söyledi:

“Sevgi bana en son 23 Temmuz tarihinde geldi. Yüzü gözü kan içinde yara bere içindeydi. ‘Abla beni bundan kurtar’ dedi. Benden sonra Atıcılar Mahallesi'ndeki 14 aylık kızı Sanem'in bakıcısının evine gitti. Burada 2 gün kaldı. 25 Temmuz'da Sanem'in doğum günüydü. Kızının doğum gününde Bülent gelmiş ve onu bakıcıların evinden almış. Daha sonra da cep telefonundan kendisine ulaşamadık. Cep telefonu sürekli kapalıydı. Aynı gün cep telefonuyla bakıcıya, ‘Ben Erdek'e gidiyorum. Bülent'le ayrıldık’ şeklinde bir mesaj göndermiş. Kendisinden bir daha haber alamadık. Bu sürede sürekli ben Bülent'i aradım. ‘Kardeşimi bul’ dedim. Bülent de bana, ‘Çıkar gelir bir gün. Ben artık onu istemiyorum. 900 TL paramı alıp gitmiş’ dedi. Bülent'in annesi beni aradı ve ‘Kardeşinin eşyalarını Bülent'in evinden al’ dedi. Ben de ‘Bülent kardeşimi bulmadan hiçbir şeyi almıyorum’ dediğimde bana ‘O zaman çöp konteynerlerine bak. Belki kardeşini orada bulursun’ dedi ve telefonu kapattı.”

KIZIMIN ÜSTÜNÜ DE BULUN

Bu arada acı haberi polisten alıp Almanya'dan gelen anne Nermin Bilgen ise kızının vücudunun kalan kısımlarının da bulunmasını istedi. Bilgen, “Kızımın cenazesi tam olarak gömmek istiyoruz” dedi.

Baba İsa Taşkın ise kızının cinayet şüphelisi Bülent Kocaman'ın cesedi parçaladıktan sonra 1.5 ay önce sattığı çiftlik evine gömmüş olabileceğini iddia ederek, polisin bu evde arama yapmamasına anlam veremediğini söyledi.

Bursa Emniyet Müdürü Halil Yılmaz ise şüphelinin Emniyet Müdürlüğü’nde suç kaydı bulunduğunu, evinde yapılan aramada ise cinayetle ilgili önemli deliller ele geçirildiğini belirtti. Yılmaz, cesedin kalan parçalarını aramaya devam edeceklerini de sözlerine ekledi.

Bu arada sorgulamasının sürmesi için savcılıktan 24 saat daha süre istenen Bülent Kocaman'ın, yarın sabah Adliye'ye çıkartılabileceği öğrenildi.

Öte yandan, sevgili kurbanı Sevgi Taşkın'ın 3 çocuğundan 14 aylık kızı Sanem'in halen Bursa'daki bakıcısının yanında olduğu, ondan büyük olan diğer 2 çocuğunun ise memleketi Balıkesir'in Dursunbey İlçesi'ndeki yakınlarının yanında olduğu öğrenildi.

"VAN'DAKİ VAHŞETİN ALTINDAN TECAVÜZ DE ÇIKTI"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]

Van Erciş'e bağlı Çelebibağ Beldesi'nde yapılan katliamda öldürülen anne ile 4 çocuğun yapılan otopsilerinde 14 yaşındaki Pınar ile 7 yaşındaki Fatma'ya tecavüz edildiği ortaya çıktı.

Savcılık ve Jandarmanın da bu bilgi üzerine harekete geçtiği ve soruşturmayı bu yönde derinleştirdiği öğrenildi.

ANNE VE ÇOCUKLARI GECE ÖLDÜRÜLDÜ

Olay yerindeki ilk bulgulara göre, anne ve 4 çocuğu önceki gece öldürüldü. Cesetlerin kokmaya başlamasından dolayı böyle olabileceği düşünülürken, çocukların yataklarında ve yorganların altında olmasıdan dolayı da cinayet gece saatlerinde işlendiği ihtimali üzerinde duruluyor. Sobanın devrilmesi ve eşyaların ortaya saçılmış olması yüzündeden de boğuşma yaşandığı belirtiliyor.

BABA İKİ EVLİ

Çocukları ile birlikte korkunç bir cinayete kurban giden anne Saide Aslan'ın İstanbul'da inşaat işçisi olarak çalışan Burhan Aslan'ın ikinci ancak resmi nikahlı eşi olduğu anlaşıldı. Burhan Aslan'ın 1982 yılında ağabeyi Mustafa Aslan'ın ölmesi üzerine yengesi Makbule Aslan'la evlendiği ve bu evlilikten 6 çocuğunun bulunduğu, Makbule Aslan'ın da Erciş İlçesi'ne bağlı Kırkdeğirmen Köyü'nde yaşadığı belirlendi. Burhan Aslan'ın ikinci eşi Saide Aslan'dan olan 2 çocuğunun da babaları ile birlikte İstanbul'da çalıştıkları öğrenildi.

