Kerkük'te yüzlerce tutuklama

Abone ol

Kerkük yeniden hareketlendi. Kürtlerin yönetimindeki şehirde geceyarısı operasyonları yapılıyor. Yüzlerce Türkmen ve Arap tutuklanıp cezaevlerine yollanıyor.

ABD'de yayımlanan Washington Post gazetesi, Irak'ın Kerkük kentinde Kürtlerin yüzlerce Türkmen ve Arabı tutuklayıp Kuzey Irak'taki cezaevlerine gizlice gönderdiğini yazdı. Gazete ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Beyaz Saray, Pentagon ve ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği'ne gönderdiği gizli telgrafı ele geçirdi. Söz konusu telgrafta 'zorla yapılan tutuklamaların etnik gruplar arasındaki gerilimi artırdığı ve ABD'nin güvenilirliğini tehlikeye attığı' belirtiliyor. Washington Post gazetesinin, ABD hükümeti belgeleri ve tutuklananların ailelerine dayanarak bugün verdiği habere göre, bu tutuklamalar, bazen ABD güçlerinin bilgisi dahilinde yapıldı. Gazetenin haberine göre, telgrafta tutuklamalar, Kürt siyasi partilerin 'yükselen kışkırtıcı tavır içinde Kerkük'te otoritesini uygulamayı' amaçlayan 'planlı ve yaygın girişiminin' parçası olduğu ifade ediliyor. Tutuklamalarda artış var Washington Post, Arap liderleri, Kerkük polisi ve ABD yetkililerin, 'Türkmen ve Araplara yönelik tutuklamaların, iki Kürt partisinin Kerkük'te kontrolünü sağlamlaştırdığı 30 ocaktaki seçimden sonra hız kazandığını' söylediğini de yazdı. IRAK'TA ETNİK YAPI ABD müdahalesinin ardından etnik ve dini çatışmaların şiddet eylemleriyle birlikte gündeme geldiği Irak'ta, tahminlere göre 24.5 milyonluk bir nüfus var. Araplar: Irak nüfusunun büyük çoğunluğunu oluşturan Araplar, Sünni ve Şii olarak mezheplere ayrılmış durumda. Kürtler: Nüfusun ikinci büyük kesimini oluşturan Kürtler, daha çok Sünnilerden oluşuyor. Kürtler, 1991 Körfez Savaşı’nın ardından Irak’ın kuzeyinde fiili olarak oluşan özerkliği genişletme çabası içindeler. Türkmenler: Ülkedeki üçüncü etnik unsuru oluşturan Türkmen nüfusunun, daha önce yapılan nüfus sayımları bugüne uyarlandığında, yaklaşık 3.5 milyon olduğu tahmin ediliyor. Daha çok Kuzey Irak'ta yaşayan Türkmenler, 1981 yılında Irak Devrim Konseyi kararıyla ülkenin güneyine zorla göç ettirilmişti. Türkmenler, ‘Araplaştırma politikası' kapsamında petrol zengini Kerkük ve çevresindeki Türkmenlerin arazileri istimlak edildi. O bölgelere Araplar yerleştirildi. Bugün özellikle Kerkük'teki fiziki yapılarını sürdürmeye çalışan Türkmenler, özellikle Kerkük'e Kürt göçüyle gündemde bulunuyor. Asuriler: Keldani-Asuri kilisesine bağlı azınlık Hristiyanlar. Saddam Hüseyin rejimi döneminde, Araplara ev ve ekonomik teşvikler verilerek Kerkük kentinin etnik dengesini değiştirmeyi amaçlayan ''Araplaştırma'' siyaseti, Türkmenler ve Kürtlerin tepkisini çekmişti. Irak'ın ABD önderliğindeki koalisyon güçlerince işgalinden sonra çok sayıda Kürt kente dönmüş ve kent üzerindeki kontrolünü artırmıştı. Kerkük'ü bekleyen ne? Irak Devlet Başkanı Celal Talabani, Fransız Liberation gazetesine 13 nisanda verdiği demeçte, bütün diğer halklar gibi, Kürtlerin de kendi kendini yönetme hakkına sahip olmak istediğini belirterek, “ancak gerçeklerle yüzleşildiğinde, bunun mümkün olmadığını anlıyorlar. Çünkü, komşularımız bize saldırmasa ve sınırlarını kapatmakla yetinseler bile, bağımsız bir Kürdistan yaşayamaz'' demişti. Kerkük kentinin ‘özerk Kürdistan'ı oluşturan diğer üç eyalete bağlanması’ meselesinin geçici anayasanın 58’inci maddesine uygun olarak, durum normale döndüğünde inceleneceğini vurgulayan Talabani, Saddam Hüseyin döneminde Kerkük'ten atılan Iraklı Kürtlerin kente döneceğini söylemişti. Talabani, diktatörlük döneminde, Araplaştırma politikası çerçevesinde Kerkük'e yerleştirilenlerin de kendi topraklarına dönmeleri gerektiğini vurgulamıştı. Talabani, "bu sürecin tamamlanmasından sonra yerel nüfus, bölgesel hükümete bağlı olmak isteyip istemediğine kendisi karar verecek" ifadesini kullanmıştı.

Günün Önemli Haberleri