EVDEN BOZUK PARA ÇIKTI

Bu arada, katliamın yapıldığı evde bir çuval dolusu bozuk paranın bulunduğu belirtildi. içerisinde bozuk para bulunan çuval, 2 asker tarafından güçlükle taşınarak askeri araca yüklendi. Öldürülen özürlü 18 yaşındaki Sinan Aslan'ın dilencilik yaptığı öne sürdü.

Erciş Kaymakamı Ramazan Fani de olay yerine gelerek inceleme yaptı. Kaymakam Fani konunun henüz çok yeni olduğunu daha sonra açıklama yapacağını söyledi.

OLAY NASIL OLMUŞTU?

Eşi Burhan Aslan İstanbul’da inşaatlarda çalışan Saide Aslan ve 4 çocuğunun cinayete kurban gittiği dün saat 16.00 sıralarında ortaya çıktı. Aslan ailesinin oturduğu evden gün boyu kimsenin dışarı çıkmaması üzerine şüphelenen komşuları, kapıyı açıp içeri girince korkunç manzarayla karşılaştı.

Tek katlı evde Saide Aslan (40), çocukları özürlü Sinan (18), Pınar (14), Fatma (7) ve Mevlüt’ün (4) kanlar içindeki cesetlerini gören komşular, jandarma haber verdi. Eve gelen güvenlik güçleri ile savcının ilk yaptığı incelemede anne ve 4 çocuğunun bıçaklanarak öldürüldüğünü belirledi. Anne ile 4 çocuğun yapılan otopsilerinde 14 yaşındaki Pınar ve 7 yaşındaki Fatma’ya tecavüz edildiği belirlendi.

Yetkililer, elde edilen delilerden hareketle olayın önceki gece meydana gelmiş olabileceğini söyledi. BDP Erciş İlçe Başkanı Ramazan Alver, kimin ve neden bu vahşeti işlediğinin henüz belli olmadığını belirterek, “Güvenlik güçleri araştırmalarını sürdürüyor” diye konuştu.

"SU BİRİKİNTİSİ ÇOCUKLARA MEZAR OLDU"
BAŞLIKLI HABERİN DETAYI DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]

Diyarbakır'da yağmur suyunun oluşturduğu su birikintisine giren 4 çocuktan 2'sinin cesedine ulaşıldı.

Diyarbakır-Elazığ karayolunun Üçkuyular mevkisinde yağmur sularının oluşturduğu su birikintisine giren 4 çocuk bir süre sonra kayboldu. Durumun polise bildirilmesi üzerine Sivil Savunma Müdürlüğü ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ekiplerince başlatılan arama çalışmalarında 2 çocuğun cesedi bulundu.

Çocukların cesetleri sudan çıkarılırken, diğer 2 çocuğu arama çalışmaları sürdürülüyor.

"FEHİME 15 KİLOMETRE SÜRÜKLENDİ"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]

Şanlıurfa’nın Konuklu beldesinde ilköğretim okulu öğrencisi Fehime Ay (12), amcasının kızı Fatime Ay ile birlikte ders çıkışı eve dönmek üzere yola çıktı.

Yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki evlerine yürüyerek giden iki öğrenci, önlerine çıkan bir attan korkup mısır tarlasına doğru koşmaya başladı.

Çocuklardan Fehime Ay, tarlada rögar kapağı açık bırakılan ve 3 kilometresi kapalı 1 metre çapındaki sulama kanalına düştü. Güvenlik güçleri, itfaiye ekipleri ve yakınları Ay’ı kurtarmak için seferber oldu.

Küçük kız, düştüğü yerden 15 kilometre uzaklıkta derede bulundu. Bulunduğunda nabzı atan ve hemen ambulansla hastaneye götürülen Ay, yapılan müdahaleye rağmen hayatını kaybetti. 

"İNTERNETTEN FUHUŞA SUÇÜSTÜ"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]

İnternetten fuhuş pazarlığı yaptığı belirlenen bazı kadınlara yönelik düzenlenen operasyonda 6'sı kadın 9 kişi gözaltına alındı.

Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Kumar Büro Amirliği’ne bağlı ekipler, bir internet sitesi üzerinden fuhuş pazarlığı yapıldığı yönünde gelen ihbarlar üzerine çalışmalara başladı. Polisler, internet üzerinden tanıştıkları kadınlarla fuhuş yapmak için 200 TL’ye anlaşarak, Beşiktaş, Etiler ve Ataköy’deki otellerde buluştu.

Fuhuş için buluşma sağlandığında seri numaraları alınmış paralar kadınlara verildi. Ardından kimliklerini gösteren polis memurları, 6 kadın ile fuhuşa aracılık yapan 3 kişiyi gözaltına aldı. Gayrettepe’deki, Asayiş Şube Müdürlüğü’ne getirilen kadınlar yüzlerini ceket ve kazaklarıyla gizlemeye çalıştı.

Polis, kadınların kendilerini internette ‘eskort kız’ olarak tanıtarak müşteri bulduklarını söyledi.